"Don't go... You said i needed to not be alone."
"İnsanları umursadığını bilmiyordum." Bu ikisinin arasındaki gerilimin sebebini daha çok merak etmeye başlamıştım.
Steve uyarı dolu bir ses tonuyla, "Tony, başlama." dediğinde Tony'nin çenesi sinirden kasılırken gözlerinde hayâl kırıklığı görmek beni şaşırtmıştı.
"Bence geç bile kaldım." diyerek Steve'e baktığında herhangi bir hamleye karşı tetikteydim. "Tüm yaşananlara rağmen onu buraya getiren sensin."
"Onu buraya getirdim çünkü her türlü yardıma ihtiyacımız var."
"Bir işe yaradığı bile yok!"
Natasha, "Çocuklar kesin şunu." derken şimdi kaşlarını çatan Steve'di.
"Bir işe yaramıyor çünkü yardım etmek istediği her an onu uzaklaştıracak bir bahane buluyorsun!"
Bucky'ye döndüğümde rahatsızca yerinde kıpırdandığını görünce neden bilmiyordum ama sinirim bozulmuştu.
"Ailemin katilini etrafımda istemiyorum!"
"Tanrı aşkına bilinci yerinde bile değildi."
"Rogers ve Stark derhâl kesin şunu."
"Hayır!"
"Belki de öfkesini atmalıdır." diyen Bucky ile kaşlarımı çatarak ona baktım ve kafamı iki yana salladım. Şu an onu kışkırtmak hiç iyi bir fikir değildi.
"Tony, otur yerine."
Fury'nin söylediği şeyle tekrar Tony'ye döndüm ve avucunu açarak bir şey yaptığını gördüm.
Birden elinde zırh oluştuğunda ve avucunda büyüyen enerji topunu Bucky'ye doğru yönelttiğinde hızla ayağa kalktık. "Bunu şimdi burada bitiriyorum."
Çok geç olmadan gücümü kullanarak Tony'yi arkasındaki duvara yapıştırdım ve, "Kaptan, Bucky'yi götür buradan." dedim.
Steve gözlerindeki saklayamadığı hüzünle karışık öfkeyle Bucky'yi salondan çıkarırken Tony'ye döndüm.
Bir süre ona gözlerimi kısarak bakarken, "Bırak beni?" dediğinde diğerlerine dönmüştüm.
Fury ifadesiz bir şekilde, "Öfkesi dinene kadar bırakma." diyerek salondan çıktığında Maria ve Sharon da onu takip etmişti.
"Saçmalamayı kes ve bırak beni." dediğinde dudaklarımı birbirine bastırarak kafamı iki yana salladım.
"Asıl sen kes şunu. Bak ne yaşadığını bilmiyorum ve duyduğum birkaç şeye göre senin için kolay olmadığına da eminim. Ama şimdi bunlarla vakit kaybedersen diğer sevdiklerini de kaybedeceksin."
"O haklı." bana katılan Wanda ile gülümseyerek Natasha'ya baktığımda, bana göz kırparak karşılık vermişti.
"Evet, bence de haklı." daha sonra göz ucuyla bana bakıp, "Belki görev bittikten sonra onu öldürmeyi düşünebilirsin." dediğinde hızla kaşlarım çatıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Moth To A Flame ~Bucky Barnes
FanfictionSmut warning ⚠️ Bir kehanet, sonsuzluk savaşı ve bir evrenin kurtuluşu.