1.4

416 48 16
                                    

"She is my wife, actually

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"She is my wife, actually..."









Ertesi Gün:

Birden odamın kapısının çalınmasıyla yerimde sıçradım. Bu kimdi böyle, alacaklı gibi çalıyordu kapıyı? "Gir," dedim kaşlarım havalanırken.

Kapı yavaşça açıldığında karşımda Bucky'yi görmemle şaşırmıştım. "Neden kapıyı kırmaya çalışıyorsun?"

Gülerken vücudunu kapı pervazına yasladı ve etrafta göz gezdirdi. "Şu Legion mıdır nedir, yakınlardaysa korkup kaçsın diye yaptım."

Bu beni de güldürmüştü. "Legion bir şeyler yemeye gitti. Bu yüzden bir süre etrafta olacağını sanmam." dediğimde yüzünü buruşturdu.

"Tavşan falan mı avlamaya gitti?"

"Artık ne bulursa." dedim pencereye doğru bakarken. "Sen neden gelmiştin?"

Sorumla birlikte neden geldiğini daha yeni hatırlamış gibi yüzü aydınlandı. "Ufak bir görevimiz var."

"Ne görevi?" diye sordum kaşlarımı çatarken. Benimle ne ilgisi olabilirdi ki?

"Yasak madde bildirisi aldık. Fury temizlememizi istiyor ve gizli yapılması lazım."

"Yasak madde mi? O da ne?" diye sordum kafam karışırken. Ne gibi yasak bir madde olabilirdi ki?

"Kafa yapan kimyasallardan." dedikten sonra sanki yanlış anlamamam için devam etti konuşmaya. "Normalde bu işlere biz bakmayız ama bu seferki farklı. Maddelerin içinde insan DNA'sıyla bir araya geldiğinde patlayan bileşimler var ve bu yolla darbe girişiminde bulunulacakmış."

Söylediklerinden bir bok anlamamıştım ama patlama olduğuna göre çok kötü bir şey olmalıydı.

Kafamı salladım. "Tamam, ama bizim öncelik olarak Thanos'a karşı tetikte beklememiz gerekmez mi?"

"Natasha, Steve ve Wanda, Vision'ı Wakanda'ya götürecek kafasındaki taşı çıkarabilmek için. Strange ve kalanları ise zaman taşını korumak için mâbede döndüler. Yani iş Sam ve bana düştü ayrıca seni burada yalnız bırakmamamız söylendi bu yüzden bizimle geliyorsun."

"Tamam." dedim yerimden kalkarken. Ne kadar zor olabilirdi ki hem?

Gücümü kullanarak üzerimdeki kıyafetleri, savaş kıyafetimle değiştirdiğimde başını iki yana sallayarak bana bakmıştı.

"Dünya'ya uygun şeyler giysen daha iyi olur ve ayrıca sihir yok. Burada uzaylılar pek sevilmez."

"Uzaylı değilim ben," dedim sitem edercesine. "Asgardian'ım."

"Evet doğru. Ama hâlâ sihir yasak."

"Ne yapmamı bekliyorsunuz ki?" dedim üzerimdeki kıyafetleri, siyah kot şort ve deri ceket ile değiştirirken.

Moth To A Flame ~Bucky BarnesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin