De La Lune

24

Adel hepinizi selamlıyor.

Nasılsınız? Ben iyiyim şükür ama biraz da kötüyüm. Bu evin işi bitmiyor abi annem sürekli bir iş çıkartıyor başımıza. Konserve yapacakmışız şimdi de. Bıktım cidden yeto.

Bu arada Taehyung'a olan sevginiz gözlerimi yaşarttı, ağlayacaktım zor tuttum kendimi. Bu kadar çok sevmek zararlı değil mi sizce?MWŞSMWĞZKAĞZMWĞWK

Arkadaşlar hikayede yazacağım diğer kaos için mühürlenmeleri şart ve mühürlenecekler de zaten. Yine iki tarafın da isteği ile olacak merak etmeyin. Sadece biraz zamanı var o kadar.

Gece sayılmaz pek ama gece kuşlarına selam!

Keyifli okumalar diliyorum herkese 😻🥺😽

Yazardan;

Jeongguk kocasının gözlerine anlamaz bir bakışla bakıyordu. Ne demişti o? 'Jeongguk, beni mühürlersen, mührümüz tamamlanırsa, bana ve aşkıma inanır mısın sevgilim?' Bunu gerçekten demiş miydi yoksa Jeongguk bir rüya mı görüyordu?

Ağzını açıp bir şey söylemek istedi ama sesi çıkmadı. Çünkü gerçekten şaşkındı ve bunu gizlemiyordu. Taehyung eşinin ellerini yeniden kavradı ve onun gözlerine gerçek bir istekle baktı.

"Hm Jeongguk? İnanır mısın?" Diye sordu delta.

Jeongguk bu sözlerin samimi olduğuna inanmıştı ama hala şüpheleri vardı. Taehyung kendisine gerçekten güven vermiyordu, bu yüzden ellerini çekti tekrar.

"Senin sinsi ve samimiyetsiz duygularını hissetmek istemiyorum." Dedi. Taehyung bunu söylemesine üzülse de belli etmemeye çalıştı, hemen pes etmedi.

"Küçüğüm, beni kendine mühürlersen duygularımın ne kadar içten olduğunu anlayacaksın. Lütfen hemen kestirip atma. Kendimi sana başka nasıl inandırırım yemin ederim bilmiyorum." Dedi.

"Taehyung, konuşmak istemiyorum. Çık odadan." Taehyung başını eğerek ayağa kalktı. Başını salladı ve sessizce odadan çıktı. Jeongguk bunu düşünmeye karar verdi. Acaba mühürlemeli miydi Taehyung'u gerçekten? Şimdilik bu konuyu göz ardı etti ama bunu kesinlikle düşünecekti.

~

Jeongguk'un Taehyung ile yaptığı konuşmanın üzerinden tam 4 gün geçmişti. Jeongguk o gün ona cevap vermemişti ama elbette düşünüyordu. Taehyung ise eşinin gözüne görünmemeye çalışıyordu çünkü her karşılaştıklarında Jeongguk'la kavga ediyorlardı. Kendisi için değil, eşini üzdüğü için kaçıyordu ondan.

Taehyung'un dediği şeyi çok düşünmüştü. Onu mühürleme şansı eline geçmişti. Bunu değerlendirmeli miydi yoksa ondan uzak durmaya devam mı etmeliydi?

Kafası çok karışıktı, hiçbir şey bilmiyordu. Bildiği tek şey kokusunun yoğunlaşması, karın ağrılarının başlamasıydı. Kızgınlığına az zaman kalmıştı, kurdu elbet eşine ihtiyaç duyacaktı. Bu konuda ne yapacağını bilmiyordu, bastırıcı alırsa da kendisi için iyi olmayacaktı.

Bir diğer gündem olan şey ise kayınvalidesinin ve kayınbabasının evlilik yıl dönümünün şerefine sarayda verilecek ziyafetti. Jeongguk bunun için biraz heyecanlıydı, farklı insan yüzü görecekti. Özellikle Jennie, Jisoo, Rosé ve Lisa ile oturup konuşabilecekti.

Kendisine güzel bir elbise diktirmeye karar vermişti çünkü çökmüş hissediyordu. Hazırlanıp süslenmek ona iyi gelecekti, biraz da olsa depresyondan çıkabilirdi.

Bu yüzden sabah erkenden saraya terzi çağırmıştı. Mavi tonlarında bir elbise giymek istiyordu. Terzi ona bir sürü model göstermişti. Çok abartı olmayan bir model seçmişti çünkü kayınvalidesinin önüne geçmek istemezdi böyle bir günde. Kraliçenin ilgi odağı olması gereken bir günde onun yerini alamazdı. Çok süslü püslü olmasa da ortama uyacak bir elbiseydi giyeceği.