''Napıcaksın? Yoksa yine bi bok mu yedin.''''Hayır hayır. Sadece hani annesi hastaneye kaldırmışlarya durumunu soracaktım.''
''İyi atarım yemekten sonra numarasını.''
Başımı salladım. Yalandı. Çünkü ona teşekkür etmek için arayacaktım.
Yemek yedikten sonra babam telefonuma Minho'nun telefon numarasını attı. Hemen odama çıktım ve numarayı kaydettim.
Whatsapp'a girdim ve yazmak için numarasını seçtim. Sohbet sayfasına girdim ama gözüma porili çarptı. Çok yakışıklıydı...
Yaklaşık 10 dk fotoğrafını inceledim. Ne 10 dk mi? Ben iyi değilim. En sonunda profilden çıkıp sohbet sayfasına girdim. Çevrimiçiydi.Minho-Jisung
Jisung
Merhaba hocam ben Jisung
Bugün için teşekkür ederimMesajı gönderdim. Dur attığım anda görüldü. Ama nasıl? Yoksa o damı bana birşey söyleyecekti?
Minho-Jisung
Minho
Önemli değil Jisung
Bende tam sana yazacaktım ben gidince bir sorun çıkmadı değilmi?Jisung
Hayır bir sorun yokMinho
Güzel:)Ne diyeceğimi bilemiyordum. Bir yanım konuşmaya devam etmek istiyordu ama ne diyeceğimi bilemiyordum. En sonunda sayfadan çıktım.
Bütün gece bugünkü olayları düşündüm durdum ve en sonunda uyuyakaldım.
Minho'dan
Sabah 8 olmuştu ama Jisung hâlâ gelmemişti. En iyisi evlerine gitmek olduğunu düşündüm. Evlerinin olduğu yere geldim.
Kapıyı çaldığımda hizmetli açtı. İçeri girdiğimde karşımda Jisung'un annesini gördüm.
''Ah merhaba Bay Lee birseymi oldu?''
''Merhaba. Jisung bugün gelmedide sorunmu var?''
Kadın kaşlarını çattı. Ne yani o damı nerde olduğunu bilmiyordu.
''Nasıl yani? Jisung beni uyandırmana gerek yok kendim uyanırım demişti bana dün o yüzden uyandırmadım.''
''Uyuyakalmış olmalı. Eğer izniniz olursa odasına çıkabilirmiyim?''
''Tabi tabi buyrun. Ah ne olacak bu çocuğun hali. Üst katta merdivenlerin karşısındaki oda.''
Kadına gülümseyip başımı salladım ve merdivenleri çıkmaya başladım. Merdivenlerin karşısındaki odaya geldim ve kapıyı tıklattım ama ses gelmedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yüzme Öğretmeni/Minsung
Fanfiction''Sen kimsin ve beni neden buraya getirdin?'' Bir fısıltı gibi çıkmıştı ağzımdan kelimeler ama eli kapının kulbunda olan Minho'yu durdurmaya yetmişti. Bana dönmeden konuştu. ''Belki hayatında son kez göreceğin biri belkide celladın...''