Biliyorum burayı çoook özlediniz ve evet bende aşırı özledim bu yüzden bir özel bölümü hak ettiğimizi düşünüyorum iyi okumalar ballarim <33
yorum ve oy desteklerinizi bekliyorum final çok flop asklarim ~ ❤️💛
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🥺💋
.
Zeyno pov's Önümdeki tahta masadaki duran çerez tabaklarından biraz aldım ve arkama geri yaslandım, yaslandığım yerde hemen belimin altındaki kolla irkildim ve Çağrı'ya döndüm.
Fakat o sanki bedenim kendi bedeniymiş gibi bundan rahatsız olmamış ve eliyle belimi daha da sıkı tutmuştu. Bende kısa kalan boyumdan dolayı göğüs hizasından ona baktım ve elimdeki fıstıklardan birini ağzına koydum.
"Lan Arap insanı sinir etme otur şuradan izle şu maçı." dedi Berk elindeki kolalar ile yanımızdaki koltuğa kendini bırakırken.
Bir yat kiralamış ve içinde bir haftaya yakındır tatil yapıyorduk, diğer kızlar yatın arka kısmında güneşlenmeyi seçmiş bense denizden yeni çıktığımdan sevgilimin yanında biraz dinlenmeyi tercih etmiştim.
Erkeklerin paldır küldür maç izlediği şu ortamda durmak ne kadar zor bir bilseniz. Hayır tamam maçı severim de bu kadar olmaz diye düşünmüyor değildim. "Hay ananı ss-" derken Çağrı tarafından kafasına yediği yastıkla susan Ege'ye güldüm.
"Yenge'nin yanında küfür etmiyeceksin demiyormuyum kaç defa oğlum ben sana." dedi attığı yastığın yerini yanındaki başka bir yastığı alıp doldururken.
"Çağrı o benimde arkadaşım sanki bizi sen tanıştırmışsın gibi yengen diyip durmasan bro." dedi Ege halinden memnun olmadığını belli edercesine bir suratla. O da haklıydı günde beş yüz defa yenge kelimesini kullanıp birde kullandırttığından artık çocuklar sıkılmıştı.
"Hem ben senin Cemre'ye hiç yenge dediğini duymadım kardeşim ne diye kelime hazneni illa bize sunuyorsun ki anladık geniş bir haznen var okey." dedi Berk baş parmağıyla işaret parmağını birleştirip sıfır yapıp diğerlerini dik tutarak.
"Okkeey." deyip yüz ifadesini bozarak dalga geçmekten eksik kalmamıştı Çağrı da ancak siniri uzun sürmeden aramıza katılmıştı soğuk ses tonuyla konuşmaya başladı; "Bir kere Cemre bizim sugar mommy, hem Hazal'da benim çocukluk arkadaşım kardeşim."
Ege onu tınlamadan yanında oturan -daha doğrusu zıplayıp hoplamaktan oturamayan- Arap'a döndü. Berk ise zaten dikkatini hiç buraya çekmemiş gibi elindeki mısır'a daha çok gömülmüştü.
