Yeni bölüm zamanıı!
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir.
Bu arada konuşacak birine ihtiyacınız olursa her zaman buradayım!
İyi okumalar!
Hatırlatma
"Han Jisung bütün olayların başındaydı zaten. Yüzümü çizecek olanda sonuna kadar devam edenlerden biriydi. Hwang Hyunjin sonuna kadar devam ettirenlerdendi. Lee Yongbok Felix o da sonuna kadar devam ettirenlerdendi. Seo Changbin en başta odada konuştuğum ve elektrik verildikten sonra durmalarını istemişti. Kim Seungmin o ise en başından beri ses çıkarmamıştı ama kum dolu varilden sonra durmalarını istemişti. Bang Christopher Chan suya sokmaya başladıklarından bir kaç dakika sonra durmalarını istedi sadece. Lee Minho ilk elektrikten sonra durmalarını istedi. Hatta her seferinde bunu istedi. Ama dinlemek yerine devam ettiler. En son beni kurtarmaya gelen kişi Junhyuk'tu" dediğimde şaşkın gözlerle bana bakıyordu. Gözlerindeki his değişimine bizzat şahit olmuştum. Birden ayağa kalkıp kapıya ilerlemeye başladı. Arkasında ilerlemeye başladım.
"JUNGWON NEREYE?"
"Sorulması gereken bir hesap var hyung" diyerek hızlıca ilerliyordu.
-------------------------------------
Ona yetişerek kolunda tutarak kendime çevirdim.
"Jungwon saçmala!"
"Sen saçmala hyung!"
"JUNGWON HAYIR DEDİM"
"SANA HAYIR HYUNG! Sana zarar vermişler hyung! Senin canını yakmışlar. Bunun da bir bedeli olmalı" diyerek kolunu çekerek evden çıktı. Hızlıca arkasından çıktım. Motora binmiş kaskını takıyordu. Hızlıca yanına ilerleyip diğer kaskı aldım. Arkasına bindim.
"Ne yapıyorsun hyung?" diyerek bana doğru döndü.
"Ben de geleceğim. Yoksa gidemezsin" dediğimde önüne döndü. Motoru sürmeye başladı. Hastane yolunda olmadığımızı fark ettim. Aaaahhh! Çocuklar beni kesecekti. Bir sürü olay oluyordu ve ben onlara haber vermemiştim.
"Jungwon nereye gidiyoruz?" diye sordum cevap vermedi. Sadece sürmeye devam etti. Onlar hastanede değil miydi? Bir süre sonra yollar tanıdık gelmeye başlamıştı. Bir dakika evlerine mi gidiyorduk? Ne zaman eve dönmüşlerdi ki! Biz kaç saattir konuştuk? (Beyin yakan sorularda bugün. Ben kimim fln) Motorun durmasıyla kafamdaki düşünceleri kenara attım.
"Hyung inmeyi düşünüyor musun?" motordan inerek kaskı çıkardım. Jungwon motoru kapatarak indi. Kaskları kilitledik. Jungwon hızlıca kapıya doğru ilerledi. Kapını şifresini girdi. Ney? Şifreyi mi girdi?
"Sen şifreyi biliyor muydun?" bana cevap verme gereksinimi duymadan ilerledi. Eve girince birden bağırdı.
"HAN JİSUNG!" sağ taraftaki oda gibi bir yerden Junhyuk geldi.
"Ne diye bağırıyorsun Jungwon?"
"Jisung hyung nerede?"
"Odasında dinleniyor. Neler oluyor?" diyerek ikimize doğru baktı.
"Neler mi oluyor? Sen neredeydin Junhyuk? Hyung'a bunlar olurken sen neredeydin?" diye sordu. Junhyuk bana döndü.
"Anlattın mı hyung? Sana anlatma demiştim"
"Neden anlatma dedin? Ya da her neyse diğerleri nerede?"
"Neler oluyor çocuklar?" diyerek Minho hyung geldi.
"Gel hyung gel! Ama ondan önce Han Jisung ile görüşmem var"
"Ne saçmalıyorsun Jungwon?"
"Saçmalama falan yok Minho hyung. Bana geçerli bir sebep sunması gereken birileri var. Herkes neredeyse iki dakika içinde salonda olsun. Yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim" diyerek kolumdan tutarak salonumsu yere ilerledi. Koltuğu göstererek
![](https://img.wattpad.com/cover/336269946-288-k509143.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Özür Dilerim Ve Seni Seviyorum / Jeongsung
Fanfic"Jisung sen de" diyerek uyardı İnyeop hyung. İnyeop hyung'un odadakiler üzerinde baskınlık kurabildiğini fark ettim. "Tamam!" diyerek kafasını kaldırdı. Artık gözlerime bakıyordu. Göz göze geldiğimizde bir şimşek çakmış gibi hissettim. O sırada akl...