Özür Dilerim Ve Seni Seviyorum / Jeongsung

46. Bölüm

Merhabalar efenimmm!

Nasılsınız? Okula gidenler, okul nasıl gidiyor?

Aklıma ne geldi. Burada sadece youtube videosu paylaşabiliyorum. Acaba diyorum bir insta hesabı açsamda bulduklarımı orada mı paylaşsam mı? Ne dersiniz?

İyi okumalar!

Hatırlatma

Mırıldanmayı bitirdiğimde hyung çoktan uykuya dalmıştı. Odadan çıktım. Evi dolaşmaya karar verdim. Ev dışarıdan altı katlı gözüküyordu. Ama sadece beş kat vardı. En üst kata çıktım. Merdiven kısmında iç kısma döndüğümde karşımda küçük bir oturma odası mutfak karışımı bir yer vardı. Amerikan mutfak tarzındaydı. Arkamda asansör kalmıştı. Beş kapı vardı burada. Odalar kimindi acaba? Oturma grubunun olduğu kısımdaki yere ilerledim. Koltukta gördüğüm manzarayla hızla arkamı döndüm.

------------------

"Jeongin ilk defa görüyormuş gibi davranmaz mısın lütfen" dedi Jisung. Üstü çıplak bir şekilde koltukta oturuyordu. Ona doğru geri döndüm. Ona bakmayarak terası gösterdim.

"Çıkabilir miyim?" diye sordum.

"Tabi ki! Sormana gerek yok" dedi. Kenardaki tişörtü üzerine geçirdi. Terasa çıktığımda güzel bir havası olduğunu gördüm. Korkuluklara yaslanarak denizi izlemeye başladım. Deniz manzarası vardı. Daha önce fark etmemiştim burada deniz olduğunu. Yanıma gelerek korkuluklara yaslandı.

"Nasılsınız?" diye sordu. Ona doğru döndüm. Bana bakıyordu.

"Bilmiyorum. Varlığını bile hissetmiyorum. Seungmin hyung başlarda normal olduğunu söyledi" 

"Anladım. Seungmin ile mi konuştunuz?" kafa salladım.

"Barıştık denebilir" kafasını denize doğru çevirdi.

"Sevindim. Bu evde yaşayan herkesin yaraları var aslında. Seungmin ne kadar kendinden bahsetti bilmiyorum. Seungmin dışlanan biriydi. Bangchan'ın ailesi iyi olsa da çoğu zaman yurt dışına çıktığı için aile sevgisinden biraz yoksun. Aynı zamanda küçükken çokça zorbalık gördü ve ilk bıçak yarasını da zaman aldı. Changbin'in ailesi o 4 yaşındayken gözü önünde canice öldürüldüler. O yüzden biraz soğuktur"

"Bana öyle davranmadı" dedim sözünü keserek. Hafifçe gülümsedi.

"Sana yakın hissetmiştir. Changbin üç şekilde güler. Ya psikopata bağlayacaktır. Ya seni kırmamak için sahteden gülüyordur. Ya da gerçekten mutlu hissediyordur. Bir süre sonra anlarsın zaten. Minho ve Felix okuldan geldiklerinde babası iki adam getirmiş" yutkundu.

"Annelerine te*****" ettiriyormuş. Minho da işte annesini kurtarmaya çalışmış Felix'i dışarı atarak. O ara işte babası tarafından bıçaklandı. Babası da sonra kaçmış zaten. Yungyu o zaman işte" dedi. Şaşkınlıkla ona bakıyordum.

"Yungyu beklenmedik bir çocuk da olsa. Kimse onu dışlamadı. Minho da Felix de kardeşlerini aşırı seviyorlardı. Hyunjin küçükken okulda çok fazla zorbalık gördü. Ailesinin zenginliği yüzünden bir çok kez kaçırıldı. Ayrıca bazı sebeplerden dolayı da güven problemleri var" bana döndü tekrar. Gözleri kızarmıştı.

"Beni tanıyorsun zaten. Dediğim gibi bu evdeki herkesin yaraları var. Hikayelerinin detayına çok fazla giremem. Beni ilgilendirmez. Ama üyeler sana güvenip anlatırlarsa hayat hikayelerini bilemeyeceğim. Herkesin korkuları var. Sen de yaralar açtım biliyorum. Ama kapatmak için elimden geleni yapacağım beni içtenlikle affetmen için" dedi. Bir şey söylemedim. Haklıydı hepsinin yaraları vardı.