•XXVII•

295 12 15
                                    

Selamlarr,

Gerçekten bu bölümün başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmedi.. Önce tüm bölüm silindi, sonra da tabletim bozuldu. Şimdi de internetle alakalı sorunlar yaşıyorum.. Kesinlikle bir kurşun döktürmek şart oldu.

Her neyse sizi daha fazla oyalamayıp  bölüme gönderiyorum, çünkü epey bir beklettim ama öncesinde hikayemize ait bir Instagram hesabını buraya bırakıp kaçacağım..

Instagram: prwattyy

Eğer burayla alakalı sorunlar yaşarsak birbirimize oradan ulaşabiliriz diye düşündüm, bence bayağı iyi olacak 🥰🐤

Sizleri seviyorum, bir dahaki bölümde görüşmek üzeree ✨🌸

🐤🐤🐤


Çalan pop şarkılara bağırarak eşlik ederken karşımdaki yakışıklı herife kur yapıyordum. Onun o can alıcı yeşil gözleri, her defasında mavi gözlerimle temasa girdiğinde tüylerim diken diken oluyor fakat kalbim hızla atmaya başlayacakken onu bir şey durduruyordu.

Dakikalar önce barda bir şeyler içerken tanıştığım bu adam, bana inanılmaz derecede onu hatırlatsa da en çok yeşil gözleri beni içine çekmeyi başarmış fakat onda da gözlerinde eksik olan o pırıltılara rastlamamıştım. Onun gibi gözlerindeki ışıltılarla bana bakmıyordu, sadece o gözlerinde şu an beni yatağa atmak istediğini görebiliyordum.

Ritme göre kalçalarımı sallayıp kıvır kıvır yaptığım saçlarımı savurduğumda onun elleri belime dolanmış, vücudumun vücuduna yaslanmasına neden olmuştu.

Pekâlâ..

Gözlerim, onun çapkın bakan gözlerinden ayrılıp etrafta gezintiye çıktığı esnada çaktırmamaya özen göstererek başımı hafifçe onun oturduğu yere doğru çevirmiştim. Dakikalardır o yeşil gözleri üzerimden ayrılmıyor, benimle dans eden bu herife öldürecekmiş gibi bakıyordu. Yanında oturan Esvet'e kısa bir an baktığımda onun da elindeki o tabletle ilgilendiğini görmüştüm. Zaten geldiğinden beri işiyle ilgileniyor, gözüme batacak herhangi bir harekette bulunmuyordu. Benimle de ara ara iş konuşsa da genel olarak aramız birkaç ay öncesine kıyasla iyiydi. En azından artık onu öldürme planları yapmıyordum.

Bakışlarım bir kez daha Kenan'a doğru dönerken önündeki viskisini yudumluyor olduğunu görmüştüm. Hadi ama, onun çoktan yerinden kalkıp bu adama kafa göz dalması gerekiyordu! O ise sadece viskisini içip öldürücü bakışlar atmayı tercih ediyordu.

"Telefon numaranı alabilme ihtimalim nedir?" diyen o yabancı ses, onunla olan bakışmamı bölerken dudaklarımda sahte bir gülümseme oluşmuştu. Gözlerimi, onun gözlerine çevirdiğimde en başından beri olduğu gibi yine o çapkın bakışlarıyla karşılaştım.

"Telefon numaramı mı istiyorsun?" dedim, dudaklarımda oluşan o sırıtışla.

"Seni daha nerede göreceğim ki?" derken parmakları çıplak belime gömülmüştü. "Bu gece dönüyorum." dediğinde kollarımı usulca aşağı indirip gözlerimi etrafta gezdirdim. Aradığım şeyi bulmak üzere birkaç saniye oyalandığımda o esnada yanımdan geçen garsonu durdurup elindeki tepside duran kalemi almıştım. Ardından karşımdaki adamın düğmeleri açık olan keten gömleğinin yakalarından tutup iki yana doğru açtığımda sağ tarafımda bir hareketlilik hissetmiştim.

PRANGALAR | +18Where stories live. Discover now