•XXX•

199 9 0
                                    


İyi okumalar dileriimm 🌸💞

🐤🐤🐤

Kulaklarıma ulaşan minik kız çocuğunun kıkırtıları, dudaklarımda hoş bir tebessümün doğmasına sebebiyet verirken başımı hafifçe oynatarak açık camdan dışarı baktım. Bahçedeki pembe boyalı oyun evinin önündeki salıncakta sallanırken kahkahalarının şiddeti artıyor, onu sallayan adamın daha mutlu olmasını sağlıyordu. Bakışlarım onu sallamaktan saatlerdir yorulmamış olan adama kaydığında onun o yeşil gözleri de sanki orada olduğumu bilirmişçesine yukarıdan onları izleyen bana dönmüştü.

Yemyeşil bakışları da dudaklarındaki gülümsemeden nasibini almış bir şekilde benim mavi gözlerimde usulca dolaşırken pervaza tutunan elimi hafifçe kaldırıp onlara el salladım. Bu esnada karnıma saplanan hafif bir ağrıyla birlikte diğer elimi karnıma götürdüğümde elimin altındaki şişlik, bakışlarımı yavaşça karnıma doğru indirmeme neden oldu.

Üzerimdeki beyaz sabahlığın sardığı göbeğimden ayaklarımı bile göremezken şaşkınlıkla birkaç kez gözlerimi kırpıştırmak zorunda kalmıştım. Bacaklarım arasından akan kan önce beyaz kumaşa yavaşça yayıldığında gözlerim bu sefer korkuyla irileşmiş, bacaklarımdaki o sıcaklığı hissetmiştim. Müthiş bir yavaşlıkla bacaklarımdan akıp ayağımın altındaki parkeye damladığında beyaz tenimde de izler bırakmayı ihmal etmemişti. Kasıklarımdaki o ağrı dudaklarımın acıyla aralanmasına sebebiyet verirken diğer elimle sıkıca pervaza tutundum.

"Anne!" diyen kız çocuğunun tatlı sesi bahçede yankılanırken yaşanan bu anın gerçekliğini sorguluyordum.

Bu kız çocuğu benim miydi?

Ve ben hamileydim?

"Maran," diyen başka bir sesle birlikte üzerimdeki yorgan hafifçe çekildiğinde homurdanarak diğer tarafa doğru döndüm.

Pekâlâ, rüya görüyor olmalıydım. Çok kötü bir rüya.

"Anne!" Kız çocuğunun sesi kulaklarımdan ayrılmazken kaşlarımı çatıp başımı iyice yastığa gömmüştüm. Kahrolası rüyadan biri beni kurtarmalıydı. Canım yanıyor ama sesimi çıkaramıyordum. Üstelik bu ağrı oldukça gerçekti.

Karnımdaki o ağrı gittikçe şiddetlenirken elimi daha çok karnıma bastırıp dizlerimi kendime doğru çektim. "Ah!"

"Maran," dedi, Kenan. Ardından elini saçlarımda hissettiğimde bulunduğum yatakta bir hareketlilik olmuştu. "Sevgilim, uyan."

Kasıklarımdaki şiddetli ağrıyla beraber dakikalardır kulaklarımdan eksilmeyen o kızın sesi usulca bedenimi terk ederken bir damlanın şakaklarımdan aşağı doğru süzüldüğünü hissetmiştim. Bir el saçlarımı okşuyor, bir yandan da bu kötü rüyadan beni kurtarmak için elinden geleni yapıyordu. Fakat kasıklarımdaki ağrı hâlâ oradaydı ve rüyamdan bağımsızdı.

"Kenan,"

"Şşh," Fısıltıyı andıran ses tonu bana hiç olmadığı kadar güven verirken kastığım vücudumu yavaşça serbest bırakmıştım. Bu, bedenime bir rahatlık getirdiğinde yattığım yerdeki ıslaklığı çok net hissediyordum. "Buradayım ben."

Sıkı sıkıya kapattığım gözlerim sanki tutkalla yapıştırılmış gibiydi ve ben, ne kadar uğraşsam da gözlerimi açamıyordum. O, sırtıma peş peşe vuruşlar bırakırken kendimi kollarında bir bebek gibi hissediyordum.

Böyle geçen dakikaların ardından zorlukla gözlerimi aralayabildiğimde adeta kan ter içindeydim. Saçlarım terden alnıma yapışmış, gri tişörtüm neredeyse siyaha dönüşmüştü. Gözlerimi araladığım an karşılaştığım yemyeşil gözleri, az önce gördüğüm rüyayı bana hatırlatırken eliyle alnıma yapışan saçları geriye doğru taradı, ve alnıma bir öpücük bıraktı.

PRANGALAR | +18Where stories live. Discover now