ÖZEL BÖLÜM- 1

4.9K 348 15
                                    

Mezuniyet törenime gelen ailem Ulaş ve benim ilişkimizi öğrenmişti. Babam sadece kızmıştı biraz, sonra kabullendi.

Annem bir türlü kabullenemiyordu, en sonunda terbiyeyi de elden bıraktığında tartışmamız kaçınılmaz olmuştu.

"Ben seni yıllarca başkasının altına yatasın diye mi büyüttüm, okuttum?"

Sözleri kalbimi kırsa da başımı dik tuttum, Ulaş artık benim herşeyimdi. Onu asla bırakmayacaktım, ailem bunu anlamak zorundaydı.

"Başkasını altıma almış olsam fark edecek mi sanki? Sevdiğim birisiyle mutlu bir ilişkim var. Sadece benim için mutlu olamaz mısın? Beni Ulaş kadar sevebilecek başka hiç kimse olamaz, kendisinden çok seviyor o beni."

Annem sözlerimle yüzüme bakıp kaldı, her zaman sözlerini dinleyen Uslu Sefer yoktu karşısında. Aşkımı eski usul düşüncelere yem etmeyecektim. Ulaş için savaşmam ve kazanmam gerekiyordu.

"Sana hakkımı helal etmem, vazgeç bu saçmalıktan." Sinirle ve yüksek sesle ofladım.

"Senin saçmalık dediğin şey benim mutluluğum mu? Yoksa bir erkeği sevmem mi anne? Elalem ne der diye düşünmekten bıkmadın mı hala? Elalem konuşur elli alem dinler, benim ve sevdiğimin umru olmaz. Biz sadece birbirimizin söyledikleriyle ilgileniyoruz."

Suratı sinirini belli etse bile yüzünde ufak bir gülümseme görür gibi olmuştum. Hemen toparlanıp tekrar çemkirdi.

"Elalemden banane, ben o kıro herifi sana yakıştıramıyorum." Derdi belli olmuştu sonunda.

"Anne, tamam kıro ama beni çok seviyor. Bu senin için yeterli değil mi? O bana kendisini kanıtladı, ben onu kalbime aldım çoktan. Senin bu tavırların sadece bana sıkıntı veriyor, beni üzüyor."

"Gelsin adam akıllı konuşalım bakalım."

Sonunda inadını kırmasıyla içime su serpildi, ama asıl mesele Ulaş'ın ailemle aynı ortamda olduğu zaman takınacağı tavırdı. Haydi gazamız mübarek olsun...

SEFER TASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin