(31) Ev

44 5 4
                                    

BENİ EVDE BIRAKIP GİTTİLER!!!

Gerçekten sinirlenmiştim. Ya bildiğin yalvarmıştım ama ne oldu. Beni zorla evde bıraktılar.

Küsüp Mikey'in odasına gitmiştim. Ordaki çizgi romanları okuyordum.

Karai biraz sonra yanıma geldi.

(K) ''Selam Zehra. Napıyorsun?''

(Z) ''Çizgi roman okuyorum, gel istersen.''

(K) ''Sağol.''

Yanıma geldi ve oturdu.

(K) ''Kafam çok bulanık Zehra. Hafıza kaybı yaşamamın sebebi senin sihrinmiş. Neden geçmişimi bana unutturdun?''

(Z) ''Geçmişte, kötü birini yakının kabul etmiştin. Ona inanıyordun. Bağlılık yemini etmiştin, sırf sana anlattığı yalan hikayeler yüzünden.''

(K) ''O kişiye baba dediğimi hatırlıyorum. Ama o kimdi bir türlü hatırlayamıyorum.''

(Z) ''Eğer durdurulmasa çok kişinin ölümüne sebep olacak biri.''

(K) ''Ne! Ben öyle birine mi baba diyordum!''

(Z) ''Öyle sayılır.''

(K) ''Peki Leo'ya diğerlerine hiç zarar vedim mi?''

(Z) ''Hakettiklerinden fazlası değil'' 32 diş sırıtarak bakıyordum.

Karai bi anda ağlamaya başladı.

(Z) ''Ş-ş hey hey ne oldu. Neden alıyorsun Karai''

(K) ''Onlara zarar vermişim.''

(Z) ''Sakin ol Kara, o kadar da yapmadınki.'''

(K) ''Ama Leo çok gıcık ve Raff da, hakettikleri kadarsa çok zarar vermişimdir.''

Bi an durdum. Ne? Hemen ardından kahkaha atmaya başladım.

(Z) ''HAHAHHAHAHHAHHAHAHAHHA
HHA Kara ciddi misin? AHHAHHAHAH HAHAHHAHAHHAHAHAHAHAHHA''

(K) ''Neye gülüyorsun Zehra?''

Ya yerim ben bu kızı hafızası silinince minik çocuk olmuş ya bu.

(Z) ''Merak etme onları o kadar dövmesin. Hatta sen nerdeyse hiç vurmadın bile.''

(K) ''Benim yüzümden zarar görmediler dimi.''

Yanına gidip yanaklarını sıktım.

(Z) ''Senin kadar tatlı birinden hiç zarar gelir mi ya yerim seni''

Ayağa kalkarken onu da kolundan tutup kaldırdım.

(Z) ''Hadi sensei'n yanına gidelim.''

(K) ''Tamam~ gidelim.''

Beraber sensein yanına gittik.




2 saat sonra


(Z) ''Benim çok uykum geldi sensei.'' Ayaga kalktım. ''Size iyi geceler.'' Japon sitili selam verip odadan çıktım.

Gerçekten çok uykum gelmişti. Tam kaldığım odaya giderken aklıma gelen fikirle yolumu değiştirdim.

Dani yoktu, yani onun odasında yatamamam için bir neden de yoktu. Odaya girdim. Dani'nin yatağına tırmandım. Kafamı yastığa koyar koymaz uyuya kaldım.

Rüyamda;

Gözümü açtığımda foot binasındaydım. Biraz yürüdüm, koridorun sonuna kadar varmıştım bile. Mistik ninjaları gördüm. Yanlarından geçerken bana karışmadılar. Kocaman bir kapı vardı onu geçtim. Bir kolye gördüm, çatlaktı. Mistik ninjaların asıl sherader'i uyandırmalarını engelleyen tılsım, diye geçirdim içimden. Onu da yanıma alıp devam ettim. Bir anda bir ses geldi. Etraf dönmeye başladı ''O tılsımı sen kırdın!'' Sonra ses kesildi. Ve etraf durdu. Bizim ultron sheraderin cesedini gördüm bu sefer. Sonra Karai geldi, bana sol tarafımı işaret etti. O yöne dönünce bir karartı benim üstüme atladı. Kristali gördüğüm ilk rüyadaki denizin içine girmiştim yine. ''Aynı deniz.'' Dedim kendi kendime kısık sesle. Yine o ilk rüyadaki karartılar etrafımda dönüyorlardı. Ama bu sefer fazladan bir ejder vardı. Ejder o karartıları uzaklaştırdı. Ve etrafımda dönmeye başladı. Sonra beyaz bir duman yayıldı etrafa, ve Hamato Yoşi bu sensein senseiydi. Bizim kaplumbağaların dedesi.
"Hamayo Yoşi'' japon sitili selam verdim.
"Zehra'' o da bana selam verdi. Arkasını dönüp ilerlemeye başladı. Bende takip ediyordum. Bana önce büyük konseyi gösterdi. Sonra asıl sheraderi, ardından ultron sheraderi ve mistik ninjaları, en son da kraliçeyi gösterdi. Sonra bana döndü.
''Sensei bunları niye görüyorum.''
''Ne gördüğünü sen seçemezsin, ama cevabı bulabilirsin. Hep yaptığını yap Zehra. Hayatın sana gösterdiklerinden aradığın sorulara cevap bul.''
''Sensei bunu nasıl yapacağım''
''Hep yaptığın gibi Zehra, hep yaptığını yap, cevap ara.'' Bunu dedikten sonra kaybolmaya başladı
''Sensei'' diyip ona uzanmaya çalıştım ama yakalayamadan kayboldu. Etraf tekrar denize döndü. Bu sefer karartı daha büyüktü, kızlıca benim yanıma varmıştı beni yuttu.

Tekler içinde uyanmıştım. Ama nedeni rüyam daha doğrusu kabusum değil öten alarmdı.

Hızlıca aşşağı inip Dani'nin bilğisayarına baktım.

Sensei ve Karai de hızlıca yanıma geldiler.

(S) ''Tehlikede miyiz Zehra?.''

(Z) ''B blok daki kameraları açıyorum.''

Kendimi dani gibi hissettim. Onun bilgisayarında, onun yaptıklarını yapıyordum.

Kameraları açtım.

(Z) ''Foot mu?! Ama nasıl?''

(K) ''Zehra Korkmalı mıyız?''

(Z) ''Gizlenme sistemleri aktif, bizi bulamazlar.''

(S) ''Bizi arıyorlar.''

Arkamı döndüm.

(Z) ''Ne yapmalıyız sensei.''

(S) ''Oğullarımı bulup geleceğim burda bekleyin.''

Sensei kapıya doğru hızla gidiyordu. Bende onun peşinden koştum.

(Z) ''Bende yardım edebilirim sensei.''

(S) ''Zehra, senin burda kalıp Karai'ye yardım etmen gerekiyor. O büyük bir savaşçı ama geçmişi unuttuğu için cesaretini kaybetniş. Ona yardım et.''

Sonra sensei de beni inde bırakıp gitti. Bende el mecbur inde kaldım. Karainin yanına döndüm.

(K) ''Sence neden bizi arıyorlardır?''

(Z) ''Efendilerinin intikamı olabilir. Ama emin değilim.''

(K) ''Umarım sensei bizimkileri başlarına bir şey gelmeden bulabilir.''

Selam gençlik

Bu bölüm biraz Karai vardı. Bence güzel.

Aramızda rüya yorumcuları varsa yorumlara bekliyorum.

Sonraki bölümde görüşmek üzere bays

yeyim ben bunları ya😍

Loveeee  E><3

Krıstalim ve Ninja kaplumbağalarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin