Krıstalim ve Ninja kaplumbağalar

(52) Ilk parça

Kaplumbağlar hologram odasında, video oyunu oynar gibi idman yapıyorlardı. Bende dışarıdan onları izliyordum. April Caysi ve Fuci köprüde idi.

Çalışırken eğlenmeyi de biliyorlardı. Sanırım kaplumbağaların (bütün evrenleri kast ederek) en sevdiğim yanı buydu. En ciddi ortamda bile bir şekilde gülmenin ve mutlu olmanın yolunu bula biliyorlardı.

   
Dani'mi özlemiştim. Abimi (leo), suç ortağımı (Raff), kankamı (Mikey), sensei'mi çok özlemiştim. Ama burada da tamamen yanlız ve mutsuzum diyemezdim. Karşımda duran 4 kaplumbağa da kardeşim olmuşlardı. Onlarla beraber olmak da keyifliydi.

Fuci hologramı kapatıp herkesi köprüye çağırdı.

(L) ''Gidebileceğimiz en iyi nokta hava tüneli noktası, içeriye sızmak için mekiği kullanacağız.''

(F) ''Yüzde doksan dokuz nokta doksan sekiz oranında kara delik jenarötörünü ilk parçasının ana gemi cephanesinde olduğuna eminim. April ve Caysi benimle gemide kalıp ilerleyişinizi gözlemleyecek.''

(C) ''Şaka mı bu! Ben bir sersem gibi arkada falan kalmayacağım.''

(A) ''Doğru olan bu Caysi. Biz kaplumbağalar kadar sesiz değiliz. Ama ben giderek yaklaşıyorum.''

(R) ''Tamam o zaman.''

(A) ''Bir dakika şu kız?''

(Z) ''Onlarla gidiyorum.''

(L) ''Bu çok tehlikeli.''

(Z) ''Ben bir Hamato'yum. Beni Sensei yetiştirdi.''

(D) ''Evrenler arası fark olsa da, haklı olabilir.''

(L) ''Yeteneklerini bilmiyoruz.''

(Z) ''Ben hologram odasında çalışırken siz dizi izliyordunuz da o yüzden.''

(M) ''Hey, izlediklerimiz harikadır bi kere.''

(Z) ''İzlediklerinize sözüm yok. Sadece fark etmediniz diyorum. Ve zaman kaybediyoruz.''

(L) ''Tamam Zehra gel. Haydi çocuklar.''

(Z) ''Yes!''

Hemen hazırlanıp küçük jete bindik. Onlar geminin ayarlarını kontrol ederken bende arka tarafta Mikey ile beraber duruyordum.

(Z) ''Parça orada mı kontrol edelim mi Mikey?''

(M) ''O nasıl olacak?''

(Z) ''Sihirle.''

Elimi havada yatay bir düzlemde hareket ettirdim. Hava su gibi dalgalandı, ve görüntü açığa çıktı.

(M) ''Vay be bunu nasıl yapıyorsun.''

(Z) ''Sihir.''

(L) ''Odaklanın! Yaklaştık.''

İçeri girmek için Raff saisi ile duvarda bir delik açtı. O parça yere sert düşerse ses çıkaracağı olasılığı için onu yavaşlattım. Ama çok güç harcamamalıydım, çünkü daha fazla ihtiyacım olan durumlar olabilirdi.

(D) ''Pekala girdik. Yolu gösterin profesör.''

(F) ''O koridoru geçin sonra doğruca cephaneliğe giden bir geçit bulacaksınız.''

(M) ''Ah işte bu, bu bir çocuğun elinden şekerini almak kadar... Aaag''

Ve bir Tray'ın bacağına çarpmıştı.

(T) ''Bu yaratıklar yine mi!''

(Herkes) ''Ow hayır!''

(Tray) ''Yakalayın!''