(51) Nötrinoslar

30 3 2
                                    

2 saat sonra*(~ ̄▽ ̄)~

(Z) "Nötrinoslar mı!"

(F) "Evet, şu an Mikelenjelo'nun içsel özüne inip onun tüm bilgisini almaya çalışıyorlar. onu kurtarmanın bir yolu var ama bunun için bir parça medyum yardımı gerekli."

Hep beraber güç odasına girdik. Fuci kaplumbağların kafalarına boruları taktı ben yandan onlara bakıyordum.

(Z) "Ben ne yapayım Fucitoit?"

(F) "Güçlerini tam olarak bilmediğim için net bir şey söyleyemem."

(Z) "Belki şu an zihnine giremeyebilirim ama sihirle elimden geleni yapacağım."

Sakince Mikey'in yanınna geçtim. Önce kendi içime girmem lazımdı yani meditasyon haline girmek gibi bir şey, sonra sihrimi aktifleştirdim. Ellerim parlamaya başlamıştı, sakince Mikey'in kalbi tarafına elimi koydum. Bir solucan deliği yapmıştım sanırım çünkü bir sürüklenme hissettikten sonra Mikey'in hayal dünyasına girmiştim.

(Z) "Minik Mikey neredesin"

(M) "Zehraaa, beni kurtrmaya mı geldin."

(Z) "Evet sadece bende değil diğerleri de geldiler sadece yoldaki şeylerle ilgilenmeleri gerekti."

(M) "Nötrübilmem nelerle mi?"

(Z) "Evet onlarla. Zaten şimdi gelirler."

(M) "O zaman gel Zehra sana pizza kutusundan yapılma tahtımı göstim."

(Z) "Tamam hadi oraya gidelim."

(M) "Bak şurası."

(Z) "Oraya uçmak ister misin minik Mikey"

(M) "Evet evet evet"

Bizi tahtın başına uçurmuştum. Biraz pizza yemiştik. Zaten çok geçmeden diğerleri de gelmişti.

(M) "Doslarım!"

(L) "Mikey!"

(R) "Kaçıp saklanmasına şaşmamak gerek, bu sadece küçük bir Mikey"

(D) "Bu çok mantıklı, zaten 6 yılda hiç olgunlaşmamıştı."

(M) "Beni bulacağınızı biliyordum. O korkunç robot canavarlar beni takip ediyordu, bende hayal gücüme saklandım. Çok havalı değil mi"

(Z) "Bende buradayım çocuklar, ve ben hayal gücü değilim."

(M) "Evet Zehra sizden önce geldi."

(D) "Sen nasıl geldin?"

(Z) "Sihir, ama malesef ben ancak tek kişilik bir geçiş açabildim. Önceden denesemde olmayacakmış."

(R) "Neyse ne şu an şu robotlarla ilgilenmemi..."

Daha Raff konuşmasını bitiremeden robotlar gelmişti. Hepimiz kaçışmaya başladık. Ben ters tarafa düşmüştüm. İki tanesi onların peşi sıra giderken, biride benim peşime gelmişti.

(Z) "Siz hayal ürünüsünüz. Yani parçan bulunamayacak şekilde yok edebilirim seni."

Garip sesler çıkartarak üstüme yürümeye başladı ateş ediyordu. Sihir kullanmama bile gerek yoktu onu hayal gücüyle yenebilirim diye düşündüm. Ama o an aklıma geldi burası evet hayali bir dünya ama Mikey'in hayal dünyası, benim sihrim de onlarda yetersiz kalacaktı.

Karşımdakinin sakdırılarından kaçmaya çalışarak diğerlerinin yanına koştum. Onlar tahtın arka tarafına düşmüşlerdi. Oraya gitmeye çalışıyordum ama arkamdaki hurda bir türlü izin vermiyordu. En sonunda sinirle bir sihir yaptım ve geriye savruldu.

Kaplumbağların yanına varmıştım. Onlarda tam karşı salsırı için hazırlanmış haldelerdi.

(Z) ''Ben ne yapayım?''

(M) ''Senin yardımına gerek yok biz hallederiz.''

(Z) ''Lütfen bunu beni küçümsemek için söylemediğini söyle. Çünkü o halde sandığından daha güçlü olduğumu fark etmen gerekecek.''

(D) ''O küçük Mikey alttan al.''

(Z) ''En nefret ettiğim şey küçümsenmek. Neyse şu hurdaları halletmemiz lazım.''

(L) ''İleriiiii''

•••


Selam gençler

Bu bölümü nasıl buldunuz?

Krıstalim ve Ninja kaplumbağalarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin