Leo, Raff, Dani, Mikey ve ben içerde oturup konuşuyorduk.
(L) ''Zehra, Meri hakkında ne biliyorsun?''
(Z) ''Aslında hiçbir şey. Ama o da bir kristal sahibi ise gerçekten önemli şeyler öğrenebiliriz ondan. Bu yüzden onu kaybetme riskine girmedim.''
(D) ''Elimizdeki bilgi çok sınırlı.''
(R) ''Ama Meri'ye de güvenemeyiz.''
(Z) ''Fakat kristalleri biliyor, bu hikayenin kötü karakterlerini de biliyor. Ve artık beni de tanıyor.'' Kafamı yere eğdim.
Ne yapmam gerekiyordu şu an. Bize yardım etmişti. Bekle bi dakika ben kendi gücümü kullanırken nasıl göründüğüme hiç bakmadım.
Belki bu önemsiz bir detay gibi görünebilir ama çok şey anlatır. Hücreyi inceleyip ana canlıya ulaştığın gibi bu küçük detayda çok şey anlatabilir.
Kafamı kaldırdım.
(Z) '' Ben güç kullanırken beni birkaç defa gördünüz neye benziyor. Yada bir dakika, şimdi yapim.''
Başımı yana çevirdim gözüme çarpan ilk şey kum torbası. Onun uçtuğunu ve yanımıza geldiğini hayal ettim.
Kum torbası tam yanıma gelince durdum. Normalde hiç dikkat etmemiştim ama sanırım güç kullanınca bedenim de yoruluyor.
(M) ''Ellerin parlıyor.''
(L) ''Etrafına bir güç dalgası yayıyora benziyorsun. Çok hafif bir rüzgar yayılıyor.''
(D) ''Kum torbasının etrafı da parladı. Ama onun parlaması daha azdı. Ek olarak sanırım çok güç kullandığın zaman gözlerin de parlıyor. Yüzükleri yaptığın sırada gözlerinde parlamıştı. Ama o parlama azdı.''
(Z) ''Şimdi düşününce...''
biraz durdum çünkü hatırlamaya çalıştım. Meri güç kullanırken bunlar olmuş muydu...
Cevap: HAYIR! Hayır olmamıştı. Peki neden neden olmamıştı. Bu güç ile değil kristalle mi ilgiliydi. Yoksa bu Meri, kristal sahibi değil miydi. Bir şekilde bunun cevabını öğrenmeliydim. Ama nasıl yapacaktım.
(M) ''ZEHRA!'' Mikey'in sesiyle irkilip ona baktım
(Z) ''E-efendim Mikey''
(D) ''Aklından ne geçiyor'' dedi merakla bir şeyler düşündüğümü anlamışlardı.
Duruşumı dikleştirip konuşmaya başladım.
(Z) ''Bu dedikleriniz. Güç kullanırken olan şeyler. Meri'de olmadı. Ama hemen bir kanıya varmak istemedim. Çünkü tüm kristaller aynı etkileri mi meydana çıkartıyor, yoksa bambaşka mı bılmiyoruz.''
(L) ''Peki bunu nasıl öğrenebiliriz.''
(Z) ''Meri'ye hala güvenmememin yanı sıra bunu başka kimden öğrenebiliriz bilmiyorum.''
(D) ''Bir kraliçeden bahsetmiştin?..'' soru sorar şekilde demişti.
Aaaaa her an bu çocuğa daha çok aşık oluyorum. Dahi. Dahi sevdiğim benim.
Ayağa fıladım ve onun yanına koştum omuzlarından tutup
(Z) ''Sen bir Dahisin Dan.'' Diyip koşmaya başladım.
Koşarken bir yandan da
(Z) ''Beni biraz bekleyin hemdn geleceğim'' dedim ve şimdilik kaldığım Mikey'in odasına çıktım.''
O kraliçe. Onla konuşursam belki bilebilirdim.
Odaya geçip kapıyı kapattım. Boynumdaki kristale baktım. Yanıp sönüyordu. Bu sefer 5 kere yanıp söndü ve durdu. Ama son yanışı hiç parlak sayılmazdı.
Kristali ellerimin arasına alıp diz üstü yere oturdum.
''Kraliçem size birşey sormalıyım'' dedim
Bekledim
bekledim
Bekledim
''Kraliçem?... Kraliçem!''
Bekledim.
.
.
.
Aradan 10 dakka geçtikten sonra cevap geldi.
''Ne var!''
''Kraliçem size çok önemli bir şey sormalıyım.
''Sor''
''Bir kristal sahibi var ve kristali çok garip.''
''Tüm kristaller güce aynı tepkiyi vermez''
''Peki sevgi kristali sahibi kim?''
''Sana dediğim gibi hepsi aynı tepkiyi vermez''
Bu nasıl bir cevap. Daha çok...
SES KAYDI GIBI. Ama neden ki. Kraliçe neden bana bunu yapsın. Offf her şey çok karışık. Ve ben ne yapacağımı bilmiyorum.
Işınlanarak çocukların yanın gitmeyi denedim. Kendimi deniyordum. Gücümü doğru kullanabiliyor muyum diye. Olmuştu. Biraz kontrol etmeyi başarmıştım. Ama yükseklik.hımm
Düşüyordum. Yaklaşık 5 metre yüksekten. Beni ilk gören Raff olmuştu. Ben düşerken beni tutmuştu. Zaten tek sakin olma nedenim onlardı. Başka bir mekanda ve başka birilerinin yanında olsaydım korkudan hayadayken ölürdüm. Ama onlar zaten beni, sadece beni değil yanlarındaki herkesi kurtarırlardı.
Beni yere indirince Rafie'ye teşekkür ettim.
(L) ''Gücünü kullanırken daha dikkatli ol. Kenidini ve etrafındakileri incite bilirsin.''
(Z) ''Özür dilerim. Hala biraz ecemiyim.''
(M) ''Eee kraliçe ne dedi?''
(Z) ''Konuşması çok garipti. Ses yakdı göndermiş gibiydi. Normalde direk konuşurdu benle ama tüm kristallerin farklı tepkiler verdiğini söyledi.''
(R) '' Yani Meri şüpeli mi değil mi?''
(Z) ''Hala belirsizlikte duruyor.''
(L) ''Sabah Caysi, Meri'nin seni görmek istediğini söyledi. Ne düşünüyorsun?''
(Z) ''Meri beni görmek istiyorsa... bir şeyler söyleyecektir. Söylediklerini dinliyelim bakalım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Krıstalim ve Ninja kaplumbağalar
FanfictionTüm bunlar başlamadan önce sıradan ergen bir kızdan başka bir şey değildim. Ama şimdi çocukluk aşkımın yanında, gerçek bir kahraman olmaya çalışıyorum. Kendimi beceriksiz biri olarak görürken şimdi dünyaları yok edebilecek bir güç boynumda duruyor v...