Karşımızda dikilen şapkalı ve maskeli kişideydi hepimizin gözü. Ama ben hariç. Ben olduğum yerden sadece Kuzey'i izliyordum.
"Maskeni açacak mısın, yoksa ben mi açtırayım?" dedi İlayda abla.
"Sizi ben bulduysam, herkes bulur. Burası o kadar da güvenli değil sanırım." dedi bir kız sesi. Aşırı tanıdık geliyordu kulağıma.
"Doğru teşhis." dedi Kuzey de oturduğu yerden.
Karşımızda dikilen kişi bir elini şapkasına bir elini maskesine götürdü ve ikisini de aynı anda çıkardı. Uzun saçları salınırken yüzünde gülümseme vardı ve ben kim olduğunu anladığım gibi Batuhan'a döndüm.
"B-belinay!?" dedi Batuhan ve gözünü bana hiç çevirmedi.
Belinay ve Kuzey gülmeye başladığında diğer herkes sadece olanları anlamaya çalışıyordu.
"Tanıyor musunuz?" dedi Mustafa abi.
"Evet, aynı sınıftaydık." diye cevap verdi Batuhan da, hala Balinay'a bakıyordu.
Barlas abim Kuzey'in yanına gidip yakasına yapıştı ve oturduğu yerden havaya kalkmasına sebep oldu.
"İBNE MİSİN LAN SEN!? Tanışıyor musunuz?"
"Tanışmıyor gibi mi duruyoruz?" dedi Kuzey de gülümsemesiyle.
"Sikik misin oğlum sen!? Niye haber vermiyorsun?" dedi Pamir abim de yanlarına gittiğinde.
"Sakin, oturun da anlatayım."
Barlas abim hala tüm gücüyle Kuzey'in yakasını tutuyordu.
"Bıraksana Barlas."
Abim olabildiği kadar sert bir şekilde Kuzey'i yere bıraktı. Ben hala Belinay'dan gözlerini ayırmayan Batuhan'a bakıyordum.
"Siz Kuzgun'u paket ettiğinizde kaçabilen herkes kaçtı. Kimisi tekrar yakalandı ama sizin yakalanmayacağınıza emin olan kişiler de, yani ben Belinay ve muhtemelen Batuhan, sizin gittiğiniz yerlere dağıldı. İlayda ve Mustafa zaten sizinle geldi."
"SONRA!?" dedi Barlas abim bağırarak. "Nasıl farklı yerlere gittiniz?"
"Batuhan hep tek başınaydı, ben de Belinay'ın güvende olduğuna emin olduktan sonra her zaman gitmeye çalıştığım yere gittim."
"Yani zengin köşküne." dedi Pamir abim.
"Aynen öyle. Hayatım aslında çok yolunda gidiyordu. Ta ki o güne kadar..."
"O gün?" diye sordu Mustafa abi.
"Bilmeseniz de olur."
"İlk defa birini öldürdüğü güne kadar." diye devam edince Kuzey öfkeyle kalkıp karşıma geçti.
"NE SAÇMALIYORSUN LAN SEN!?"
"Sakin ol, çok korkaksın." dedim Kuzey'in taklidini yaparak.
"Senin yaptıklarını bilmiyormuşum gibi konuşma Minelya!"
"Ben inkar etmiyorum ama." dedim gülümseyerek.
"UZAKLAŞ!" dedi Barlas abim de Kuzey'i ittirerek.
"Abilerine çok güveniyorsun ama biz elbet bir yerde yalnız kalırız."
"ALLAH ALLAH! Öyle mi olurmuş?" dedi Barlas abim.
"HEPİMİZ AYNI TARAFTAYIZ, ARTIK SAKİNLEŞEBİLİR MİSİNİZ?" dedi İlayda abla.
Herkes eski yerine oturduğunda ben Barlas abimin yanındaydım ve birden Balinay'a dönüp konuşmaya başladı.
"Belinay! Kuzgun'un nerede olduğunu biliyor musun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ABİLERİM (kuzgunleşe)
Teen Fiction"Minelya, kolum uyuştu abim. Saat de geldi zaten kalk artık!" dedi Barlas abim. "Kolun umrumda değil." "Senin okulun benim umrumda ama. Gece boyu kolumun uyuşmasına sebep olduğun için seni okula göndererek intikamımı almam lazım." "Neden sevgilin ol...