Et ile Tırnak

4.4K 96 3
                                    

Seyran'dan

"Bir ay içerisinde tam üç asistan geldi. Sen dördüncüsün. Umarım başarılı olursun çünkü aynı konuşmayı yapmaktan sıkılmaya başlıyorum."

Orhan Korhan'ın sekreteri Leyla Hanım yapmam gerekenleri anlatıyor, çoğu zamanda öğüt veriyordu. Aylardır iş bulmak için çabalıyordum, tam umudumu yitireceğim esnada Türkiye'nin en iyi şirketlerinden birinde  açık bir pozisyon olduğu duyurulmuştu. Pek çok mülakat ve görüşmeden sonra işte buradaydım. Korhan Şirketinde Ferit Korhan'ın asistanlığını yapacaktım. Çapkınlığı ile ünlü olan patronumu henüz görememiş olmama rağmen kendisini çok iyi tanıyordum. Her pazar, magazin sayfalarında boy göstermekten geri durmayan bir patrona sahiptim. Leyla Hanım'ın da bahsettiği gibi daha önce üç asistan daha gelmiş fakat Ferit Korhan ile anlaşamayıp işten ayrılmışlardı. Bazı magazin sayfalarına göre ise, asistanların bir bir işi terk etmesinin sebebi Ferit Korhan'ın çapkınlığıydı. Bu dedikoduların doğru olup olmadığını bilemezdim elbette, fakat bildiğim tek bir şey vardı. O da bu işe çok ihtiyacım olduğuydu. Birkaç ay önce, ailemle birlikte Gaziantep'ten İstanbul'a taşınmıştık ve bu kalabalık şehre uyum sağlamakta zorluk çekiyorduk. 

Ben Leyla Hanım'ı dikkatle dinlerken bulunduğumuz ortamın aniden hareketlenmesi ile Leyla Hanım kolumu sıvazlayarak sözlerine devam etti,

"İşte ilk iş günün başlıyor. Bol şans."

Leyla Hanım cümlesini bitirir bitirmez karşımda Ferit Korhan'ı görmüştüm. Kişiliği konusundaki dedikoduları bilmiyordum ama yakışıklılığı hakkında söylenenler kesinlikle doğruydu. Ferit Korhan hızla yürürken bir anlığına göz göze gelmiştik. Kalp atışlarımı duyuyor gibiydim. Birkaç saniyelik bakışmamızdan sonra silkelenerek nazikçe konuşmaya başladım.

"Ferit Bey, hoşgeldiniz. Ben yeni asistan-" cümlemi bitirmeme fırsat vermeden yüzüme doğru atılan hırka ile kalakalmıştım. Patronum daha ilk saniyeden yüzüme hırkasını savurarak beni karşılamıştı. Kollarım arasında duran hırkaya şaşkınlıkla bakarken Ferit Bey çoktan odasına girmişti. Etraftakilerin kıkırtıları kulaklarıma dolarken sıkıntıyla iç geçirdim ve patronumun hemen arkasından odaya girdim. Birkaç saniye sonra bembeyaz dizayn edilmiş bir ofisle karşılaştım. Duvarlarda gezdirdiğim bakışlarım Ferit'i (içimden kesinlikle bu hitap şeklini kullanıyorum) bulunca üzerinin çıplak olduğunu fark ettim. Hızla arkamı döndüğümde ufak bir kahkaha duydum. 

"Alışsan iyi edersin yeni asistan." 

Alaycı bir ses tonunda konuşması sinirlerimi bozmuştu. 

"Adım Seyran, efendim." dedim kendimden emin bir ses tonunda.

"Tamam Seray. Umarım beni iyi anlatmışlardır sana. Ofis içerisinde birçok rutinim ve isteğim var, senin de görevin bunları sağlamak. Elbette, güzelce sır tutmalısın ve yeri geldiğinde beni idare etmelisin." 

Yanı başımda duran büyük aynaya baktığımda Ferit'in gömleğini tamamen giydiğini görür görmez yüzüme ufak bir gülümseme yerleştirip çapkın patronuma doğru döndüm.

"Elbette efendim fakat adım Seyran. Seray değil."

"Tamam Seraycım, kahvemi getirebilirsin." 

Sürekli ismimi yanlış söylüyor olması ve bunu bilerek yapması beni deli etmeye başlamıştı. İstemsizce dişlerimi sıkmış olmalıydım ki çeneme bir ağrı saplanmıştı. 

"Tabi." diyerek bir hışımla odadan çıktım. Kapının önünde, derin bir nefes alarak kendi kendime hatırlattım,

"Bu işe çok ihtiyacın var Seyran. Lütfen sabret." 

-

1 YIL SONRA

"Günaydın Seyran Hanım." 

"Herkese günaydın." şirkete girer girmez beni karşılayan güler yüzlere sıcak bir selamlama gönderip hızla son katta bulunan ofisimize geçtim. Tam bir yıl önce yani Nisan ayının ikinci haftasında, bu şirkete adımımı attığım gün dün gibi aklımdaydı. Leyla Hanım'ın da ilk günden bahsettiği gibi aynı dönem içerisinde gelen Ferit Korhan'ın dördüncü asistanıydım. Herkes işten ayrılmamı beklerken, patronum Ferit ile birbirimize uyum sağlamaya başlamıştık. Bir yıl boyunca onun sekreterliğini yapıyordum. Şirket içerisinde seviliyordum, kazandığım miktar da yeterliydi fakat tek bir sorun vardı. Ferit Korhan başlı başına bir sorundu. Geldiğim günden bu yana yalnızca onun hareketleri değişiklik göstermiyordu. Evet, birbirimize uyum sağladığımız doğruydu. Fakat, bu uyum tamamen benim kendisine gösterdiğim sonsuz sabır ve özveriden kaynaklanıyordu. Yani Ferit Korhan'ın herhangi bir uğraş içerisinde olduğu söylenemezdi. Son bir yılımı özetlemem gerekirse, ofis ortamında dahi olsa kendi isteklerinden ödün vermeyen, sekiz saatlik çalışma sürecinin yalnızca bir saati çalışan bir yöneticinin asistanıydım. Ferit Korhan'ın karşısında bir masa tahsis edilmişti bana. Ofis içerisinde tüm işleri buradan yürütüyor, Ferit Korhan adına çalışmaların yürütülmesini ben sağlıyordum. Dinlenmek için bulduğum vakitlerde ise yöneticimin bana not almış olduğu adreslere çiçekler gönderiyor, hatta bazen özel notlar yazıyordum. Çapkınlık işlerine bir dakika bile ara vermeyen çok sevgili yöneticim Ferit Korhan, birkaç evrak imzaladıktan sonra yoruluyor ve tüm işlerini bana yaptırmaktan geri durmuyordu. Son iki aydır, şirkette o kadar sıkı bir çalışma başlamıştı ki Ferit Korhan dahi çalışma süresini iki saate çıkarmıştı. Ben mi? Ben ise günümün yarısını ofiste geçiriyor, ailemden çok Ferit Beyciğimi görüyordum. Ofiste öylesine çok zaman geçiriyorduk ki, birkaç defa yakınlaşıyor olduğumuzu bile hissetmiştim. Fakat bu düşünceden kurtulmam uzun zaman almadı. Çünkü, bahçede gördüğü dişi sineğe dahi kur yapabilecek biriydi o.. Düşüncelerden kendimi kurtarıp, bilgisayarımı açtım ve yeni günün çalışmalarına göz atarak başladım haftaya.
-

Yazar'dan

Seyran Şanlı ve Ferit Korhan, diğer günlerde olduğu gibi yağmurlu bir Nisan gününde de ofisleri içerisinde çalışmaya devam ederlerken kendilerini izleyen bir çift gözden habersizlerdi.

"Bu kızın, Ferit Korhan için önemi ne tam olarak?"

İri yarı, upuzun siyah saçlı ve parlak yüzlü bir adam şirketin bahçesinde, gözlerden uzak bir yere sinmiş telefonla konuşuyordu.

"Et ile tırnak gibiler. O kız olmadan işleri yürütemez."

Adam, telefonun diğer ucundan duyduğu cümle ile sırıttı.

"Bu kız elimizde olursa, Ferit Korhan ne  yapar sence?"

"Delirir." dedi telefonun ucundaki boğuk ses büyük bir zevk içerisinde.








Evet, yeni kurgumla, herkese merhaba🤗
Zaman atlaması yapmak istedim çünkü hikayemizin akışı hızlı olsun istiyorum. Birkaç bölüm sonra aşk dolu ve +18 unsurlar içeren tatlı anlarımız olacak. Takipte kalın :)

SEYRAN & FERİT +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin