Saplantı

16

Masanın üzerindeki telefona gözüm ilişti. Acaba açık mıydı. Bi sekilde gidip bakmam ve konum göndermem lazım. Han lavaboya gitmişti. Mutfak masasına doğru ilerledim. Elime aldım ve şifre istememesi için dua ettim. Ekranı yukarı kaydırdim işte bu yoktu şifre

Babama konum gönderdim iletilmesini göremeden..

Arkamdan silahın kilidinin açıldığı ve merminin namluya verilme sesi ensemde yankılandı. Arkamı döndüğümde Han elindeki silahı alnıma koymuş gözlerimin içine nefretle bakıyordu..

En ufak hatanda canını yakarım demiştim. Silahın kabzasiyla enseme vurudugunda heryer kapkara olmuştu..

Karanlık bir odada uyandım ellerim ayaklarım sandalyeye bağlı bir şekilde otuyordun.

Han.. Han çıkar beni Han..

Kapının açılmasıyla yüzüme vuran ışık gözlerimi kamastirmisti.

Demek uyandım bitanem.. bugün nasılsın
Bugün..? Hangi gündeyiz nerdeyiz Han..?
Çok fazla soru soruyorsun ama.. Ben böyle kızları sevmem..
Yanima yaklaşıp yanağıma bir öpücük bıraktı.
Kolumu içine çekip
Ah harika kokuyorsun. Seni çözüp tuvalete götüreceğim uslu durursan yeniden uykuya dalamazsin

Diyip silahı gösterdi

Tamam dedim.

Ellerimi ve ayaklarımı çözdü. Birlikte kulübeye gittik. Tüm ihtitmyaclarimi görüp masada duran kajvaltiya yöneldim biseyler yedim

Uzat ellerini.
Hayır baglamaba izin vermeyeceğim
Cenemden tutup
Sana.. uzat ... Ellerini dedim..

Çaresiz ellerimi uzattım.
Yürü gisiyoruz sana bu kadarı yeter.

Tekrar karanlık yere götürdü beni. Ayaklarımı bağladı. Uslu kızım diyip başıma bir öpücük bıraktı.

Yine karanlık rutubet kokulu bı yerdeydim.

Ne yapıp edip burdan cikamam lazım.. yardım lazım yardım..

******

Bir süre daha geçmişti. Tekrar yanıma geldi. Yanında bir sandalye vardı sandalyeyi açıp üzerine oturdu. Sigarasını yakıp içmeye başladı. Uzun uzun nefesler çekip bir yandan beni izliyordu.
Burdan ikimizde birer ölü olarak çıkacağız. Artık sana güvenemem. Çok çabaladım ama sen beni hep kandırdın.

Han.. lütfen kimseye birşey demem biraz kafa dinlemek için gittim derim aramizdakimherseyi unuturum yeniden deneriz... Gerçekten

Kahkahalarla güldü.

Benim tatlı Küçüğüm sana inanabileceğimi nasıl düşünürsün. Hayatımızı bitirdin çok mutlu olabilirdik.

Han beni kaçırdın beni yatağa bağladın nasıl bir mutlu olabilirdik.

Sana hep yaklaşmaya çalıştım beni görmeni istedim her üzüldüğünde omzuma başını yaslamana izin verdim her üzüldüğünde gözyaşlarını silen bendim Ama sen sana olan aşkıma ihanet ettin. Sana son bir şans vermiştim buradan her şeyi düzeltip el ele gidebilirdik. Biraz olsun sana olan güvenim olsaydı hiç düşünmezdim bu söylediğini.

Şimdi senin için bir şeyler almaya gideceğim ve bu gece son defa isteyerek severek zevkle sevişeceğiz sonra olacaklara birlikte karar veririz.

Anlaştık mı bebeğim?

Tamam diyebildim sadece. Son kez son kez.. onunla olacağım. Bna dokunmasina izin vereceğim son kez izin vereceğim.