Bölüm 12

47 14 2
                                    

Aziraphale yürümeyi bıraktı. "Kimsenin işine burnumu sokmuyorum, çok teşekkür ederim, sadece senin için endişeleniyorum! Haftalardır tuhaf davranıyorsun, fark etmediğimi sanıyorsun?!"

"Peki bu seni neden ilgilendirsin ki? Sen bir meleksin, bir iblisin iyiliğini umursamaman gerekiyor!" Crowley geri çekildi.

"Ne yapacaksın? Ne kadar saçma konuştuğunu duyuyor musun? Anlaştık Crowley, kendi tarafımızdayız!" Aziraphale derin bir nefes alarak kendini odakladı. "Benimle her konuda konuşabileceğini biliyorsun. Bana güveniyor musun?"

Crowley ona tamamen yersiz olduğunu bildiği soğuk bir bakış attı. Aziraphale yerini korudu

"Yani? Güveniyor musun?"

"Evet. Elbette," dedi, hiç de inandırıcı olmayan bir tavırla ve Aziraphale'i oldukça perişan halde bırakarak arabaya doğru yürüdü.

Crowley biraz ağlamak istediğini hissetti. Birazdan fazlası. Aziraphale'in kendisine bağıran şeyleri hak etmediğini biliyordu, bütün gün nazik davrandığını ve ihtiyaç duyduğunu her konuda onunla konuşabileceğini biliyordu. Ona herkesten çok güveniyordu ama Aziraphale'in anlamadığı bazı şeyler vardı. Crowley bazı şeylerle henüz tam olarak yüzleşmeye hazır değildi. Paylaşmaya pek hazır olmadığı bazı noktalar-

Aziraphale yolcu koltuğuna otururken arabanın kapısının kapandığını duydu.

Her şey sessizdi.

Bu en kötü sessizlikti. Söylenen, pişman olunan ve araba kalanlarının söylenmeden bırakılan sözlerin boğucu sessizliğiydi. Aziraphale ellerine baktı. Crowley muhtemelen var olan en kötü varlık gibi hissedebiliyordu.

Özür dilerim, demek istedi. Ben çok üzgünüm. Ben bunların hiçbir kastetmedim. Geceleri uyumayı göze alama çünkü seni yeniden kaybettiğim bir dünyaya uyanacağım.

Aralarından geçen tek ses Bentley'in uğultusu ve dışarıdaki trafiğin sesleriydi.



*24.10.2023*

Rest Of Their Lives: To Sleep, Perchance To Dream / CrowzireHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin