CANIMIN EN İÇİ/YOONMİN

Ölüm bile bizi ayıramaz sevgilim

Meleğimle güzel bir gece geçirdikten sonra, erkenden uyanmış ve ona güzel bir kahvaltı hazırlamıştım. Ama bir sorun vardı. Sorun benim uykucu sevgilimin bir türlü uyanmamasıydı. "Aşkım, hadi kalk artık lütfen ya!" "Nolur biraz daha uyuyalım civcivim, bak gözlerimde açılmamak için direniyor." "Yoongi, bak bir an evvel kahvaltı yapmamız sonra da evlilik teklifi hazırlıklarına başlamamız gerekiyor." "Ben kimseye evlilik teklifi etmeyeceğim, ben teklif alacağıma göre bir hazırlık yapmama gerek yok." "Tamam sen uyumaya devam et Yoongi. Ben, tek başıma kahvaltı edip, şirkete giderim, senin yerine Suchwita çekimlerine de katılır orada konuklarını ağırlarım." "Çekim yarın 14.00' de Jimi'm"
Bugün bir çekimin vardı ama öyle söylemiştin." "Ah evet IU'nun programına katılacağım." "IU? Hani şu, eski sevgilin olan IU?" "Evet aşkım, eski sevgilim IU, ayrıldığım hani. Bu ne sorgu sual sen bana güvenmiyor musun Jim?" "Sana güveniyorum ama yinede senin onunla ve Tae ile görüşmeni istemiyorum." "Jimin, ben onun program davetini kabul ettim ve şu anda iptal edemem." "Karışmıyorum Yoongi, keyfin bilir." "Evet, keyfim bilir. Müsaadenle hazırlanıp çıkmam gerekiyor."

Hızlıca duş alıp üzerini giyindikten sonra evden çıkmak için dış kapıya yönelen Yoongi'yi, kahvaltı masasında bekliyordu Jimin. Tam kapıyı açacakken, belinde Jimin'in minik ellerini hissetti Yoongi. "Birtanem böyle küs gitme nolur. Senin için kahvaltı hazırladım, aç gitmene müsaade edemem." Yaşlı gözlerle ona bakan Jimin'in gözyaşlarını silip, "aşkım, meleğim, ağlama lütfen. Böyle önemsiz bir konu için seni üzdüm, özür dilerim. Güya senin sadece mutluluktan ağlamana izin verecektim ama yine sözümü tutamadım işte. Affet beni ne olur güzelim, bu fevri davranışlarımdan kurtulmak için gerekirse destek alırım aşkım." "Hayır Yoongi, böyle bir şeye gerek yok. Bende üstüne geldim. Kahvaltı mızı yapalım ondan sonra beraber çıkarız olur mu aşkım?" "Olur bebeğim, o güzel minik ellerinle bana kahvaltılar mı hazırladin sen? Bende aptal kafa, hevesini kursağında bıraktım, tekrar özür dilerim meleğim." "Affetmem için kahvaltıdan önce bir özür öpücüğü, kahvaltı içinde bir teşekkür öpücüğü verebilirsin." "İstediğin bu olsun" dedikten sonra Jimin'i nazikçe öpmeye başladı Yoongi. Birbirlerine sevgi dolu öpücükler verdikten sonra, birlikte keyifle sohbet ederek kahvaltılarını tamamlayıp Jimin şirkete, Yoongi'de IU'nun programına katılmak üzere birlikte evden çıktılar.

Ofise gelmiştim, ama aklım Yoongi'mde kalmıştı. Ona tabi ki güveniyordum ama eski sevgilisi ile birarada olması canımı fazlasıyla sıkıyordu. Ofise geleli saatler olmuş, gün boyu kendimi işlerle oyalamaya çalışmıştım. Öyle ki telefonu sessizde bıraktığım için Yoongi'nin aramalarını görmemiştim. Son aramasının üzerinden tam 1 saat geçmişti ve ben hala onu geri aramamıştım. Aceleyle, telefonunu aradım.

Jimin: "Alo aşkım"

Yoongi: "Ah nihayet aklınıza gelebildim Bay Park"

Jimin: "Aşkım, telefonum sessizde kalmış, aramalarını şimdi gördüm."

Yoongi: "Aynı bina içerisinde farklı ofislerdeyken beni günde 10 kez arayan Bay Park'ın aklına gelmiyorum demek"

Jimin: "Aklımdan çıktığın mı var bebeğim. İşlere dalmışım, seninde çekimlerin vardı, rahatsız etmek istemedim."

Yoongi: "Konuyu telefeonda uzatmayacağım ama şunu bil, akşam bunun hesabını vereceksin."

Jimin: "Kartanem, ne ceza vereceksin bana?"

Yoongi: "Akşam öğrenirsin. Bu arada yayın çok güzel geçti, çok eğlendim."

Jimin: "Eğlendin demek! ne güzel. Bende bugün 1 haftalık çalıştım resmen."

Yoongi: "Eve ne zaman geçeceksin?"

Jimin: "Yarım saate çıkacağım. Senin işin bitti dimi? Sen ne zaman geliyorsun?"