Kapılar açıldı gürültüyle, alevler harlandı anında. Cehennemin en sıcak katına atmışlardı adımlarını, burada her şey öfke kızılıydı. Alevlerden daha kırmızı tek şey öfkenin kendisiydi ancak.
Öfke Prensi'nin ruhu ise bu günaha rengini veren yegane şeydi, kırmızı saçlarından belliydi. İfadesiz yüz hatları ve dümdüz bakan gözleri, başına özensizce kondurulmuş tacı gölgede bırakıyordu. Gözlerinde saçları kadar olmasa da ufak kırmızılıklar vardı. Günahıyla bütünleşmiş olmalıydı ki tüm ruhuna işlenmişti öfke kırıntıları.
Bang Christopher Chan, katını ruhundan yaratmıştı.
"Chris." dedi Şehvet Prensi ancak izin vermedi Chan konuşmasına. "Emin ol, Hyunjin, senin meleğin umrumda değil. Az sonra meleklerim gelecek. Beni sinirlendirmeyin ve gidin."
Hyunjin sinirlenmişti, Öfke Prensi'nin seviyesine gelmesi elbette imkansızdı ancak onun da akmayan kanında öfke vardı. Derin bir nefes aldı, saçlarının sinirine boyanmasını engellemek amacıyla. En güçlüleri o olsa da Chris rengini paylaşmaktan nefret ederdi ve kardeşini yenmek zorunda kalmak istemezdi. Şaşırtıcı değildi, Öfke Prensi'ydi sonuçta. En ufak konularda kardeşlerine saldırması hepsinin alıştığı bir senaryoydu.
Sonra güzel bir ses yankılandı cehennemin derin çukurlarında. Meleklerden biri gelmişti, ezgisi cehennemle öyle zıttı ki şeytanlar acıyla yüzlerini buruşturdu. Onları rahatsız eden tek şey buydu, bir Tanrı çocuğunun eşsiz sesi. Tanrı'yı anarlardı her şarkılarında. Bir şeytanın nefretini kazanmayı hak ederlerdi.
Melek içeri girdiğinde Christopher hızla ona yöneldi. Dudaklarını pek hoş olmayan bir gülüş kaplamıştı çoktan, psikopatçaydı bakışları. Oldukça soğuk duruyordu. Sanki öfkeden başka hiçbir duyguya layık görmüyordu ruhunu.
"Son kez söylüyorum." dedi şeytan. "Gidin."
Felix ne çok kovulmuştu cehennemden. Belki de burada olmamalıydı. Cehennem'in karanlık yanı için fazla beyazdı ruhu, ateşe tersti yaratılış suyu. Oysa yanındaki şeytan, çok daha doğruydu dünyanın her bir detayından. Doğru hissettiriyordu ve huzur veriyordu. Hwang Hyunjin yanındayken kimse kovamazdı onu cehennemden, yedinci kat daima açıktı ona kaderinden.
Şehvet Prensi, kardeşinin yapacaklarını biliyormuş gibi meleğinin elini tuttu hızla, kendi katına yürüttü onu. Felix korktu, ilk kez bir çığlık duydu melekten kopan. Cehennem öyle sıcak bir hal aldı ki olmayan kanatları ürperdi. Arkasını dönüp bakmak istedi, izin vermedi şeytan. "Bakma." dedi emir vererek. Melek daha çok merak etti, kaçtı şeytanının elinden.
Arkasını dönmek üzereyken şahit olduğu en saf acının tınısı doldu kulaklarına. Korktu, henüz sırtını süslemeyen ama ruhunda var olan kanatları çırpındı bu korkuyla.
Ve baktı, ruhu kan ağladı. Kanatlarından oldu karşısındaki melek, ne kadar acı çektiğine şahit olmak canını çok yaktı.
Chris kanatlarını tek eliyle söküp alıyordu meleğin ruhundan. Meleğin gözlerinden, ruhunun beyazlığı akıyordu bu acı yüzünden. Ölüyordu. Can suyu sırtındaki yaralardan akarken bir melek elbette yaşayamazdı. Kanatlardı meleklerin ruhunu besleyen. Son bir acı çığlık ve... Ölmüştü. Zavallı bedeni cehennemin sıcak zemininde öylece kalmış ve kanatları bir şeytanın elinde oyuncak olmuştu.
"Sana bakma, demiştim." diye hırladı Hwang öfkeyle. Dönüp bir süre meleğin sırtından akan acı suyunu izledi, tekrar tuttu Felix'in elini. "İntihar etmek isteyen melekler ona gelir. Kendisi istedi." diye açıklama yaptı. Bir meleğin kendini öldürmek için şeytanla anlaşma yapması ne kadar acınasıydı.
Chan elindeki cansız kanatları çukurlarından birine götürdü, Felix her adımını izledi gözündeki yaşlarla. Kanatları astı bir duvara, oradaki yüzlerce kanat cehennemin en korkunç köşesiydi.
"Gidelim." dedi Hyunjin, melek bulamadı kendinde adım atacak gücü. Şeytan destek oldu ona, yürüttü yavaşça. "Korkma, ben varım." dese de melek hiç rahatlamadı, hâlâ boştu bakışları.
Kapı açıldı bir kez daha ve son kez. "Hoşgeldin meleğim." diye fısıldadı şeytan. "Kırmızı ışıklar ve yakıcı alevler. Evimiz burası."
---
ŞİMDİ OKUDUĞUN
red lights | hyunlix (ARA VERİLDİ)
FanfictionYedi cehennem prensi, bir ve tek eril melek. Bir kehanet, ortak yazılmış kader ve aşktan kopan kıyamet. Hwang Hyunjin, Şehvet Prensi. Ve Lee Felix, meleklerin sudan güzeli. "Kırmızı ışıklar ve yakıcı alevler... İşte evin, küçüğüm. Meleğin doğuşuna ş...