Masalı uykusundan uyandıran kızının atdığı tekmeydi. Hemen-hemen her sabah bu şekilde uyanıyordu. Bu sabahda değişmemişdi bu durum. Masal yatakda doğrulup elini karnına koydu.
"Melek kızım benim. Uyandın mı sen? Sen uyandın da annemde uyansın mı dedin?"
Barana bakdığında hala uyuduğunu gördü. Yaklaşıp çenesinden öpdü. Bir öpücüğe hemen uyanmışdı Baran.
"Günaydın hatun"
"Günaydın sevgilim"
"Neden erkenden uyandın sen bakıyım?"
"Onu kızına sor Baran ağa. Kendilerinin bana garezi var qaliba"
"Babası kurban olur ona"
"Oh Maşallah ya. Be kimim ki zaten. Sen iyice benim pabucumu dama atdın ha. Varsa yoksa kızın. Ben neyim burda?"Baran başda ciddiye almasada Masalın gözlerinin dolduğunu görünce Masalı kendine çekip sarıldı sıkıca.
"Güzel karım benim. Senin yerin çok başka. Kimse tutamaz senin yerini. Ben seni ne kadar çok seviyorum unutdunmu?. Kurban olurum ben sana?"
Masal daha da sokuldu Barana. Bütün bunları o da biliyodu. Ama hamilelik onu daha hassas birine dönüşdürmüşdü. Her şeyden etkileniyor en ufak bir şeye ağlıyordu.
Baran Masalı sakinleştirdikden sonra beraber kahvaltıya indiler.
Sessiz geçen kahvaltı faslından sonra Baran işe gitmek için çıktı evden. Masal da onun ardından son kez büroya gitdi. Bu gün resmi olarak hamilelik izinine ayrılıyordu.
Arabayı park edip indi arabadan. Başı dönünce bir sendeledi. Gözünü kapatıp derin bir nefes aldı. Baş dönmesi geçince yoluna devam etdi. Bu aralar sık-sık oluyordu bu. Masala normal gelsede Baran endişeliydi.
Masal odasına geçip tamamlanmalı dosyaları açdı. Bu gün işde son günüydü eksik bir şey bırakmak istemiyordu.
Baran ofise varır-varmaz önüne gelen dosyaları imzalmaya başladı. Dosyaları bitdiğinde oda bitmişdi. Bir kaç gündür Masalla ilgileniyordu. Sürekli başı dönüyor gözü kararıyordu. O hastaneye gitmek istese de Masal normal bu zamanlarda diyip sakinleştirmişdi onu. Baran huzursuz hisetdiği için bir kaç gün gelmemişdi ofise. Dosyları bitirmesi bir saatini almışdı. Buldu boşlukda hemen Masalı aradı.
"Meleğim nasılısınız?"
"İyiyiz işlerimizi hall ediyoruz. Sen ne yapıyosun?"
"Bir kaç dosya birikmişdi onları bitirdim şimdi. Dedim arayayım bakalım benim sevgilim ne yapıyor"
"İyi yapmışsın. Ee ne zaman biter işin?"
"Akşam üzerine doğru biter senin?"
"En fazla 2 saat"
"O zaman evde görüşürüz meleğim"
"Görüşürüz"Telefonu kapatıp ikiside işlerine geri döndüler. Baran dosyalarını toplayıp toplatı salonuna gitdi.
Masal son dosyayı da kapatıp kalkdı masadan. Amma başı dönünce kalkdığı gibi geri oturdu. Gözünü kapatıp geçmesini bekledi. Amma bu sefer geçmedi. Telefona uzanıp Süseni aradı.
"Masal hanım?"
"Süsen benim odama gelsene bi"
"Tamam geliyorum hemen"Süsen Maslın sesinden anlamışdı bir şey olduğunu. Kapıyı çalmadan içeri girdi çünkü çocukluk arkadaşı için korkuyordu.
"Masal iyimisin?"
"Değilim beni hasatneye götürürmüsün?"
"Hemen ambulansı arıyorum"
"Yok gerek yok. Ortalığı velveleye verme. Sen götür lütfen"
"Tamam. Gel tutun bana"Masal Süsenin yardımıyla ayağa kalkdı. Bir kaç adım atdıkdan sonra dönen başıyla bu sefer dayanamayıp bayıldı.
"Masal. Masal aç gözünü. Masal ablacım aç gözünü nolur Masal. Masal ablam aç gözünü. Allahım Masal. Masal aç gözünü. Yardım edin. YARDIM EDİN. KARDEŞİM ÖLÜYOR. BURAYA GELİN ÇABUK"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR Tek Sen(Töre)
Teen FictionAilesinin bütün baskılarına rağmen onların değil kendi istediği kadınla evlenmişdi. 3 Yıllık evli çiftin mutluluğuna herkese bela olam töre kara bulut gibi çökecekdi. Peki onların aşkları her şeyi yene bilecekmiydi? Yoksa onlarda töreye yenilecekler...