yaralar.

204 14 22
                                    

"dördüncü kareye ilerle,Jihyo"

sejeong kağıttaki yazı ve ismi okuduktan sonra Jihyo'ya baktı.

Jihyo sejeong'un söylediğini yapınca ofladı.

"kabul edin hepimiz sıkıldık." Hyo seop araya girdiğinde Sejeong ile Byeong oyunu toplamaya başladılar.

"dur sen dokunma ben hallederim yoruldun zaten.kolun ağırır"

"ağırmaz ver sen onu bana ben koyarım"

onlar oyun kutusunu çekiştirirken Jihyo ve Hyo seop gülerek izliyorlardı.

"tamam durun bence" Jihyo'ya döndü ikisi de.

aniden Byeong'un zil sesi salonu doldurunca kutuyu çekiştirmeyi bırakıp telefonu aldı Byeong.

babasının aradığını farkedince iki dakikaya geleceğini söyleyerek farklı bir yere geçti.

"alo?"

"Byeong,haberleri gördün mü?öğrenmişler.babanın geçmişini, anneni,mahkemeyi,her şeyi öğrenmişler."

Byeong'un dili tutulmuştu.

"ne?nasıl?"

"bilmiyorum ama baban gitmesi gerektiğini söylüyor,başka bir ülkeye.senin de aynı şekilde."

"saçmalama,ben bunca şeyi geride bırakıp aptal haberler yüzünden burayı terk edemem."

"ofise gelmeye ne dersin?sana anlatmam gereken daha büyük şeyler var,ve anlattığımda bana katılacağına eminim."

Byeong telefonu kapattıktan sonra diğerlerinin yanına gidip bir işi olduğunu söyledi ve çıktı.

Sejeong peşinden koştuğu sırada kapıyı kapatmaya hazırlanıyordu.

"nereye?"

byeong başta ne diyeceğini bilemez de sonra aklına ilk geleni söyledi.

"bir arkadaşım çağırıyor,işle alakalıymış.malum,yükselişteyim"

şakayla karışık konuştuğunda Sejeong güldü.başını salladıktan sonra Byeong gidince kapıyı kapattı.

Byeong evin önündeki arabayı alıp hızla ofise geldi.kolunu kısmen hareket ettirebiliyordu ve bu araba sürmesine katkı sağlıyordu.

içeri girdiğinde babasının yıllardır avukatı,onun ise arakadaşı olan adam ayağa kalktı.(adamın ismini söylemeyeceğim.)

"hoşgeldin"

Byeong başıyla selam verip masanın yanındaki koltuğa oturdu.

"öncelikle,geçenlerde yaşadığın olayları ve kolunu bilmediğimizi sanıyorsan yanılıyorsun.sadece rahat olmanı istediğimiz için baban da ben de birşey söylemedik.ama bize söylemen gerekirdi.

Byeong nereden bildiklerini kestiremezken avukat tekrar dudaklarını araladı.

"ve baban...nereden öğrendiler,nasıl öğrendiler bilmiyorum ama bazı magazin sayfaları herşeyi paylaşmış.kaldırtabildiklerimizi kaldırttık ama çoktan yayılmış bile.milyonlarca tehdit var. biliyorsun,baban bunları hemen halledebilecek biri.ama ne onun,ne senin,ne de bizim yapabileceğimiz hiçbirşey olmayan bir konu daha var."

Byeong merakla bakarken avukat söylemekle söylememek arasında gidip geliyordu.

"annen,Byeong.annen ölmemiş..."

Cho Byeong kyu'nun anlatımıyla.

kelimeler beynimde yankılanırken hala şaşkınlıkla bakıyordum.nasıl olabilirdi?nasıl ölmemişti?

every night//kim sejeong & cho byeong kyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin