Kehanet

8 1 0
                                    

En son hatırladığım şey gözlerimizin ve ellerimizin bağlanıp bir arabaya binmemizdi. Sonrasın da ise bir koku bir zehirli gaz ya da başka bir şey salmışlardı. Bu gaz gibi bir şey uykumu getirmişti. Uyumamak için ne kadar dirensem de vücudum bu etkiyi ters tepiyordu. İmkansız bir direnme sonrasında karanlık olan etraf zifiri karanlığa bürünmüştü. Direnmeye mecalim kalmamıştı. Bilincim tamamen kapanmadan son hatırladığım şeyler bunlardı. Sonrası karanlık.

Yazar

-----------------------------------------------------------

Her şey bir anda gelişmişti. Gruplar halinde bölünerek arabalara bindirilmişti. Dışarıda kalan farklı bir araca binen sadece Freya'ydı. Diğerleri ise üçlü bir şekilde iki ayrı arabaya konulmuştu. Mad'in tek isteği James'dı ama yanında neden fazlaca denek olmasındı ki. Fazladan zarar gelmezdi sonuçta.

Bir süre arabaya bir gaz salmışlardı. Hiç birinin yolu hatırlamaması ve ya duymaması içindi bütün bu zahmet. Çalışanları bazen cidden ondan sıkılıp yoruluyorlardı ama aldıkları paraya değer bir iş yapıyorlardı. Uzun bir yol sonrasında tüm denekleri James hariç odalara bölmüşlerdi. Hepsinin odası yan yanaydı. James ise onlardan ayrı bir odaya özel bir şekilde özenilerek hazırlanan odaya konulmuştu. Ne de olsa o kehanetteki çocuktu. 

Kısa süre sonra teker teker hepsi uyanmaya başlamışlardı ama tek sorun Elliot'un fazlaca gaza maruz kalmasıydı. Bir türlü uyanamamıştı.

"Ell! Hangi odadasın?" Sona doğru sesi kısılırken kapıya yaslandı. Yavaş yavaş yere oturdu ve ağlamaya başladı Austin. Tam karşı odasında da Youseff vardı. O da aynı şekilde hiç bir ses vermiyordu. Tek duyabildiği Andy'nin sesiydi. Diğer bir odada ise Jack vardı. Ondan ise hiç bir belirti yoktu. En çokta bu kahretmişti Austin'i. Durmadan ağlıyordu ve ağlamalarına hıçkırıklarda dahil oluyordu bazen.

"Austin! Güçlü kalman lazım. Yeter artık ağlama! Oraya ulaşamıyor olmam ağlamanı gerektirmez. İllaki cevap vereceklerdir." Andy'nin sözleriyle ufakta olsa bir sakinleşme yaşamıştı. Derin nefes alarak düşünmeye başladı. Eğer o bir Jack olsaydı gücünü kullanıp bir ip ucu arardı. Etraf bakınmaya başladı hızlıca Andy'ye de seslenmeyi unutmadı.

"Andy! Etrafına bakın. Bir şeyler bulmaya çalış." Sesi duyduğunda zaten odayı kurcalamya başlamıştı. Her oda da bir yatak bir çalışma masası ve sandalye bir adet gardırop ve bir tane kitaplık vardı. Ama her odada ki kitaplığın içinde o odada ki kişiye ait bilgilerin olduğu dosyalar vardı. Hızlıca rafa gidip eline geçirdiği kitapları incelemeye başlamıştı Andy. Austin de aynı şekilde raflarda göz gezdiriyordu. Dikkatini çeken her hangi bir şey olabilirdi. Sonra başka bir odadan ses yükseldi.

"Raflarınızda sol alta bakın. Kendi dosyanız var orada her halde." Youseff'in sesini duymasıyla derin bir oh çekmişti Andy. Sürekli tanrıya teşekkür ediyordu. 

"Sonunda sesin çıktı!" Sevinçle bağıran Austin Youseff'in dediği gibi sol alt rafa bakınmaya başlamıştı. Andy de aynı şekilde elini oraya attı. Neredeyse aynı anda hareket ediyorlardı. İçeriğine baktıktan sonra aynı anda Youseff'e seslendiler.

"Ben dosyamı buldum."

"Ben dosyamı buldum." Kapıya yaklaşıp ufak bir delik aradı Youseff. Eski zamanlarda sırf babası gibi doğurganlık özelliğine sahip diye zorbalık görmüştü. Sürekli bir yerlere kapatılmıştı. Bir an önce buradan çıkmak ve derin bir nefes almak istiyordu. Derin nefes çekerek kendi dosyasını incelemeye devam etti.

O sırada James zaten dosyayı bulmuş anahtar aramak için odayı bir birine katmıştı. Kesici veya delici bir alet bulamadığı ve ne Ell'den ne de Bayan Freya'dan haber alamadığı için delirmişti. Son çare olarak halıyı kaldırıp etrafına bakınmıştı ve kocaman bir mektup ve bir de anahtar vardı. Yerden mektubu ve anahtarı alıp dağınık olan yatağa oturdu. Elleri titriyordu mektubu incelerken. Anahtarı cebine koyup tüm dikkatini mektuba vermişti. Arkasında 'Sevgili Oğluma' yazıyordu. Elleri titreyerek açtı mektubu uzun bir yazı yazmıyordu ama her bir kelimesini okurken yorulmaya başlamıştı James. Tüm mektubu okuyup bitirdiği zaman gözlerinden yaşlar akıyordu. Hiç böyle düşünmemişti. Kimseye böyle bakmamıştı. Annesi zannettiği insanın arkasından boşuna ağlamıştı. Kendinden utanıyordu. Daha önce fark edemediği için kendini suçluyordu. Gözlerini koluyla silip hızla kapıya yöneldi. Anahtarla çevik bir şekilde açıp sesleri dinleyerek dikkatli bir şekilde koridorlardan geçti. Sonrasın da ise arkadaşlarının ve sevgilisinin olduğu koridoru buldu.

ABDUCTEDHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin