Eve geç kalmıştı neyseki bahanesi vardı. Evden içeri girdi herkes salondaydı. Kardeşinib ise geldiğinde üzgün bir ifadesi vardı. Kapıyı kapatınca birden Özdeye doğru koştu ve sarıldı. Gerçekten çok garipti yüzü resmen çatlıycaktı. Kardeşi Özde düştüğünde bile üzülmezdi hatta çığlıkla gülerdi."Şeyy ım, Ayhan iyi misin? Kafanımı çarptın kardeşim."
Burnunu çekerek elini tuttu ve salona getirdi.
"Özde otur kızım"
"Anne noluyor?"
Annesi bir an durdu ve Özdeye bakakaldı. Araya babası girdi.
"Bak kızım bizi yanlış anlamanı istemiyoruz, bunu hemen yapmak zorundada değiliz sadece fikir veya seçenek olarakta düşünebilirsin."
"Baba tam olarak ne olduğunu anlatabilir misin?"
"Benim patronum yani başkan oğuluyla evlenmeni istiyor."
"Nee baba sen ne dediğinin farkında mısın? Ben daha 18 yaşındayım."
"Hemen evlen demiyoruz zaten sadece nişanlı kalacaksınız."
Bu konu iyice kafasını bulandırmıştı. Yutkunamıyordu içi tıkanmıştı. Nefes alışı zorlaşmıştı o anda dalmıştı. Dalışını annesinim sözleri bozdu.
"Hayatım ben ve baban senin iyiliğini isteriz hep bunu sende biliyorsun. Asla senin istemediğin şeyleri sana zorla yaptırmadık."
Annesi haklıydı onlar Özdeye hiç bir zaman zor olan birşeyi yaptırmamışlardı. Ama evlilik konusu bir başkaydı tartılışacak bir konu bile değildi. Annesini ve babasını kırmak istemiyordu o yüzden onlara bağırmadan.
"Şey, biraz düşünmem gerekecek yani en azından sindirmem."
O moral bozukluğuyla yavaşça merdivenlerden çıktı ve odasının kapısını kitledi. Pencereye doğru yol aldı ve perdeyi araladı. O anda müzik dinleyen Sudeyi gördü. Özdeyi görünce hemen pencereye yapıştı. Özde ağlayacak gibi ifade takındı ve Sudenin gözleri fal taşı gibi açıldı. Hemen pencereden uzaklaştı. Yaklaşık 1 dakika sonra zil sesi geldi 15 saniye sonrada odanın kapısı çalındı. Açtı ve Sude içeri daldı.
"Demek hemen anlatabilmişler."
"Ne sen nerden biliyorsun?"
"Annem söyledi. Senin annen gün boyu ağlamış benim anneme anlatmış. Annemde bana anlattı."
"Gerçektende krizde gibiyim ne yapacağımı bilmiyorum."
"Off keşke seninle yer değiştirseydik."
"Sen evlenmek mi istiyorsun?"
"Tabi kızım sen şanslısın daha bu yaşında zengin koca milyoner, bide yakışıklıymış diye duydum. Bütün kızlar onun peşindeymiş."
"Kızım bu yaşta evlenilir mi?"
"Sana bu yaşta dememişlerki zamanın var hala gezip toz okulu bitirincede evlen."
"Off ya biraz daha çaplı düşünmem lazım."
"Hee bu arada sizin yan tarafa yeni komşular geliyormuş 2 tane oğulları varmış bakarsın bizim yaşımızda olurlarsa hıh hıh."
"Kızım daha demin evlilikten bahsediyordun şimdi ne diyorsun...Yakışıklılarmıymış? Ne kadar?"
"Bilmiyorum gelince sürpriz olur."
Akılları yine erkeklere kaymıştı. Evlilik konusunu unutmuşlardı. Sude gittikten sonra iyice kafası buğlanmıştı. Gittikçe iyi bir fikir gibi geliyordu. Zorlansada kabule doğru kürek çekiyordu.
Ertesi sabah herkes kahvaltı sofrasındaydı. Yüzleri çökmüştü Özdeyse mutlu ifade takılıyordu. Merdivenlerden indi ve masaya oturdu."İyi tamam nişanlanalım ama bir şartla..."
Herkesin yüzü Özdeye çevrilmişti. Şaşkınlardı...
"Ne?" (Hepsi birden)
"Ne ben onun yüzünü görcem nede o benim"
Hepsi bu saçma isteğine odaklandılar.
"Hı bu arada bu adam kaç yaşında eğer yaşlıysa daha demin dediğimi geri alcam."
Babam atıldı ve
"Bu yıl 18 ine girecek. Seninle aynı yaşta hem çokta akıllı terbiyeli bir çocuk. Dedesi tarafından işi devralacak liseyi bitirdiğinde. Bir kaç kez görmüştüm şirkette, işede yatkın. Dedesinin acele etmesine şaşmamalı. "
"Babası oğluna mı bırakmış?"
"Hayır kızım annesi babası 9 yaşında vefat etmiş."
Bunu duyunca biraz üzülmüştü. Tek başına yaşamış ve çok yalnızdır diye üzüldü.
"Şımarık mı yani?"
"Hayır ağır başlı bir genç dedeside çok memnun torunundan. "
"Hım bakalım ben memnun kalcam mı? Hı bu arada baba sen başkanın sekreterliğini yapmıyor muydun? Nasıl oldu bu iş? "
"Bende tam olarak anlamış değilim ama ailemizle ilgili birşeymiş. Hani fotoğraftaki amcanı hatırlıyor musun? Kardeşim demiştim. İşte onun gerçek babası başkanmış. Babamla çok yakın arkadaşlarmış ve babam o çocuğu büyüttü minnettarmış o yüzden herhalde... "
Ayhan heycanlandı ve
"Baba amcamın hikayesini bi daha anlatsana lütfen... Bir kez daha. "
Herkes babaya döndü ve bekledi. Ne kadar dinleselerde bıkmıyorlardı. Yada babaları her seferinde daha heycanlı anlattığındandı. ((belkide okuyucular hikayeyi bilmediği içindir ^'^))
"Bir gün babam yanında gizemli bir çocukla geldi. Ben o zaman 10 yaşlarımda felandım o gizemli çocuk üzerinde kanlı bir t-shırtle yanımda duruyordu. Annem şaşırmış babamsa açıklamak için söz arıyordu. Benden büyüktü babam annemi ikna ettiğinde o çocukla tam 14 yıl geçirdim her seferinde beni diğer çocuklqrdqn korurdu. Hatta bir gün benden paramı isteyen bir kaç kişiye kafa tuttu onları dövdü bile. Bana eğildi şöyle söyledi -Hiçbir zaman zayıf görünme, hiçbir zamanda başkalarını görünüşlerine göre yargılama- Ve sonra bir daha onu görmedim. "
"Aman ne iyi kardeş... "
Dedi Özde. Bunu biraz kısık sesle söylemişti. Ailesi şoku atlatınca yemeğe devam ettiler. Babası çıkarken ondan adamın e-postasını istedi ve akşam getireceğini söyledi. Bari mesajlaşarak konuşabilirdiler.
Hemen kıyafetlerini giydi ve kapıyı açtı her zamanki gibi Sude dibinde bitmişti. Artık alışmaya başlamıştı.
"Demek kabul ettin ha."
Resmen şok olmuştu. Daha 20 dakika önce söylediği şeyi nasıl bilebilmişti.
"Sen nasıl öğrendin?"
"Baban gayet mutluydu hatta havalara uçacaktıda ondan."
"Hımm neyse müstakbel eniştenle mesajlaşırken yanımda olman lazım çocuğu analiz etmeliyiz."
"Tamamdır, benide tanıtalım enişteye belki evlenmek isteyen başka arkadaşı vardır."
"Ufff sude iyice zengin koca meraklısı kesildin başıma."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELVEDA İNEKLİK
Teen FictionGeçmişten uzaklaşmak o kadar zordu ki. Onca yaşanmışlığı unutmak güç istiyordu. Ne kadar onlar unutmaya çalışsalarda yakalarını hiç bırakmıyordu. Ağladıkları, bağırdıkları, utandıkları, kızdıkları bazen de güldükleri, sevdikleri, iç geçirdikleri...