ELVEDA İNEKLİK

YUMRUK

Burunları çarpacak kadar yakınlardı. Özde farkındaydı bu filmlerde olan sahnelerdendi. Oysaki o bunu hep hayal etmişti. Tıpkı filmlerdeki gibi olayların yaşanmasını. O film büyüsü Kerimin tek parmağıyla Özdenin alnına ittirmesiyle son buldu. Resmen kafasını on santim geriye yuvarladı. Ne olduğunu şaşıran Özde doğruldu. Kerimde bi kasıldı ve ekrana döndü. O anda yüzü garip bir hal aldı şoka uğramıştı.

"Olamaz hayır hayır..."

Özde kafasını ekrana dikti ve büyük bir kahkaha attı.

"Bilerek yaptın kesinlikle, beni baştan çıkarmaya felan mı çalışıyorsun? Senin yüzünden olamaz!!!(!!!)"

Kerimin profilinde büyük bir damga oluşmuştu.

"Oyuncu sıra: 53"

"Ne baştan çıkarmak ben mi? Bana bak kerim bir gözün moralmadan önce düzgün konuşsan iyi edersin."

Kerim sinirlenmekte haklıydı önce 1. Sıradaydı Özde yüzünden 2. Sıraya düşmüştü. Ve ardından özde yüzünden olduğunu düşündüğünde 53. Sıraya itilmişti. Ama aşırı tepkisinin sonu iyi olmıyacaktı.

"Ne? Gözümü moraltmak mı? Özde boyunu aşan cümleler kurmakta üstüne kimse yok galiba. Bak zaten şu an sinirliyim senin yüzünden 5 senedir uğraştığım seviyem düştü. Ellerine bile hakim olamaz mısın sen? Bana dokunmak felan mı istiyordun?"

"Yaaaa"

diye bir çığlık geldi. Oyun salonunda dondurmalarını yiyen Can ve Sude irkildi ve etrafa bakmaya başladılar.
Dışarıdaki bankta oturuyorlardı. Kerim bir gözüne buz tutmakla meşguldu. (Ve hala söyleniyordu.) Özde telefonunu çıkardı ve sudeye mesaj attı.

"Kanka bazı sorunlu kişilerle sorunlarım çıktı işim var. Siz takılın ben işim bittikten sonra eve gidecem. Sende gelirsin haa bide gelirken çitoz ve flaşı unutmuyosun"

Sude mesajı gördü ve ötede oturan Cana baktı. Gülmeye başladı ve telefonu öptü. Sonra koşarak canın yanına oturdu.
Kerim kafasını telefona çevirdi ve meraklı gözlerle inceledi. Ardından Özde damat adayından gelen mesajı fark etti. Ve kerimin meraklı gözlerini. Birden dirseğini kaldırdı. Panik yapmıştı

"Aaaahhh ahh"

Özde yumruk attığı gözüne bide dirsek geçirmişti kerimin. Kerim acıdan buz torbasını fırlatmak istiyordu

"Özür dilerim bu sefer bilerek değildi. Cidden neden insanların telefonlarını gözetliyorsun kişisel bir şey bu."

"Asıl sen neden bu kadar abartıyorsun hem sorunlu kişi ben mi oluyorum. Şimdide hakaret ha sana dava açsam şu an bir holding daha açmıştım."

"Off paranla hava atma vaktin mi geldi? O zaman ben yavaştan kaçim."

Dedi ve banktan çantasını kaptı.

"Yaa, yaa bana bunu yaptıktan sonra kaçmaya kalkarsın haa"

Ardından kerim çantayı son gücüyle çekti. Özde dengesini kaybetti ve banktaki kerimin üzerine düştü.

"Bir günde bu kadar fiziksel temas fazla ama..."

Dedi kerim Özde hemen kalktı ve kendini düzeltti.

"Senin yüzünden oldu inkar edemezsin eğer son gücünle çekmeseydin düşmiycektim."

"Sende erkenden kaçmaya çalışmasaydın."

"Neden kaçamıycak mışım?"

"Şey...şey çünkü bunun sorunlusu sensin."

Dedi ve buz torbasını yüzünden çekti. Cidden morarmıştı.

"Bir kız nasıl böyle bir yumruk atabilir. Hemde benim gibi birine. Yarın haberlerde nasıl küçük düşürülüceğimi biliyor musun? Tunçerilerin tek varisi tahta çıkmadan önce olay çıkardı. Nasıl güzel manşet değil mi?"

"Bak tamam tamam suçlu olduğumu biliyorum şimdi sakin ol."

Dedi ve çantasını karıştırmaya başladı. İçinden bir kapatıcı aldı ve kerimin yanağına yapıştırdı.

"Hımm galiba bu renk çokta yapmacık durmaz."

Kerim hala şaşkındı. Dırumu çakınca.

"Bide makyaj mı yapcam. Aman allahım ne biçim gün ya bilseydim o toplantılara katılırdım."

Özde kerim işten bahsettikçe bir şeyler hatırlıyordu. Boş vermek istiyordu ama kafasını kurcalıyordu. Kapağını açtı

"Biraz daha sessiz düşün"

Dedi Kerimin çenesini tuttu ve kafasını çevirdi.

(----VOOOOOOOOTEEEEEEE----)