ep 1.2

225 19 4
                                    

diğer ficlerime de göz atabilirsiniz♡

"Yeosang! Bak bunun tadı çok güzel. Kesinlikle denemelisin." Wooyoung pastasından bir parça çatalına batırıp arkadaşına uzatırken etraftaki birkaç kişi onlara bakmıştı. Kızıl saçlı çocuk heyecanlandığında bağırarak konuşan biriydi. Sonuç olarak etraftaki insanların onlara bakması da gayet doğaldı. Yeosang arkadaşına sakin olmasını söyledikten sonra kendisine uzatılan parçayı afiyetle yedi.

Her zaman tatlı şeyler yemeye bayılırdı. Wooyoung ve Yunho ile geldiği bu yeni açılan kafedeki tatlılar, diğer yerdeki tatlılardan farklıydı. Bu yüzden denemek için birkaç tane sipariş edip tatlarına bakıyorlardı. Şimdilik Yeosang'ın favorisi kesinlikle frambuazlı olandı. Yine de diğer yedikleri pastalar da kesinlikle lezzetliydi. Sanırım buraya son gelişimiz olmayacak, diye düşündü içinden.

"Bu Mingi değil mi?" Wooyoung'ın sözleri üzerin Yunho, birkaç kez öksürerek içmekte olduğu kahveyi masaya bıraktı. Mingi, onun geçen yıl mezun olan platonik sevdiği çocuktu. Hiçbir zaman sevdiğini itiraf edememiş ve sevgisini içine atmıştı. Belki de unutmuştur diye düşünüyordu Yeosang, ta ki şimdiye kadar.

"Ha? Nerede?" Yunho etrafı incelerken kafeye giren kişilere baktı. Gelen arkadaş grubu arasında birkaç mezunla birlikte Mingi de vardı. Evet, işte oradaydı.

"Mezun olduktan sonra ne yapıyordu?" Wooyoung sorusunu sorduktan sonra tatlısından yemeye devam etti.

"Seul Üniversitesine kayıt olduğunu duydum." dedi Yunho. Boğazına kaçan kahvenin neden olduğu öksürükler kesilmişti ve Mingi ile göz göze gelmemek için kafasını çevirmişti. Yeosang ise sessizce onu dinliyordu. "Hukuk bölümü okuyormuş."

"Gerçekten yorucu olmalı." Wooyoung'un sözlerini diğer ikili başını sallayarak onayladı. Yunho, kahvesini masadan alıp içmeye devam ederken Yeosang etrafa bir göz attı. Az önce kafeye gelen, aralarında Mingi'nin de bulunduğu arkadaş grubu biraz ilerilerinde bir masaya oturmuşlardı. Aralarında bulunan gri saçlı çocuk bir yerden tanıdık geliyordu Yeosang'a. Fakat hatırlayamıyordu. Son günlerde onu yoran düşüncelerden kaçmak için geldiği bu yerde, daha fazla düşüncelere dalacağını nerden bilebilirdi ki?

Geçen hafta Jongho'nun zorlamasıyla gittiği doğum günü partisindeki çocuk. Evet, kesinlikle oydu. Bir süre düşündükten sonra hatırlamıştı Yeosang. Partide yanına gelip onunla sohbet eden, ona iltifatlar yağdıran çocuktu bu. Açıkçası onunla tekrar sohbet etmek isterdi. Gerçekten havalı biriydi Seonghwa. Uzun boylu ve yakışıklıydı ayrıca. Yeosang dalgın bir ifadeyle Seonghwa'yı izlerken telefonuna gelen bildirim ile kendine geldi. Masada duran telefonunu alıp gelen bildirime baktı. Mesaj gelmişti. Hızla uygulamayı açıp mesaja baktı.

' Yeteri kadar izlemedin mi? '

so please. jongsang ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin