20

101 19 3
                                    


Merhabaa
Minnacık(!) bir gecikme oldu
Ama inanın o kadar yoğundum ki
Oturup yazmaya fırsatım olmadı
Olduğunda da bu kadar oldu ne yazık ki
Ara bölüm gibi bir şey oldu bu bölüm umarım seversiniz

Ha bu arada zaman geçti yani en sonki bölümden sonra bir yıl geçti kafanız karışmasın

İyi okumalar ballar ❤️











Jeongguk

Dünyadan ayrılmak bir zamanlar beni çok mutlu edecek bir şeydi. Hiç aklımda kötü bir şey oluşmamıştı. Cezamın nedenini bulacak ve ait olduğum yere kavuşacaktım. O zaman en mutlu melek ben olacaktım. Bundan neredeyse adım kadar emindim. Neler yaşayacağımı, karşıma kimin çıkacağını bilmeden düşlerime kapılmıştım o gelmeden önce.

Ait olduğum yere gelmiştim ama içindeki aidiyet duygusu yoktu. Aslında içimde bir duygu kalmamıştı.

Mutlu değildim. İnsanlar hep insan ait olduğu yerde mutlu olacaklarına inanırlardı. Melekler de cennete aitken ben mutlu değildim.

Cennetin kapısından içeri bir adım attığımda burukluk hissi içime doldu yeniden. Gözlerim doldu, güzeller güzeli yuvama dönmüştüm. İki yıl sonra kavuşmuştum. Dünya da neydi? Neler getirmişti başıma zaten.

"Tanrım şükürler olsun! Jeongguk o kadar özledim ki seni!" Jimin ağlaya ağlaya beni sarmaladığında gözlerim doldu. Yoongi hyung ikimize bakıyordu gelmek istiyordu eminim. O da bana sarılmak istiyordu ama kırgınlıklarımız hâlâ bizi etkiliyordu. Ben de çekiniyordum ona sarılmaya. Oysa ne çok ihtiyacım vardı. Jimin bana sarıldığında uzun zamandır hissetmediğim o sıcaklıktan uzak kalmak üşüttü beni. Şefkate ve sevgiye ihtiyacım vardı.

"Yoongi yapma böyle. Onun bize ihtiyacı var." bunu duyduğumda çok yadırgamadım aslında. Evet, bunu biliyordum. Aylardır en çok ihtiyacım olan şey buydu. Sıcak bir kucak, şefkat, sevgi.

Ağlamaya başlamıştım farkında olmadan Yoongi hyung beni kollarının arasına alıp ağlamamam gerektiğini söylerken anlamıştım ağladığımı. Benim için rutin olmuştu ağlamak. Hiç istemediğim, hiç sevmediğim bir rutin. Ondan bana kalan bir rutin.

"Ah benim küçüğüm. Seni o kadar özledim ki. Bir daha yanımdan ayırmayacağım seni." ağlamaklı sesiyle konuşurken bana abi şefkatiyle sarılıyordu. Ağzımdan kaçan hıçkırıkla bunu ne kadar özlediğimi anladım. Ben onları o kadar özlemiştim ki o kadar ihtiyaç duymuştum ki onlara.

"Ben sizi çok özlemişim hyung." cennetteki ilk cümlemin bu tarz bir cümle olacağını biliyordum aslında. Ama bunu bu kadar yorgun ve bitkin söylemek aklımın ucundan geçmiyordu.

"Geçti, geçti tamam mı? Bundan sonra her şey güzel olacak. Birlikte cennette mutlu olacağız." saçlarımı okşayarak söylediği şeyler yüreğimin yangınına biraz iyi gelmişti sanki.

İnanmak istiyordum düzeleceğime. Cennet bana iyi gelecekti. Şimdi yeni olduğu için anlayamıyordum ama mutlu olacaktım. Bunu umut etmek yerine buna inanmak istiyordum. İçimdeki bu dertten, gözlerimdeki hüzünden kurtulmak istiyordum.

Ondan kurtulmak istiyordum. Onun benden kurtulduğu gibi.





****



Noluyo amk

Seokjin

Taehyung
O cennete girmiş
Yani bizim çocuklar görmüş haber vereyim dedim

love with the devil // taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin