8

1K 91 41
                                    

Hello!

Nasılsınız arkadaşlar? Umarım çok iyisinizdir.

Yeni bir bölümle karşınızdayım.  Umarım severek, eğlenerek, gülerek okursunuz ve umarım ayrı kaldığınız sürede bizi özlüyorsunuzdur -en çok beni lütfen!-

Ben bu aileyi yazarken çok zorlanıyorum ama çok zevk alıyorum. Zorlanıyorum çünkü hiçbir travmaları yok. Bilen bilir tam dram insanıyımdır. Bilmeyenler de öğrenecekler sıkıntı yok :)

Oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmezseniz beni çok mutlu edersiniz. Sizin yorumlarınızı okumak bana çok iyi geliyor.

Hepinizi çok seviyorum. En güzele emanetsiniz.

21.10.23 

İpek'im doğum günün kutlu olsun, çok seviliyorsun. Bölüm sana ve tüm ekimin çocuklarına ithaf edilmiştir :)

8

"Nişan istiyor musun?"

Cihangir'le belediyeye gidip başvuru yaptıktan sonra gerekli işlemleri halletmiştik. Bu işlerin tüm gün süreceğini bize kimse söylememişti. Üstelik gittiğimiz aile hekimliğinde Cihangir kanını bana aldırmadığı için ona küsmüştüm. Onun güzel damarlarına sadece ben dokunabilirim!

"Hayır."

Küs olduğumuz için tripliyiz. Kısa cevaplar, kısa bakışlar, iç çekmeler ve telefonla ilgilenme. Ha bir de saç savurma. Sen kiminle uğraştığını bilmiyorsun aslanım. Seni miyavlatacağım ben.

Hiçbir şey söylemeden sigarasını yaktı, sırtını yasladı. Gözleriyle beni yiyip bitirdi. Dudaklarındaki silik tebessüm bile tenimin karıncalanmasına sebep oluyordu. Ama küsüz, tripliyiz.

"Leyla'm..."

Deme şöyle, deme! Tripliyiz demedik mi sana? Tek bir yakarışla yelkenlerimi suya düşüremem.

"Efendim?" Kuyruğu dik tut kızım Leyloş, tripliyiz.

"Teşekkür ederim," dediğinde ona baktım. Neden teşekkür ediyordu durduk yere? Konuşmamdan bu kadar mı rahatsızdı da susuyorum diye teşekkür ediyordu?

"Neden?" diye sordum merakla.

"Her şey için." Ölecek miyim acaba? Kan sonuçlarımda ne çıktı da benim adam böyle konuşmaya başladı?

"Bilmece gibi konuşmayı huy edindiğini biliyorum ama benim beyin sana yetmiyor, daha açık olur musun rica etsem?"

Sırıttı. İnci gibi dişleri vardı. Bu adam her geçen gün daha mı yakışıklı oluyordu yoksa ben her geçen gün daha çok aşık oluyordum da bana mı böyle geliyordu?

"Sürekli düşünüyorum," dedi. "Nasıl olacak, nasıl gidecek... Beynim patlayacak gibi oluyor. Aynaya her baktığımda diyorum ki oğlum sen askersin, cesur olsana. Hiçbir şeyden korkmayan ben, konu sen olunca ödleğin önde gideni oluyorum. Bizim ilişkimizdeki kahraman sensin. Hep öyleydin. Bizi, bana bırakmadan savaştığın için teşekkür ederim."

Derin bir nefes aldım. Tripi bir kenara bıraktım ve masada emanet gibi duran ellerini tuttum sıkıca.

"Biz birbirimizi dengeliyoruz. Ben senden o gücü almasaydın bizim için savaşmazdım, bunu sen de biliyorsun. Ben yüreksem bu ilişkide, sen de beyinsin. Ben coşkuysam sen de sağ duyusun. Kendini hor görme, bundan nefret ediyorum. Gözlerinde, yüreğimdeki aşkın aynısını görmeseydim cesur olamazdım. Şımarığım ama ben sadece sevdiklerime şımarığım. Senin yanında, başka bir yerde en sağlam asker karısı olmayı da bilirim. Eve gelince sana naz yapan, cilve yapan, sırnaşık şımarık Leyla'n olurum yine. Endişelerinin farkındayım, korkularının da. Ben de korkuyorum. Çok korkuyorum hem de ama biz tüm olasılıkların farkında olarak, bunu kabullenerek girdik bu yola. Sen bana tehlikesiz, çok mutlu olacağımız bir hayat vadetmiyorsun."

KOKUNUN İZİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin