11

1K 93 46
                                    

HELLO! BEN DÖNDÜM!

Umarım bizi özlemişsinizdir. Ve umarım hepiniz çok iyisinizdir.

Yıldıza bastıysak bölümle baş başa bırakıyorum sizi. Bölüm sonunda görüşürüz.

11

Yeni evime kocamın kucağında giriş yaptım. Beni neredeyse boş evin içinde döndürdü. Kahkahalarımız yankılandı evin içinde. Beni yere indirip elimi tutarak evi dolaştırdı. İki oda bir salon tatlı bir evdi.

"Alışveriş yapmamız lazım," dedi Cihangir.

"Yaparız," dedim. Ona dönüp kollarımı boynuna doladım. "Mis gibi yuvamız yaparız burayı. İçinde sen olan her yer benim yuvam zaten kocam, her şeyi yaparız biz el ele."

Cihangir kollarını belime dolayıp bedenimi güçlü bedenine yaslarız.

"Yaparız elbette," dedi, burunlarımızı birbirine sürttü. Eliyle kapıyı işaret etti. "Beni işe uğurlayıp işten geldiğimde kapıyı açacaksın. Rüya gibi ama gerçeğin ta kendisi!" derken sesinde de gözlerinde de saf bir mutluluk hakimdi.

"Nöbette olmadığım her zaman kapıyı sana ben açacağım, her geldiğinde kucağına kurulacağım. Sana yaptığım yemekleri yedireceğim ellerimle." Boynunu öptüm. "Kurban olurum ben kocama! Dünyanın en mutlu adamı yapacağım seni ben!"

"Ben zaten sen gözlerini dünyaya açtığın günden itibaren dünyanın en mutlu insanıyım." Dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu. "Senin varlığın yeter Leyla'm, başka hiçbir şey yapmana gerek yok."

Dudaklarıma az öncekine nazaran daha uzun bir öpücük bıraktı.

"Cihangir eşya almamız lazım," diyerek uzaklaştım ondan. Bundan hiç hoşnut olmamıştı. Beyefendi yerde bir kilim bile yok! "Ayrıca açım."

"Ben de açım!" derken gözlerindeki parıltı açlık türümüzün farklılığını yeterince ispatlıyordu. "Ama haklısın," diyerek pes etti. "Evimizi kurmamız lazım." Başımı salladım. Kapının çalmasıyla kocam bey kapıya yöneldi. "Bu yüzden tecrübeli bir çiftten yardım istedim."

Kapının eşiğinde Faruk ve eşi duruyordu.

"Sevgili eltim, evinizi kurmaya geldik."

***

Bir günde tüm evi dizmeye niyet eden adamlara özel harekatçı denir. Biricik eltim zamana yayalım dediğinde sevgili kocamın verdiği yanıt tüm bunların ispatıydı.

"Yenge biz askeriz, göreve gittiğimizde şurayı hallettik geri kalanı diğer zamana demek gibi bir şey bu söylediğin," diyerek ultra saçma bir şey söylemişti ama Faruk da ona destek verdiğinde tüm evin ihtiyaçlarını satın almıştık. Ama gel gör ki evimiz tam takır kuru bakır olduğu için bu geceyi onlarda geçirmek zorunda kalmıştık.

"Madem bir günde her şeyi alabilecek yeteneklerin vardı, neden düğünden önce beni çağırmadın da almadık sevgili kocam?"

"Aşk olsun Leyloş," dedi Faruk'un karısı Verda. "Senin benim mi var? Kırıldım vallahi!"

"Yok ondan söylemedim," dedim. Cihangir'e baktım bana destek olsun diye ama adam arkasına yaslanmış çayını höpürdeterek içiyordu. Sen ne şerefsizsin ya! "Sizin de evlendiğiniz çok olmadı sonuçta. Eşin görevden gelmiş. Birlikte baş başa vakit geçirin, biz rahatsızlık vermeyelim," dedim.

Faruk gevşek gevşek gülerek cipsinden aldı.

"Yani hatun diyor ki siz de rahat sevişin biz de rahat sevişelim."

Ayağımdaki terliği çıkarıp Faruk'a fırlattığımda Verda ve Cihangir kahkaha attılar.

"Terbiyesiz adapsız herif!" dedim sinirle. Kocama döndüğümde hâlâ gülüyordu. Diğer terliğimi çıkarıp ona gösterdim. "Devam et istersen!"

KOKUNUN İZİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin