25.Ateş'e Söz

17 6 0
                                    

Alp'in kardeşi ve annesi gelmişti.Korel onlarada söylemek istememişti ama dünkü röportajdan sonra öğrenmeyen kalmamıştı.Alp'in annesi Elif teyze arayıp bir tur azar çektikten sonra gelmişti.Geldiğinde bir turda nikaha çağırılmadığı için aza yemiştik.Elif teyze ne dese haklıydı kadın belli ki Alp ve Korel'i bir tutuyordu ve Korel kadını hiçbir şeye çağırmamıştı.Bizim durumumuz normal olsa eminim ki çağırırdı.Doktor'dan bir saatlik izin almıştık hem Korel temiz hava alsın diye hem de Didem'i parka getirmiştik.Gerçekten Alp'in söylediği gibi cıvıl cıvıl bir kızdı.Abisine benziyordu sarı saçları simsiyah gözleri vardı normalde uyumsuz görünecek özellikler onda çok büyük bir uyum içindeydi.Dünya'nın en tatlı manzarasını izliyordum.Korel ve Alp,Didemle saklanbaç oynuyorlardı.Ben ve Göksu'da Elif teyzenin soru yağmuruna tutulmuştuk.Genel soruları geçtikten sonra asıl can alıcı sorulara gelmişti.

"Alp'in konuştuğu,görüştüğü biri var mı?"Sorusuyla gözlerimi Göksu'ya çevirdim yerinde rahatsızca kıpırdandı.Ne diyecekti o da ne olduğunu bilmiyordu.

"Bilmiyoruz ama yok sanırım."diyebildim Göksu hala bu konudan rahatsızdı neden böyle belirsizdi.

"Bir oğlumun mürvetini gördüm ölmeden önce Alp'in evlendiğinde görmek istiyorum."Bu konu uzamamalıydı.

"Elbet görürsün Elif teyze ölümü ağzına alma."Diyerek konuyu kapatmıştım.Elif teyze benim aleyhime bir konu açmıştı hemen.

"Çocuk ne zaman kızım,düşünmüyor musunuz?"Dırırım dırırım.Şimdi ne cevap verecektim.

"Utanma kızım rahat ol."Demesi kolaydı Elif teyzecim şuan resmen kaynanamla konuşuyordum.Korel'in öz annesi olsa bu kadar olurdu.

"Daha erken Elif teyze şuan düşünmüyoruz."Benim böyle dememle elini bacağıma koydu.

"Bak güzel kızım bu hayatta ne zaman ne olacağı hiç belli değil heleki Korel kanserken.Atlatacağına inanıyorum ama her zaman kötü ihtimallede vardır ve bazen sevdiğinden  kalan bir hatıra insanı hayata bağlar.Ondan bir parça seni ayakta tutar."

Gözlerim dolmuştu bakışlarımı Elif teyzeden  çekip Korel'e  döndürdüm.Didemi omzuna almış Alp'den kaçıyorlardı.Didemin tatlı kahkahaları parkı dolduruyordu.Korel'in bitkinliği ne kadar gözlerinden anlaşılsada Dideme asla yansıtmıyordu.Sağ yanağımdaki ıslaklıkla kendimi tutamadığımı fark ettim.Ard arda gözlerimden boşalan yaşları durdurmaya çalışmıyordum.Korel Didem'le oynadığı için beni fark etmemişti bize doğru gelen Alp yanımıza yaklaştığında anlamıştı ağladığımı.

"Ahenk iyi misin?"Sağ yanağıma götürdüğü parmağıyla yeni düşen yaşı sildi.Alp'in her hareketi abimdi Didem çok şanslıydı aynı benim gibi.

"İyiyim."Dediğimde kafasını salladı ama ikna olmamıştı.Didem koşarak yanıma geldi yüzümün halini görünce duraksadı.

"Yenge sen niye ağlıyorsun?"Hemen ellerimi yüzüme götürdüm üstün körü sildim.

"Ağlamıyorum canım niye ağlayayım.Gözüme toz kaçmıştı o yüzdendir."

Korel'de yorgun argın yanımıza gelince gözleri beni buldu.Kaşları hafif çatılmıştı.

"Didemim sen Göksu ablanın yanına geçermisin iki dakikalığına?"Didem kafa sallayıp Göksu 'nun yanına geçti.Korel başımda dikilmiş elini bana uzatmıştı.Bu konu şimdi konuşulanacaktı demekki.Elini tuttum Korel Alp'e döndü ve biraz yürüyüş yapacağımızı söyledi.Beraber parkın yürüyüş yoluna girdik.Korel zaten yorgun olduğu için biraz ilerleyip bulduğumuz ilk banka oturmuştuk.

Ellerimi ellerinin arasına almıştı."Güzelim ne oldu böyle ne konuştunuzda canın bu kadar sıkıldı?"

İçimi dökmek istiyordum."Elif teyze 'sevdiğinden bir hatıra kalması insanı hayatta bağlar'dedi."

Anlından öptü."Güzelim benim."Şakağımdan öptü."Kötü düşünmeyelim."Duraksadı ve devam etti."Bana bir söz vermeni istiyorum.Eğer bana bir şey olursa hayatına devam edeceksin.Okulunu bitireceksin sana değer veren biriyle evleneceksin ve çocuğun olacak.Eminim sen dünyanın en iyi annesi olursun."Gözyaşlarım akmaya başlamıştı.Konuşmasın böyle şeyler istemiyordum ondan başkasının olabilme düşüncesi bile beni hıçkırarak ağlatmaya yetmişti.Çocuk istemiyordum olursa bile babası sadece karşımdaki adam olabilirdi.Neden  böyle konuşuyordu ağlamam iyice şiddetlenmişti konuşmak istiyordum 'senin ne dediğinden haberin var mı?'diye bağırmak istiyordum ama hıçkırıklarım izin vermiyordu.Bana sarıldı kokusunu içime çekti.

"Bana değil Ateş'e söz vermeni istiyorum Ahenk."

Öz ailesi ona Ateş adını vermiş kazanın olduğu gün ailesini kaybetmiş.Kadının biri Korel'i arabadan çıkarmış.Başka bir şehire götürüp ordaki yetimhaneye bırakmış.Amcası alışkanlıktan olsa gerek yanlız oldukları zaman Ateş diyormuş.Şimdide bana küçük Korel'e yani Ateş'e söz vermemi istiyordu.

"Ben yapamam Korel olmaz senden başka biriyle ömrümü geçiremem senden başka birisinden çocuğum olamaz.Ben sensiz yaşayamam lütfen benden Ateş'e söz vermemi isteme."

Gözyaşlarım dur durak bilmiyordu."Sevgilim benim daha fazla ağlama lütfen dayanamıyorum ağlama."Anlımdan öptü onu üzmek istemiyordum ama canım yanıyordu hiç yanmadığı kadar.

"Be-n,ben ya-pa-mam."Hıçkırıklarım kelimelerimi bölüyordu.

"Mutlu olmayı hak ediyorsun sevgilim."Dudağımdan öptü.Ben ne yapacağımı bilmiyordum.

Hiçbir şey bilmiyordum.

..

Bölüm Sonu!

(Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.)

Bölüm nasıldı?

Sizinde gözleriniz yer yer doldu mu?

Ateş hakkında ne düşünüyorsunuz?

Didem ve Elif hakkında düşünceleriniz?

Bu bölüm biraz kısa oldu.Taşınma sürecinde olduğum için.

Tik/ins:bulamadikbe

Galata KulesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin