Yoğun geçen Urfa macerasının ardından evimdeydim sonunda. İlk işim gidip Ezgiden karamı almak oldu. Valizimi boşaltıp duşumu alıp rahatladıktan sonra videomu kurgulamak için oturdum. Bir kaç saatimi kurguya harcamıştım. Tabi tekrar tekrar Alican'ı izlemesem daha kısa sürebilirdi. İşimi bitirdikten sonra videoyu yayınladım ve karnımı doyurmak için mutfağa gittim. Telefonuma gelen bildirim sesiyle telefonu elime aldım. Alican mesaj atmıştı. Bu sefer sonunda numaramı almıştı ama. İnstagramdan konuşmak beni yoruyordu.
Alican Sabunsoy : Videoyu paylaşmışsınnn birazdan izleyeceğim ama ilk işim paylaşmak olacak.
Gizem : Tamam canım elinden geleni ardına koymaa. Ayrıca ciğer yememe bu kadar hevesliysen yeriz yani ne abarttın.
Alican : Olsun ben iddiayı kazanmak istiyorum.
Alican : Neyse gidip bende izleyeyim videoyu. İyi geceler.
Gizem : Sana da iyi geceler. Yarın görüşürüz.
Bir şeyler atıştırdıktan sonra yorgunluğuma yenik düşüp uyumaya karar verdim. Karam ı da kucağıma alıp yatağıma girdim. Allahım dünyanın en güzel kedisine sahibim yaaaa.
Sabah geç kalarak güne başladım. Saçma sapan bir kombin yapıp ne makyaj ne de saç yapmama fırsatım olmadığı için evden fırladım. İnsanların üstümdekine atlet veya gecelik diyeceğine %90 emindim ama vaktim yoktu. Sabah iş saati olduğundan trafik çok yoğundu şansıma. İrem beye belki biraz gecikeceğimi haber verdikten sonra akmayan trafikte zor da olsa stüdyoya varmıştım.
(kombin için bunu düşünebilirsiniz.)
Telaşla stüdyoya girerken çantamda ki dolabımın anahtarını arıyordum. Aniden birine çarpmamla popomun üstüne düşmem bir oldu.
"Oha ya."
"Oha ne ya hanımefendisin sen yakışıyor mu hiç? Cık cık cık."
Sergenin son derece gıcık suratına bakarak homurdandım. Ayağa kalkmam için elini uzatmıştı, ayıp olmasın eli havada kalmasın diye tutup ayağa kalktım. Tam arkamı dönüp giderken seslendi;
"Dikkat et düşme bir daha."
"Aynen aynen ederim."
Yetişmemin vermiş olduğu mutlulukla stüdyoya geçtim. Ardından şeflerin giriş anonsu geçtikten sonra içeri girdiler hemen ardından da yarışmacılar geldi. Şefler giriş anonsunu yaptıktan sonra kaptanlık oyunundan bahsettiler. Geçen hafta eda abla elenmişti, yani kimsenin gittiğine sevinmem de kurgucuların eda ablasız daha az zorlanacaklarından da eminim. Ben bile burda dinlerken yoruluyordum. Şefler yarışmacılardan kutularını kaldırmalarını istedi. Bu gün ki oyun menemendi. Sevinmiştim aceleden kahvaltı yapamamıştım, malum bizim ekibin de yemeklere çökmesi meşhurdur bu gün doyarım artık.
15 dk mücadelenin ardından şefler tadıma geçti herkesin tabağını tattıktan sonra kenara geçtiler. O sırada gözüm ocakta bir şey pişiren Alican'a takıldı. Alican bir şeyler pişiriyor Barbaros ve Kıvanç da elinde ekmekle bekliyordu. Kameraya zoomladığımda kendilerine pastırmalı yumurtalı bir şeyler yaptıklarını gördüm. Hepsi yemeye başlayınca oldukça komik görünüyorlardı. Ben kameraya doğru sırıtırken tekrar kayda girdik. Şefler kazanan tabağı açıkladı. Mavi takım kaptanı Alican olmuştu bu hafta. Yerine geçerken bana göz kırpışına şok geçirip sağıma soluma baktım panikle biri gördü mü diye. Kimse görmemiş gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şans İşi | Alican SABUNSOY
Fanfictionİnsanın başına ne geliyorsa hiç beklemediği anda geliyormuş. Bunu hem en güzel hemde en acı deneyimlerle öğrendim. Daha kötü ne olabilir ki dediğimiz her anda daha kötüsü oluyormuş. Artık düzelmez dediğimiz anlarda da mucizeler saklıymış. Geç olsa d...