Kaybolmuşlar.

15. Kalbimin atışı.

İrerleme kaydettiğimi fark ediyorum kalemime dikkat edince, bu hoşuma gitti.

Keyifli okumalar dilerim!

_______

Mirel'in söylediğine göre dengesiz beslenmeden dolayı bayılmıştım. Doktor eğer sağlığım konusunda dikkatli olmazsam faha kötü durumlar yaşaya bileceğimi belirtmişti.

Ben ise malesef ki ailemi öldüren kişiyi bulma işini ertelemiştim.

Bir kaç gün sonra tekrar göreve çıkacaktık ve benim kendimi işime vermem gerekiyordu, çabuk bitsin diye.

Öğrendiğim kadarıyla Korel dışarıda, Meral ve Alaz ise eğitimdeydi. Mirel yanımdan ayrıldıktan sonra büyük ihtimalle onlara katılmıştı. Bazı şeyleri kabullenmesi onun açısından iyiydi.

Kendime geldiğimi düşündüğüm de odadan çıkarak eğitim katına gittim.

İlk gördüğüm kişi Meral'di. Gülümseyerek, "Bize katıl, lider." Dedi.

Liderdim, birinin bana bunu hatırlatması iyi olmuştu.

Ateş Sancak kendini duvara yaslamış ve öylece ekipi izliyordu. Bu adamı hiç sevmemiştim.

Nisa beni fark ettiğinde yanıma geldi. "Artık başlayalım. Silah eğitimi alacaksın, dövüş için ise çok otoriter bir hazırlık göreceksin."

Ilgın Alaz'a silahları öğretmekle meşguldü. Nasıl tutulacağı gibi, bunun hakkında hiç bir bilgim yoktu.

Ancak şundan emindim ki, fazla yakındılar.

"Ben ilk önce silahlardan başlayayım." Diyerek Ilgın'ın olduğu yere irerledim.

Alaz beni fark etmiş ve silahı bana doğru fırlatmıştı. Refleks olarak yakalamıştım.

Ilgın yüzünde ki tebessümle bana baktı. "Aslına bakarsak ilk önce Alaz'a ders vermek beni daha az yorardı ama ikinizle de ilgilenmeliymişim gibime geliyor." Konuşurken siyah renkte olan çantayı açmış ve içinden Alaz'ın kullandığıyla neredeyse aynı olan silahı bana uzatmıştı.

Silahı elinde tutarak bana gösterdi. "Herşeyden önce silahın temizliği gelir."

Silahı yan tarafımız da ki masaya koydu. "Bu iş için önce şarjörleri ve diğer detayları sökmek gerekir."

Silahı dikkatle sökmeye başlamıştı. Sonrasında eline aldığı bir bezi Alaz'la bana gösterdi.

"Şuan bu silah temiz. Bu yüzden göstermiyorum ancak söyleyeyim, silahlar temizlenirken barut çıkana kadar bezle sürtünmelidir." Bunları söyledi ve silahın parçalarını oldukça çabuk şekilde birleştirdi.

Elinde tutarak silahın şarjörünü gösterdi. "O kadar da bilgisiz olduğunu düşünmüyorum ama bu kısma şarjör denir. Bu kısma mermi doldurulur."

Alaz bıkkınlıkla başını salladı. Aynı şeyleri fazlaca duyuyormuş gibi sıkılmıştı.

Ilgın onu umursamadan az önce silahı aldığı çantadan gözlük ve kualklık çıkardı.

"Kulaklıklar atış yapılırken çıkan aşırı sesten dolayı, gözlükler ise atış sırasın da gözlere barut gelmesini engeller. Tabi bu sadece önlem içindir. Ancak gözleri zayıf olanlar numaralı gözlükler kullanır."

Sadece başımı salladım.

Atış alanına geçerek şarjörü doldurdu. Alaz ve ben dikkatimizi ona o kadar vermiştik ki birisi yanımıza gelse anlamayacaktık.

Şarjör değişimi gösterdikten sonra bir adım geriledi ve gözleriyle olduğu yeri işaret etti.

Masaya yaslanırken, "Dene bakalım." Dedi.