BÖLÜM 3 // OKYANUSA BALTA

8K 279 35
                                    

İyi okumalarrr

Lütfen yorumlarınızı eksik etmeyinn.

||°

Kızlarla koyu bir sohbete dalmışken oldukça sevinmiştim. Hiç olmadığım kadar mutlu hissediyordum. Uzun zamandır kendimi bu kadar iyi hissetmemiştim.

Yeni tanıştığım insanların yanında ilk defa bu kadar huzurlu hissedebiliyordum. Gerçekten tatlı ve samimi kızlardı.

"Evet evet hatırlıyor musun Hilal Mustafa ağabeyim de gelmiş kızmıştı sana."

"Ya çok ayıp etmişti ama, o sivri dillinin dilini koparmadığıma şükür eylesin."

"Kız valla ben yapacağım onu bir gün."

"Kimden konuşuyorsunuz." Merakla ikisine bakarken Bahar'ın sinsi bakışları bana dönmüştü.

"Şu yelloz sarı saçlı bir kız var ya sanarsın kraliyet kızı."
Tanıyordum o kız ara sıra bu konağa geliyordu. Başımı onaylarcasına sallarken, hiç kızla herhangi bir sohbetim olmamıştı.

"Evet tanıyorum ben onu."

Hilal başını sallarken, elini omzuna koyup usulca kulağıma fısıldamıştı.
"Heh bide Udar ağa onu istesin diye yarın akşam hanımağamları çağırmışlar."

"Ne?"
Şaşkınca bağırmamla Hilal'in omzuma vurması bir olmuştu. "Kız korkuttun beni."

"Ee bizimkiler ne demiş."

"Zaten başka birisini bulmuşlar Udar ağaya o yüzden kabul etmemişler." Bahar Hilal'in omzuna vururken

"Yok aslında kız görünce vazgeçmiştir." Hilal kaşlarını çatarken Bahar'a göz devirmişti.

"Bahar o olay öyle değil, Udar ağa istememiştir."

"Hilal bende diyorum ki o paçoz Udar ağayı görünce korkmuştur."

"Saçmalama adam daha da bir yakışıklı olmuş." Bahar başını onaylarcasına sallarken 'her neyse' dercesine başını sallamıştı.

"Ne korkması niye korksun ki?"
Yabancı bir erkeğin mutfağa girmesiyle hepimiz birden suspus olmuştuk.

"Hanımlar çaylar nerede, çaydan sonra Haydar ağam yemekler hazır olsun diyor."

Hilal tepsiyi adama uzatırken, Bahar'la yemekleri tabaklara koymaya başlamıştık bile. O konu birden dağılınca aklımda bir kaç soru işaretlerine yol açmıştı.

||°

Teyzemin ısrarları ile Hilal ve Bahar bugün bizde kalırken, bir çok misafir gitmiş biz de muftağı toplamaya başlamıştık. Teyzemden böyle bir hareket beklemiyordum.

"Kız valla ben giderim, kollarım koptu kopacak ha."

"Gidin ben burayı hallederim zaten pek bir şey kalmadı."

"Yok ben yardım edeyim beraber gideriz."

"Hade Bahar sende git." İkisini zorla gönderdikten sonra bir kaç kalan bulaşığı da halledip gülümsedim. Bitmişti. Eğik duran sırtımı dikleştirip ağrıyan yerini ovmaya başladım. Yaşlanıyordum.

Bir anda Udar ağabeyimin aklıma gelmesiyle yüzümü buruşturdum. Acaba kiminle evlenecekti. Köyde bir çok dedikoduya yol açacağı kesindi.

Işığı kapatıp arkamı döndüğüm anda nefesim kesildi. Önümde birden yabancı birisinin dikilmesi beni gerçekten korkutmuştu.

Düşüncelerimde dalarken birden birisinin bu şekilde önümde dikilmesi beni tabiki de korkutacaktı.

YEİS |+18|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin