İçimizden Biri // ÇUKUR

11 'Mutluluk haram

Medya... <3

___________________________________________________
Bir de seni unutamadım diyorsun,
Ben bunu hiç denemedim bile.
Sana yakıştırdığım bütün yağmurların dediğini yaptım.
Her sonbahar seni duvarıma astım.
Adını yazdım düşen yaprakların üstüne,
Seni unutmadım,
Hiç denemedim bile..
--------------------------------------------------------------------------

Gizem'in gözünden;

Salihle arabadan henüz inmemiştik.

Bana baktı
"Burda dur, ne olursa olsun inme arabadan"

Başımı olumlu anlamda salladım. Belinden silahını çıkartıp arabadan sakince indi.

Yazarın ağzından;

Salih silahı arkasında tutarak adamların arkasına doğru yürüdü. Adamlar az olduğu için bu kadar emin bi şekilde gidebiliyordu. Yoksa elbet bir plan yapar öyle giderdi adamların üzerine. Salihin bi hareketiyle arkasından meke ve celasun yürümeye başlamıştı. İdris oğlunu görünce sakinliğini korudu. Adamlara başını döndürüp baktı.

"Delikanlı sana bişey deyim mi?"

Adam doğrultmuş olduğu silahı hafiften salladı.
"Söyle hacı dede, zaten geberip gideceksin, son sözün olarak kayda geçer" gülümsemişti.

İdris tebessüm ederek konuşmaya devam etti.
"O silahı doğrultmanın bi adabı vardır bilir misin"
Derin bi iç çekişten sonra konuşmaya devam etti
"O silahı çektiysen sıkacaksın, beklemeyeceksin!"

Adam burnundan soluyarak bağırmaya başladı
"Ne anlatıyon lan sen! Kızı verin yoksa alayınızı gebertirim"

Salih bunları duyunca küplere binmişti. Silahını adama doğrultup ensesinin kökünden vurmuştu onu. Yere düşen adamın yanındaki adamlar ise arkasına dönüp bakmaya fırsatları olmadan alınlarının çatından vurulmuştu bile. Salih etrafı kolaçan etmeleri için meke ve celasunu göndermişti.

Gizem'in gözünden devam;

Olanlara daha fazla dayanamayıp arabadan inip yanlarına koşar adım gittim. Salih beni görünce kendine çeki düzen verdi silahını beline taktı. İdris ve Selim yanımıza geldi. İdris Salihin omzuna elini koymuştu omzunu okşayıp elini geri çekti.

"Saolasın kardeş" demişti Selim.

Gülümseyerek cevap verdi Salih
"Eyvallah kardeş"

İdris Selime baktı
"Al Salihi bu adamın ismini cismini öğrenin de gelin"

Selim başını olumlu anlamda salladı. Salih bana bakıp İdrise döndü.
"Gizemi eve mi bırakayım yoksa emminin yanında mi dursun "

"Emmi taburcu oldu, evine gönderdik Gizem kızımız isterse Emmi'nin evine gitsin babasıyla hasret gidersin"

"Olur tabi.."
Salihle ben arabaya geri döndük. Babamın evine doğru yola koyulduk.

Arabadan inmeden önce Salihe baktım. O da bana döndü yanağımı okşadı ve dudağıma bi buse kondurdu.

"Dikkatli ol gülüm"

"Sende, ve ara tamam mı merak ederim ben"

Başıyla onayladı. Arabadan indim ve evin kapısının yanındaki zile basmadan son kez Salihe baktım gülümseyerek bana bakıyordu. Kapıya dönüp zile bastım ve kapıyı açmasını bekledim.

Salih'in gözünden;

Gizem içeri girene kadar arabada beklemeye karar vermiştim. Sonuçta hastanede yaşananlar boş yere olmamıştı. Kapı açılmamıştı. Gizem tam arkasını dönüp arabaya doğru gelirken kapı açıldı ve eli silahlı beş kişi içerden çıktı. Gizemi bir bezle bayıltmışlardı.