9. ÖLÜM

66 25 2
                                    

Keyifli okumalar; Lütfen yorumlarınızı eksik etmeyin.

Ölüm , hayatım boyunca ölmekten korkmadım neden mi ? Çünkü yaşamak için bir sebebim yoktu.

Bende isterdim mutlu bir ailede büyümek annem , babam belki de kardeşlerim , belki ailem olsaydı arkadaşlarım da olurdu kimse bana  "senin annen yok " diyemezdi .

Ama alışmıştım artık annemin yanında olmamasına bir kere rüyamda görmüştüm yüzü yoktu sadece saçlarımı okşuyordu.

Hayır , ben alışmamıştım . Çünkü içimdeki umut geleceğini söylüyordu.Lütfen gelsin çok ihtiyacım var.

Eğer birgün anne olursam asla kızımı yanlız bırakmam .

Peki şimdi kalbim neden bu kadar acıyordu . Kalbimdeki kurşun neden bu kadar canımı yakıyordu .

Gözlerim kapanmıştı bu kadar acıya rağmen nasıl yaşıyordum .

Belki de ölmüştüm...

Boran'dan;

Sonunda bulmuştum Alya'yı Alaz , Cem Abi'ye yolu tarif ediyor . Cem Abi ise son gaz arabayı sürüyordu .

Yaklaşık bir saat sonra ıssız terk edilmiş bir çıkmaz sokağa girdik . Ama ne bir kapı vardı ne bir pencere sokağın sonuna doğru koştum ve son gücümle "Alya " diye bağırdım ama hiç bir ses yoktu. Korkuyordum ben çok korkuyordum.

Alaz " Bir kapı buldum. " diye bağırınca hemen oraya gittim yerde bir giriş vardı ağır bir kapaktı çektiğimde açık olduğunu fark ettim evet giriş açıktı.

Havasız yer altına girdim aşağı indikçe miğdem bulanıyordu.

Kahretsin burası işkence yeriydi. Alya' yı buraya koymuş olamazlardı.

Birkaç adım daha attığımda onu gördüm sırtı bana dönük silahı tam kalbine dayamıştı.

Ve bir silah sesi duyuldu " Alya "

Alya'dan;

Birisi beni kaldırdı. Bu sıcacık ten bu koku Boran ' dı bulmuştu beni bir şeyler söylüyor deli gibi bağırıyordu.

Ve sonunda soğuk bir rüzgarla buradan çıktıgımızı hissettim.Temiz havayı içime çekmek istiyordum.

Arabaya bindiğimizi hissettim ve sonra Boran'ın sesini " lütfen Alya lütfen"

Gerisi karanlık...

6 saat sonra;

Yiğit'in ağlamalarını ve Zeynep'in onu teselli edişini duydum .

12 saat sonra;
Alaz'ın bana yalvarışlarını duydum ve bunu duymak çok acıydı .

16 saat sonra;
Cem Abi'nin sesini ve ağlayışlarını duydum ama asla anlayamadım.

Ama Boran varlığını hep hissediyordum ama neden hiç konuşmuyordu .

19 saat sonra;
Onun ilk defa sesini duydum "Doktor" kapı açılma sesi ve gerisi karanlık...

Kalbimin durduğunu hissettim yaşamam için bir sebebim yoktu. Zaten artık direnmeyede gücüm yoktu ölmeyi kabul etmiştim .

Peki Boran beni kurtarmaya çalışan adam üzülürmüydü ölsem , belkide üzülürdü ama zaten istemediği kızın neden yasını tutsun ki ?

Umut bir zamanlar yine onu bulma umuduyla yaşama tutunmuştum şimdi bırakıcak mıydım?

😥

Gözlerimi yavaş yavaş açıldı ve bana bakan altı kişiye baktım . Hepsi aynı anda " Alya" diye bağırdı.

Doktor ise " dinlenmesi gerek sadece bir kişi kalabilir " deyince hepsi tek tek dışarı çıktı sadece Boran kaldı .

Gözlerini benden kaçırarak konuştu ilk defa benden gözlerini kaçırdı . "Özür dilerim" dedi .

Bu sefer gözlerimin içine bakıyordu. "Seni koruyamadığım ve senin gitmene izin verdiğim için çok özür dilerim."

" Ben gitmek istedim senin bir suçun yok." dedim zorla konuşmaya çalışarak" Ne olursa olsun izin vermemem gerekiyordu. "

Uzun bir sessizlik oldu asla onu suçlayamazdım .

Beni kurtarmıştı , Boran beni kurtarmıştı.Uzun dakikalar geçmesine rağmen aramızda ölüm sessizliği vardı.Bu sessizlikten rahatsız olmuştum.

" En korktuğun şey ne ? " Diye sordum cevap verip vermemekle kararsız kaldı " ölmek " dedi " ölünce yaptığım hatalardan çok korkuyorum."

Kalbim acıdı " sen " dedi " sen korkuyor musun ?"

" Hayır " dedim sert bir şekilde yutkundu . Bakışlarından derin duygular gezindi.

Yine uzun bir sessizlik oldu saniyeler uzun dakikalara dönüştüğünde  "cennet " dedi .

Sandalyesini biraz daha yaklaştırdı . Artık ona daha dikkat ettiğimde saçlarının dağılmış olduğunu ve göz altlarının mosmor olduğunu gördüm sanki hiç kalkmamıştı buradan.

" İsminin anlamı cennet bu yüzden senin ismini çok seviyorum" bir şey söyleyemedim .

" Benim cennetim olurmusun ? "

" Belki o zaman ölümden korkmam " gözlerime öyle bakıyordu ki yalvarır gibi ilk geldiğimde bana asla bakmayan adam gözlerimin içine büyük duygularla bakıyordu .

Gözlerimi kaçırıp odada gezdirdim o an buranın hastane olmadığını fark ettim bakışlarımı tekrar gözlerine çevirdim .

" Olamam " dedim . Gözlerindeki kırgınlık yüzünden ağlayabilirdim .

" O kadar güzel değilim. " Güzelsin diyemedi .

Sandalyesini benden biraz daha uzaklaştırdı ve ayağa kalktı " iyi hissettirecek " dedi " başkasını düşünerek uyumak. "

Biliyorum kısa bir bölümdü ama bu kadar yazıyorum ama okunmuyor 🥺 sizde beni anlayın

Bu bölümü beğendiniz mi ?

Yeni bir kurgu istermisiniz ?

Yanlız KalplerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin