"İnsan sevince aptallaşır."
~Sigmund Freud
*
"Hermione sana bir şey sormam gerekiyor."
"Eğer Melez Prens in kitabı hakkında tek laf edersen-"
"Hayır, hayır o değil." dedi Harry huysuzca. Konuşmak için en iyi yerin ortak salon olduğunu düşünmüştü. Herkes etraflarında çene çalarken ne konuştuklarını duymaları zor olurdu. "Hiç Ginny de bir tuhaflık fark ettin mi?"
Hermione sanki yıllardır bunu sormasını bekliyormuş gibi kitabını kapağını gürültüyle çarpıp kapattı. "Nihayet! Sonunda sen de mi fark ettin?"
Ginny nin bahsi geçince Snape in verdiği otuz sayfalık parşömeni bir kenara bırakan Ron, Harry nin yanına eğildi. "Ne olmuş Ginny e?"
"Çift kişilikli gibi davranıyor." dedi Harry rahatsızca. "SBD leri için telaşlı olduğunu düşünmüştüm ama son zamanlarda davranışlarında bir dengesizlik var." Harry onlara koridorda yaşadığı olayı anlattı. "...Ve ertesi gün hiçbir şey olmamış gibi davrandı. Hatta gece koridora gelenin o olmadığını bile söyledi."
"Belki seni cezalandırmak için şaka yapıyordur." dedi Ron.
"Hayır hayır, benzer bir olay benim de başıma geldi." Hermione yarı heyecanlı yarı telaşlı araya girdi. "Birkaç gün önce Ginny i koridorda otururken buldum. Şaşkın bir hali vardı. Daha sonra birden kusmaya başladı, gerçekten kötü görünüyordu. Onu hastane kanadına götürdüm. Madam Pomfrey beklememe gerek olmadığını söyleyince yatakhaneye geri döndüm. Sabah hastane kanadına onu kontrol etmeye gittiğimde Ginny gitmişti. Ancak ders çıkışı onu gördüğümde gayet sağlıklıydı ve kustuğunu falan hatırlamadığını söyledi. Ama ben gördüklerimin hayal olmadığından eminim."
"Bana neden hiçbir şey anlatmadın?" dedi Harry. Hermione nin anlattıkları yüzünden içindeki şüphe daha da büyüdü.
"Çünkü böyle bir olay bir daha yaşanmadı ve boş yere sizi telaşlandırmak istemedim." dedi Hermione huysuzca. "Paranoyak olduğumu düşünebilirsiniz ama Harry nin anlattıklarını da değerlendirince o kişinin Ginny olduğunu düşünmüyorum."
Harry de aynı şeyi düşünüyordu. "İyi de kim neden Ginny nin yerine geçmek istesin ki?"
Ron "Belki de Malfoy sana ulaşmak için Ginny i kullanıyordur." kaşlarını çattı.
"Ron." Hermione ters ters ona baktı. "Harry nin aklına saçma sapan fikirler sokma. Öyle olsaydı çoktan bir hamle yapardı. Ayrıca Malfoy Harry i neden öldürmek istesin? Okuldan atılır."
"Artık neye inanacağımı bilmiyorum. Ancak eğer o gerizekalı kız kardeşimin canını yakarsa Harry den önce ben öldürürüm onu." Ron yumruğunu sıktı.
"Dumbledore u kolye ile öldürmeye çalışmıştı." Harry gitgide daha da sinirleniyordu. Aynısını Dumbledore da anlatmaya çalışmıştı ama neden kimse ona inanmıyordu? "Çunkü o istiyor Hermione."
Hermione sinirle alnını ovdu. "Bakın, konu şuan Ginny. Malfoy takıntını bir kenara bırakıp önce bunu halletmemiz lazım Harry. Birinin Ginny gibi davrandığı açık."
"İyi!" Harry ona patladı. "Eğer bu işin arkasından da o çıkarsa karışmam."
"Hadi, kalkın. Karnım acıktı." Ron kırmızı koltuktan kollarını gererek kalktı. "Karnım acıktı, akşam yemeğine inelim."
"Ginny nin başı dertte diyorum, sen ise boğazın peşindesin." diye onu azarladı Hermione.
"Açken nasıl mantıklı düşüneyim Hermione?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FACELESS • ~Harry Potter~
FanfictionGece ateşte kavrulurken, Ay güneşe kavuştuğunda, Kedi ve fare oyunu dönecek tersine, Yüzsüz ondan çalınanı geri almak için, Üçüncü kez dönecek evine. Karanlık Lord, kolla kendini. * Tarih 2 Mayıs 1998. Kalenin soğuk duvarları arasından kan ve gö...