FACELESS • ~Harry Potter~

30. Bölüm ~ Son Çarpışma ~

Harry, boynuna dar gelen kravatı gevşetti. Kalenin devasa duvarları dar geliyordu. Sanki hatıralarına ait olan bir dizi olayı tekrar yaşıyordu. Mekan aynı, olay aynı, roller tamamen farklıydı. Karanlık bir uçurumdan aşağı sallanıyordu, ne yukarı çıkmak için tutunacak bir dal, ne de uzatılan bir yardım eli vardı. Yere çakılmak üzereydi ama çığlıklarını duyan kimse yoktu.

Leila yı Büyük Salonun girişine yakın bir masanın yanında bekliyordu. İçerisi yeterince kalabalık olmadan ortalarda görünmek istememişti. Belki de onu bekleyen manzaradan korktuğu için böyle davranıyordu. Kafası yerinde olmalıydı, yeni bir panik atak geçirip her şeyi berbat etmek istemiyordu.

Riddle ve Ginny yi dans ederken görmek tetikleyici bir faktör olurdu.

Ancak Ginny i kimseyle dans ederken görmedi. Riddle başka kızlarla dans ederken o içecek masasının yanında, Malfoy ile konuşuyordu. Hayat onu daha fazla şaşırtamaz sanıyordu. Bir Weasley ve bir Malfoy un birbirine hakaret etmeden sohbet etmesi garipsenecek bir manzaraydı.

Cebindeki tüy kalemi ortaya çıkardı. Her şey sarpa sarmadan önce anahtarı Ginny e vermenin bir yolunu bulmalıydı. Riddle ı kaçırdığında olabildiğince uzağa gitmesini istiyordu. Onu öldürdüğünde yanında olmamalıydı, bu manzaraya şahitlik etmesini istemiyordu. Gözlerinin içine bakıp sevdiği adamı öldürürken ihanetini yüzüne haykırmak kulağa daha tatmin edici geliyor olsa da...

Bunu yapamazdı. İçinde kalan insanlık kırıntılarının marifetiydi herhalde.

İçeri giren Remus Lupin i fark edince tüy kalemi yerine koydu. Adam gözleriyle içeriyi taradı. Muhtemelen Ginny i arıyordu. Harry bundan daha iyi bir fırsat yakalayamazdı. Asasını çıkarıp adama doğrulttu ama Lupin onu fark etmişti. Başını Harry e çevirdi ve niyetini izledi.

"Söylemek istediğin bir şey mi var?"

"Aslında evet." dedi Harry. "Adın Lupin di değil mi?"

Lupin "Evet." dedi bunu bilmesine şaşırmışa benziyordu. "Ve sen Riddle ın arkadaşlarından olmalısın. Şuan biraz acelem var. Daha sonra-"

"Fazla uzun sürmez." Harry tüy kalemi çıkarıp ona uzattı. "Bunu Ginny e verir misin?"

Lupin tek kaşını kaldırdı. "Bir tüy kalem? Neden kendin vermiyorsun?"

"Benden hoşlanmıyor." dedi Harry. Ginny nin yanına yürüyen Riddle ı fark edince dikkati dağıldı. Hayır, hayır o tarafa bakma. "O nedenini anlar."

"Pekala.." Lupin bir şey anlamasa da tüy kalemi elinden aldı. "Birini mi bekliyorsun? Burada tek başına ne yapıyorsun?"

"Kız arkadaşımı bekliyorum."

"Anladım, iyi eğlenceler öyleyse-"

"Siz..." Harry onun hareketlendiğini fark edince ekledi. "Burada ne yapıyorsunuz? Riddle teklikede mi?"

Lupin şaşırdı. Anlaşılan bunu da bilmesini beklemiyordu. "Hayır, bunu nereden çıkardın?"

"Kaleye sadece balo için uğramayacağını düşündüm." Harry omuz silkti.

"Haklısın... Sezgilerin kuvvetliymis. Riddle ile ne kadar yakınsın?"

"Yüzsüz olayını bilecek kadar." dedi Harry. "Kötü bir haber mi var?"

Lupin hemen cevap vermedi. Harry nin arkasındaki bir noktaya bakıyordu. "Madem biliyorsun, bu gece Riddle ın yanından ayrılmasan iyi edersin çünkü ona eşlik edecek insanlara ihtiyacı olabilir... Grindelwald Drumstrang e saldırmış."

Harry Ron nun harekete geçtiğini anladı. Yakında Dumbledore da gidecekti. Zamanlama mükemmeldi.

"O kadar komik olan ne?" Lupin, Harry nin güldüğünü fark edince alnı kırıştı.