YAZIM HATALARI İÇİN KUSURA BAKMAYIN 🤍
Göğüs kafesimde yangın var gibiydi. Derin nefesler alıyordum, rahatlarım diye, ama içimi saran bu kasvet bir türlü bitmiyordu. Aklım almıyordu. Parayı nasıl verirdi Ömer, o zaman daha birbirimizi tanımıyorduk bile. Kandırılmamı bir türlü idrak edemiyordum.
Söz bittikten sonra herkes evine dağılmıştı. Kadınları yolcu ederken yanımdan geçen Ömer'e bakmamıştım. Bana biraz konuşalım diye sorduğunda, daha sonra diyerek istememiştim. Kafamı toplamam, sağlıklı düşünmem gerekiyordu.
Abilerimde evlerine gittiğinde biz bize kalmıştık. Annem yorgunluktan odasına çekilmiş, Osman abim onlar gider gitmez uyumaya gitmişti. Demet İzmir'e dönene kadar bende kalacaktı.
Ben, Demet ve Merve yengem biraz sohbet ettikten sonra yengemde odasına gitmişti.Şimdi benim yatağımda sırtımızı duvara yaslamış yan yana oturuyorduk. Demet sanki halimi anlamış gibi benimle birlikte sessizliğe bürünmüştü. Telefonumun sesiyle sessizliğimiz bölündü.
Telefona baktığımda arayanın Ömer olduğunu gördüm. Bilmem kaçıncı arayışıydı ve bilmem kaçıncı açmayışımdı. Telefon tekrar yan düğmeleri ile sessize aldığımda Demet derin bir nefes alarak konuştu.
"Rabia neyin var bir tuhafsın"
"Bir şeyim yok Demet" çok şey var Demet, diyemedim.
"Bu bir şeyinin olmadığı halinmi" diye iç çekti..
"Öyle" diyerek telefonla ilgilenmeye başladım. Elimden telefonu alarak yanına bıraktı..
"Neler oluyor anlat bakalım. İnsanlar gittiğinden beri somurtuyorsun, üzgünsün, akşam doğru düzgün bir şey yemedin, ayrıca Ömer seni kaç kere aradı ama açmadın. Bir sorunmu var anlat bana. Bu gün senin mutlu günündü en çok senin mutlu olman gerekirdi" Demet'in konuşmasıyla gözlerim dolmaya başladı, kısa süre sonrada ağlamaya başladım. Göz yaşlarım benden bağımsız bir bir dökülürken Demet bana sarıldı.
"Şşş, tamam ağlama"
"Ben bunu hak edecek ne yaptım Demet. Hayatımda olaylar, yalanlar, sırlar, iftiralar hiç eksilmiyor. Kendimi kötü hissediyorum. Bazen birinin ahınımı aldım bunlar başıma geliyor diyorum"
"Öyle deme lütfen" diyerek beni kendinden uzaklaştırdı. Göz yaşlarımı sildikten sonra gözlerimin içine baktı.
"Bak, ne oldu ne yaşadında böyle ağlamana neden oldu bilmiyorum. Ama şunu söyleyeyim kardeşim. Kimse için üzülmeye değmez. Kimse için göz yaşlarını dökme. Üzülen, hırpalanan sadece sen oluyorsun"
Yataktan kalkarak benide ayağa kaldırdı sonra yatağımı açarak bana baktı.
"Hadi biraz uyu bugün çok yoruldun"
Başımı salladım."Tamam ama önce yatsı namazını kılmalıyım"
"Tamam canım bende yan odadan kendime yastık getireyim" Gideceği zaman kolumdan tuttum..
"Demet benle uyurmusun bu gece"
"Uyurum hadi namazını kılda gel" başımı sallayarak banyonun yolunu tuttum. Abdestimi aldıktan sonra yatsı namazımı kıldım. Yatağa baktığımda Demet'in uykuya daldığını gördüm. Seccademi katlayarak çekmeceye bıraktım. Uyumayacağımı biliyordum ama yinede denemek için yatağa Demet'in yanına uzandım.
Sessizde olan telefonumdan ses gelince elime alıp baktım. Ömer di.
Ömer bey:
Ne olduda maviliklerini benden sakınır oldun. Ben tam kavuştum derken neydi seni benden uzaklaştıran, aramızda soğuk duvarlar çeken. Sorarım sana ömrüm nedir bana olan kırgınlığın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(İMTİHAN, SERİSİ) İmanımın Yarısı
Teen FictionRabia, inancına ve değerlerine sıkı sıkıya bağlı, güçlü bir kadındır. Dış dünyanın baskılarına rağmen, kendi yolunda kararlılıkla yürümeye devam eder. Ancak bu yolda, inancını savunduğu bir tartışma sonucunda kendini mahkemede bulur. Davayı açan Pel...