1.3

566 100 17
                                    

Tenefüsün bittiğini haber veren zil çalarken "Sonraki tenefüste tekrar gelirim" diyen Jeongin ile başını sallayıp sınıfına girdi Seungmin.

Onun sınıfına girmesi ile ellerini cebine atmış, şarkı mırıldanarak zıplayarak sınıfına ilerlemişti.

"Jeongin!" diyen ses ile durup arkasına baktı. Kendisi gibi elini cebine atmış Jiwon yanına geldi. "Sonraki tenefüs bahçeye gel" demiş Jeongin bir kaşını havaya kaldırmıştı.

"Tam olarak neden geleceğim?"

"Soru sorma ve gel Jeongin" diyerek omuz atarak yanından geçti. Kızıl olan gözlerini devirip sınıfına girdi.

Jiwon ile önceden tanışmışlıkları vardı ve şimdi onu çağırması biraz gerilmesine neden oluyordu. Üstüne bir de Seungmin'e yanına geleceğini söylemişti.

İç çekip başını sıraya yasladı. "Yang Jeongin!" diye bağıran hoca ile irkilip kalktı anında.

"Bir daha yattığını görmeyeyim" diyen hocası ile "Üzgünüm bayan Son" dedi.

Kadın dersine devam ederken göz devirip defterini karalamaya başladı. Dersi dinlemek dışında herşeyi yapıyordu şuan.

Zilin çalması ile iç çekip yerinden kalktı. Bahçeye çıkmış onu basket potasının önünde bekleyen bedene ilerlemişti.

Kapıda Jeongin'in gelmesini bekleyen sarışın yanaklarını şişirdi. "Sen çıkmıyor muydun?" diye soran Felix ile "Jeongin geleceğim demişti ama yok".

Sesinden bozulduğu anlaşılırken Hyunjin gülüp "Üzüldün sen bı" diyerek dalga geçti. Seungmin omuz silkip "Üzüldüm tabi".

Hyunjin kolunu arkadaşının omzuna atıp sıkarken sınıfa giren bir kaç kişi "Jeongin ve Jiwon kavga ediyor!" demişlerdi.

"Ne?"

Hızla yerinden kalkan Seungmin "Jeongin mi?" diye sordu emin olmak için, kız başını sallayıp "Evet ilk kez bu kadar sinirli. Çok garip" demişti.

Seungmin anında sınıftan çıkarken diğerleri de arkasından geliyordu.

Bahçeye çıkıp topluluğun arasından sıyrılarak öne geçti. "Bir daha onun hakkında konuşma!"

İlk defa bu kadar sinirli gördüğü kızıl saçlı ile duraksadı. Onu aksine Jiwon sırıtıyordu. "Ne oldu tilkicik çok mu zoruna gitti?"

"Kes sesini!" diyerek yakasından tuttuğu genci demire çarptı. "Ah Jeongin. Annen sana hiç terbiye vermedi mi? Gerçi nasıl verecek ki?".

Sırıttı"O köle gibi çalışıyor". Bununla yüzüne yurmuk yemiş araya giren hocalar ikisini ayırmıştı.

Jeongin hala elleri titrerken derin nefesler aldı. Tüm okulun ona bakması iyi gelmiyordu ama.

"Yang Jeongin ve Son Jiwon benimle gelin!".

Müdürün sesi bahçeyi kaplarken iki genç yanına ilerledi. Jeongin arkasına dönüp sarışın ile göz göze gelmiş yutkunarak önüne dönmüştü.

"Hadi sizde sınıflarınıza" diyen hocayla hepsi içeri girdi. Sınıfa geçtiklerinde bir süre sessizlik oldu.

Sarışın yüzünü ellerinin arasına alıp iç çekti. "Ne olmuş olabilir ki?" diye mırıldandı.

"Jiwon'un tekin pabuç olmadığı belliydi zaten" diye söylendi Jisung. Seungmin başını kaldırıp ona baktı.

"Bir ara beni Jeongin'e karşı doldurmaya kalkmıştı"

"Al işte" diye söylendi Felix. "Jeongin bu sefer basit bir ceza ile yırtmaz"

Hyunjin'in dedikleri ile ofladı Seungmin. Arkasına yaslanıp "Tilkileri durmuyor ki yerinde".

Çıkış zamanı gelene kadar Seungmin okul ilk kez bu kadar yavaş bitmişti. Okuldan çıkarken gördüğü bedenle diğerlerine görüşürüz diyerek yanına adımladı.

Jeongin de ona dönmüş diğerlerinin aksine küçük bir gülümseme ile "Seungminim" demişti. Sarışın iç çekip "Düş hadi önüme" diyerek ilerledi.

Sessizce ilerleyip okuldan uzaklaştılar. Artık tanıdık bir yüz kalmazken "Müdür ne dedi?" diye sordu.

Güldü. "Bu sefer yırtamadık ya, bir hafta uzaklaştır verdi".

"Ne?" diyen sarışın ile omuz silkti. "Öyle işte, sıkıntı değil aslında ama seni çok özlerim"

"Aptal" diyerek önüne döndü. "Neden kavga ettiniz ki zaten? Seni ilk kez öyle gördüm"

Omuz silkti bu sefer. "Beni kendisi yanına çağırdı, gittiğim de ise saçma sapan konuştu. Neymiş senin yanında dolanmayacağım"

Seungmin göz devirdi. "Ondan bu kadarını da beklemiyordum"

"Sadece bu mu?" diye sordu merakla. "Yani çok ileri gitmeye başlayınca dayanamadım".

Kaçmaya çalıştığını anlayınca üstüne gitmedi sarışın. "Anladım, o da uzaklaştırma aldı mı?" diye sordu merakla.

"Evet ama üç gün" diyerek yüzünü buruşturdu. İkisi sonunda gülerken Seungmin'in evinin önüne gelmişlerdi.

"O zaman bir hafta sonra görüşürüz?" diyen sarışın ile iç çekip"Maalesef o kadar uzun" demiş sarışın gülmüştü.

"Bir hafta hızlı geçer üzülme" diyerek ayak uçlarında çıkarak patlayan kaşına öpücük kondurdu.

Ona şaşkınlıkla bakan bedenle "Hızlı iyileşsin" diye demiş daha sonra utandığı için kapıya koşmuştu.

Jeongin ise hala kızarık ve şaşkın yüzüyle kaşını tutuyordu. Bir an Jiwon kaşına vurduğu için sevinmiş bile olabilirdi.

---

Geçiş bölümü gibi oldu

Geçiş bölümü gibi oldu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Baysss

Cheese // Seungin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin