Eve gelmiş ve yine günlük okuldan sonra ki rutin işlerimi hal ettikten sonra hiç sevmesemde ders tekrarı yapmam gerekiyordu ben ders tekrarı yaparken telefon çaldı sınıftan Çınar kendi kendime Allah Allah bu neden beni arıyor dedim açtım
"Alo Gökçe"
"Efendim Çınar"
"Okulda bir parti olacakta sende gelsene"
"Yok çınar ben gelmeyeceğim"
"Yaa gel Gökçe hem hocalarda orada olacak merak etme seni dışlamalarına izin vermem"
"Hocalar gelmeseydi gelmezdim ne zaman bu parti"
"Cumartesi akşam gel tamam mı ?"
"Bunu bu gün okulda da söyleye bilirdin Çınar"
"Daha yeni karar verdik Gökçe gel lütfen"
"Tamam Çınar hoşçakal"
"Hoşçakal Gökçe"
"Çınarla yaptığmız konuşmadan sonra sadece her ay bana para yollayan yüzüme bile bakmayan amcam aradı kendi kenidme bu günde arayan arayana"
"Yeğnim nabiyon nassın ey mi"
"İyim amca sen nasılsın"
"Bende eyyin eyyin bir ihtayacın neyin var mı diyin aradıydım"
"Yok amca canın sağ olsun yeter"
"Sen de sağ ol yeğnim bah hele benim oğlan var ya Mehdi seni ona alacan ben"
"Amca ne diyosun sen ya istemiyorum ben Mehdi'yi"
"Bane istersen nefret et evlenecen sen bu oğlenlen bah hele sen mi gelen İstanbul'a biz mi gelen Samsun'a"
"Amca okulun bitmesine son bir yıl kaldı ondan sonra bakarız o meseleye tamam mı"
"Ha şöyle canım yeğnim kadın bakem gendüen dikkat et"
"Sende amca"
Bu konuşmadan sonra ders bile çalışmadan attım kendimi yatağa öylece uykunun kollarına bırakmışım kendimi rüyamda ben ve Tamer hoca vardı ormanın içinde bir bank vardı ben o bankta oturmuş ve kitap okuyordum ardından güneş bir den batıyor ve ortaya Tamer hoca çıkıyor ve bir kadın var istesende istemesende benimle evleneceksin Tamer diyor du kadın Tamer hoca bağırıyordu ne dediği anlaşılmıyordu bile ve orada uyandım uyanır uyanmaz telefonu elime aldım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÜRAİ Aşkın İki yüzü
Literatura FemininaYalnızlığın cehenneminde kavrulan Gökçe'nin gerçekliğinden kaçan Tamer hoca ile kesişen yollarında onları ayıra bilecek tek gücün ölüm olduğunu bilmeden birbirlerine sımsıkı bağlanırlar