Uzun yolun ardından Açelya ile buluşmuştuk çok samimi ve tatlı bir kızdı biz konuşurken Zeynep lavaboya gitmişti biz ise Açelya ile tatlı indirirken miğdeye bir taraftanda konuşuyorduk
"Eee Gökçe nasıl gidiyor hayat sendede var mı bir şeyler"
"Ne var mı Açelya ?"
"Aşk meşk ne bileyim takılmalık birileri felan"
"Takılmalık değil ama biri var evet"
"Hmm kim ben tanıyormuyum ?"
"He yok yani Zeynep'in arkadaşı değil Berk'in yakın bir arkadaşı"
"Hmm,Tamer mi ?"
"Tamer sen Tamer'i yani Tamer hocayı nereden tanıyorsun ?"
"Ben mi öyle fotoğraflarını felan gördüm daha önce hiç tanışma fırsatım olmadı,aslında Berk bizim bir ilişkimiz olsun istiyordu benim Tamer ile birlikte olmamı istiyordu bende kabul etmedim oda kabul etmemiş olmadı yani aslında çok yakışıklı birisi açıkçası fazlasıyla çekici birisi ne kadar uygun olur bilmiyorum ama olmadı belki şimdi çıkıp gelse bir şeyler yaşamak isterse hayır demem doğrusu"
Bu sözleri üzerine saçını başını yolmamak için kendimi çok zor tutuyordum sinirden gözlerim alev fışkırıyordu tam ben sinriden çatlamak üzereyken kapıdan gelen Tamer'i görünce kala kalmıştım öyle Tamer yanımıza yöneldiği sırada ayağa kaltım
"Sevgilim" diyerek dudaklarını dudaklarıma bastırdı
"Tamer ne işin var senin burada"
"Sevgilimi özlemiş olamaz mıyım ?"
"Hayır beklemiyordum sadece"
"Siz siz sevgili misiniz" diyen Açelyaya Osmanlı tokadını basmamak için zor tutuyordum kendimi
"Evet Açelyacım Tamer benim Erkek arkadaşım"
"Gökçe ben ben çok özür dilerim bilmiyordum gerçekten"
"Ben takmadım zaten senin dediklerini"
"İykide duymamışsın"
"Hayır canım kulaklarım gayet iyi duyuyor boş yaptığından kaynaklı boş laflara kulaklarım kapalı" dedim gülümseyerek
"Gökçe kusurabakma ben böyle olsun istemezdim yani söylemedin sende"
"İyikide söylemedim ne düşündüğünü öğrenmiş olduk"
"Gökçe sevgilim tartışma çıkmasın biz kalkalım artık"
"Kalkalım aşkım"
Tamer ve ben Açelya'nın yanından ayrılarak beyaz spor bir arabaya binmiştik
"Tamer bu araba ne ?"
"Yeni kiraladım beğenmedin mi ?"
"Yok gayet beğendim"
"Sevindim beğenmene"
"Nerden çıktın sen öyle birden bire ?"
"Var bizimde bir bildiğimiz hatun ne sandın"
"Ya Tamer söyle işte"
"Geçen senin telefon diğer otel odasında kalmıştı ya işte ben o zaman konum takip uygulaması yükledim oradan buldum"
"Umarım karıştırmadın telefonumu"
"Yo yok sadece uygulama indirdim"
"Hmm iyi anladım"
"Ne yapıyoruz"
"Bilmem ne yapıcaz"
"Sen ne dersen o olsun"
"Eee Tamam zaten akşam olmuş yemek yiyelim daha sonra otele geçelim"
"Eee hiç gezmek yok mu ?"
"Tamer'im biz buraya başbaşa kalmak için geldik gezmek için değil"
"Sen şimdi diyorsun ki gece uzun olsun"
"Yok öyle bir şey demedim ki ben"
"Oyun oynayalım mı bu gece ?"
"Ne oyunu ?"
"Yatakta futbol"
"Daha önce hiç öyle bir oyun oynamadım duymadımda"
"Tamam işte oynayalım bu gece"
"Oynayalım merak ettim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÜRAİ Aşkın İki yüzü
Genç Kız EdebiyatıYalnızlığın cehenneminde kavrulan Gökçe'nin gerçekliğinden kaçan Tamer hoca ile kesişen yollarında onları ayıra bilecek tek gücün ölüm olduğunu bilmeden birbirlerine sımsıkı bağlanırlar
