MÜRAİ Aşkın İki yüzü

bölüm 20

Arayan amcam evet biliyorum hayatımda her şey çok karıştı peki ya şimdi ne yapmalıyım o telefonu açacakmıydım açmalımıydım bilmiyordum tamda bu gün 18 olmuştum doğum günümü kutlamak için mi aramıştı kafam allak bullak olmuştu telefonu açtığımda amcamın sesi değildi konuşmaya başladım

Kimsiniz ?

-Merhabalar ben Çorum'dan ulaşıyorum size ulaşıyorum savcıyım Samsun'a gelen İstanbul plakalı araç kaza yapmış ekiplerimiz olay yerine teşfik ettiler

Korkmuştum ne yapacağımı bilmiyordum endişeli bir ses tonuyla konuşmaya başladım

Nee !!! Ö-ölen var mı ? Amcam öldü mü ?

-Malesef olayda iki erkek bir kadın toplam üç kişi hayatını kaybetmiş sadece sekiz yaşındaki Mira Sevim kazadan sağ sağlim kurtulmuş zaten sizi Mira sayesinde aradım başka akrabağlarınız var mı yada Mira'ya siz baka bilirmisiniz

Ağlamalı bir ses tonu ile konuştum

Ben bakarım Mira'ya sorun değil diyer akrabalarımız ülke sınırları içinde değil ben Mira'ya bakacağım

-Tamam siz Mira'yı almaya gelebilirmisiniz ? hem cenazelerde burada

Tamam ben her şeyi hal edicem

-Birde Mira konusundada adliyeye gitmelisiniz onuda hal edin en kısa sürede

Telefon kapandıktan sonra göz yaşlarıma hakim olamamıştım Mira da benim gibi annesiz babasız kalmıştı fakat o benden çok daha küçüktü kim bilir ne travmalar atlatacaktı yada atlata bilecek miydi düşüncelerde kaybolurken Görkem aradı ağlarken açtım telefonu

-Sevgilim akşam sana sürprizim var ikimiz baş başa, ağlıyormusun sen ?

Amcam yengem ve kuzenim ölmüş sen hala sürpriz diyorsun Görkem küçük kuzenime benim bakmam gerekiyor Trabzon'a gitmem gerekiyor neyle gideceğim bilmiyorum

Konuşurken telefon çaldı

Görkem kapatmam gerek

Çalan telefonu açtım Tamer aramıştı

-Gökçe aşağıdayım gel

Dalga geçerek konuştum

Çok gelmek isterdim ama şuanda cenaze var Trabzon'a gitmem gerekiyor

-Nee başın sağolsun eee tamam aşağı gel ben götürürüm seni

Yok sen git nereye gideceksen yolundan olma

-Üsteleme Gökçe gel işte

Tamam

Bir çırpıda giyinip çıktım evden aşağıda göz göze gelmiştik Tamerle ve bu uzunda sürmemişti gözlerime değen gözlerini bir kenara bırakıp arabaya bindim yola çıktığımızda uzun bir süre konuşmadan yola devam ettik uzun sesizliğin ardından gelen sesle irkindim

-Tekrardan başın sağolsun

Sağol

-Ne yani bundan sonra hep böyle mi olucaz

Ne demek istiyorsun

-Anlamamazlık etme çünki senin bu halin beni daha deli ediyo

Sen istedin böyle olmasını Tamer şimdi konuşturma beni burda

-konuşana Gökçe konuşmadan düzenlmeyecek çünki konuş, KONUŞSANA GÖKÇE NEDEN SUSUYORSUN SUSMA

BAĞIRMA BANA

-SEN BENİMSİN GÖKÇE BENDE SENİNİNİM

MADEM BENİMSİN BENİM OLAN DUDAKLARA NEDEN BAŞKA BİR KADININ DUDAĞI DEĞİYO TAMER SEN CEVAP VER

-MADEM BU DUDAKLAR SENİN NEDEN BAŞKA DUDAKLARA GİDİYORSUN GÖKÇE

BEN BAŞKA DUDAKLARA GİTMİYORUM SADECE SANA OLAN SİNİRİMDEN YAPTIM ÇÜNKİ SENİ O KADINLA GÖRÜNCE DELİYE DÖNDÜM BEN SEVİLMEYİ VE SEVMEYİ SENDEN ÖĞRENDİM MEĞER SEVGİN YALANMIŞ

Arabayı aniden durdurdu