24. Bölüm

24.8K 2.8K 1.4K
                                    

Hoş geldiniz.

Nasılsınız?

İyi okumalar 🖤

Ali'nin bakışları beni kendime getirirken Zeren çoktan Ali'yle konuşmaya başlamıştı.

"Bir şey olduğu yok. Pınar ile sohbet ediyorduk." Deyip konuyu kapatmaya çalıştı.

Konuyu kapatmak istemesinin sebebini az çok biliyordum.

Aklı sıra Ali'nin benim dediklerimi öğrenmesini engellemeye çalışıyordu. Oysaki Ali zaten her şeyi duymuştu.

"Ya benim seninle konuşmak istediğim bir konu vardı da..." Deyip sustu.

Ne bekliyordu? Gitmemi falan mı?!

Çok beklerdi.

Kamer ağlamaya başlayınca onu kucağımda sallamaya başladım. Tekrar eski suskunluğuna dönünce rahat bir nefes aldım.

"Tabii, dinliyorum?"

Zeren bir elini saçlarına attı ve gülümsedi. "Ben uzun zamandır spor salonu arıyordum. Abim de senin spor salonunu çok övünce, oraya üye olmaya karar verdim. Üye olmak için oraya gelmeme gerek var mı diye soracaktım. Aslında Instagram'dan yazdım ama hesabın gizli olduğu için mesajı görmemiş olabilirsin. "

Her cümlesi içimdeki kıskançlık ateşini harlıyordu. Dudaklarımı ıslattım. Demek ki Instagram'dan Ali'ye yazmıştı.

Ve Ali bunu bana söylememişti.

"Evet, üye olmak için spor salonuna gelmen gerekiyor." Dedi, onun uzun konuşmasına kıyas kısa bir cümle kurmuştu. Mesaj hakkında ise hiç bir şey söylememişti.

"Hmm... Ben pazartesi gelirim o zaman." Dediğinde sesli bir şekilde nefesimi verdim.

Ali'nin bakışları üzerimdeydi. Bunu fark ediyordum ama dönme zahmetinde bulunmuyordum.

Birincisi, Ali'nin hesabını nereden bulmuştu?

İkincisi, hangi cesaret ile Ali'ye yazabiliyordu?

Üçüncüsü, Ali'nin dibinde olmak için spor salonuna nasıl üye olurdu!

Ellerim sinirden titriyordu. "Tamam." Dedi başını sallayarak.

Bir kaç adım gerildi ve elini salladı."Görüşürüz o zaman?" Dedi sorarcasına.

Ali onun yaptığının aksine sadece başını salladı. "Görüşürüz" diye mırıldandı.

Gülecek gibi oldum. Ama gülmek istiyor olmam, keyiften çok sinirdendi.

Aramızdaki sessizlik beni rahatsız etti.

Onu da etmiş olmalıydı ki, "Pınar?" Dedi.

"Gel Kamer,biz seninle kaydıraktan kayalım." Onu görmemezlikten gelerek büyük kaydırağı es geçip oldukça küçük,bebekler için yapıldığı belli olan kaydırağın başına Kamer'i oturttum ve sırtına elimi dayadım.

Onu incitmemeye dikkat ederek sıkı sıkı tuttum ve kaydırmaya başladım.

Bu oyunu dakikalarca sürdürdüm. Ali ise sessiz gözlerle bizi izliyordu.

Konuşmak istemiyordum.

O kızın mesaj attığını söyleyebilirdi.

Ya da o kız sırf görüşürüz dedi diye karşılık verip görüşürüz demiyebilirdi.

Sinirim gittikçe bozulurken saçlarımı yolma isteği içimi kavurdu. Sinirden saçlarımı yolayabilirdim.

Kamer'i bir kez daha salıncağa bindirdiğim de hafiften mayıştığını görebiliyordum. Ağır ağır sallamaya devam ettim.

-ACEMİ MÜSLÜMAN- Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin