Merhaba ❤️Oylarınızı verdiyseniz sizi bölüme uğurluyorum ❤️
✨ Keyifli okumalar✨
1,5 yıl sonra
Hikayeler yarım bırakılmak için değil tamamlanmak için yazılır. Benim yazarım hikayemi tamamlamak üzereydi. Yarım bırakmamış tamamlamak adına her şeyini ortaya koymuştu.
Neredeyse yedi yıla aşkındır tanıdığım Ali Sungur.
Her şeyim olan Ali Sungur.
Hayat ansızın dizlerinizi kırar ve tüm acılara karşı diz çökmenizi sağlar. Diz çökmenizi sağlarken aynı zamanda yaşattığı ve yaşanacak tüm acılara karşı boyun eğmenizi de ister. Reddedin. Ayağa kalkıp bildiğiniz yoldan gitmeye devam edin ve arkanıza dahi dönüp bakmayın. Arkanıza döndüğünüz an hayat size çelme atmak için tetikte bekliyor olacak. Başınız dik olacak şekilde göğsünüzü gere gere yürüyün. Size yaşatılanlar için atın bir adım. Yaşatılmayanlar için de bir adım atmayı unutmayın. Hayal kırıklığı daima içinizde yanan ve her an harlanan duygudur. Kırılan tüm umutlarınız adına yürüyün o yolları. Size çelme atıp mutsuzluğunuzla mutlu olan insanlara inat yürüyün.
Sonra size uzatılan ele tutunun. Kavrayın o eli. Bu sefer yola onunla beraber devam edin. İşte o eli kavradığınız zaman anlayacaksınız yürüdüğünüz o yolun değerini.
Sizi seven,değer veren,kötülüğünüzü değilde iyiliğinizi isteyen o insanla tanışmanın verdiği huzurun getirisi olan mutluluğu, doya doya yaşayın. Yaşayın çünkü ben öyle yapıyorum.
Mutluluğumu doya doya yaşıyorum.
Koridorda tek olmamdan dolayı çıkan tek ses topuklu ayakkabılarımın sesi olurken dakikalar sonra beni bekleyen arabaya varmıştım. Yolcu koltuğunu açıp saniyeler içerisinde yerime kurulduğumda Irmak'ın cıvıl cıvıl sesi kulağıma ulaştı, "Hoş geldin."
Uzanıp yanağına öpücük kondururken en az onun kadar sesimi enerjik tutmaya çalıştım. "Hoş bulduk bebeğim."
Ali'nin bakışlarını gördüğümde yerimde hareketlenip onu da öptüm. Gülümseyip arabayı çalıştırdı. Arkama yaslanırken büroya kısa bir bakış atıp önüme döndüm. Son birkaç aydır, staj yaptığım bu büroda çalışıyordum. Stajyer olduğum dönemlerde işimi ve düzenimi beğendikleri için staj bittikten sonra burada çalışmamı istemişlerdi. Hem alıştığım için hem de insanlarının iyi olmasından dolayı teklifi kabul etmiş, çalışmaya başlamıştım. Memnundum. Bir şikayetim yoktu.
"Pizza günü yapıyoruz." Ali'nin sesi kulağıma iliştiğinde ona döndüm.
"Öyle mi?"
Haberim yoktu. Haftanın bir gününü pizza veya hamburger günü ilan etmiştik. Ancak belirli bir günü yoktu bu önemli günün.
"Evet." Dedi Irmak.
"Dolaptaki yemeklere ne olacak?" Diye sordum gülümseyerek.
"Onları da yeriz." Dedi Ali.
Büyüyen gözlerimle ona baktım. Yaptığım her şeyi yeme gibi bir isteği vardı. Bunu son bir yıldır daha iyi anlıyordum. Deli dolu geçen bir buçuk yıl... O kadar güzel geçiyordu ki günlerimiz bazı günler saatler hiç geçmesin istiyordum. Hepimiz mutluyduk. Hepimiz deli doluyduk.
Değişen birçok şey vardı. Ancak duygularımız hep İlk günkü gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-ACEMİ MÜSLÜMAN-
Action~Bu kitap tüm zorluklara inat aşkından vazgeçmeyip aşkı için savaşanlara ithaf edilmiştir.~ -------------------------- "Aşk mıdır beni,sana bu kadar bağlayan?" Diye sorduğumda derin bir iç çekti. Soruma cevap vermesini beklerken beni yanıltmış o da...