-ACEMİ MÜSLÜMAN-

35. Bölüm

Merhaba 🌸

1 Milyona adım adım ilerliyoruuzz 🦋💓
Çok teşekkür ederim.

Hatırlatma: Bölümler hazır. Bölümün gelme hızı tamamen sizin yaptığınız oy ve yorumlara bağlı ❤️‍🩹

İyi okumalar 🌸

Merdivenlerden aşağıya inerken Fatih'in seslenmesi ile adımlarım yavaşladı. Yanıma geldiğinde bu sefer birlikte inmeye başladık. "Nasıl geçti ?" Diye sorduğunda ortak olduğumuz finalden bahsettiğini anladım.

"Güzel geçti. Yüksek bekliyorum." Dediğimde yüzünde bariz bir memnuniyet geçti.

"Seninki nasıl geçti?"

"Güzel geçti benimkide." Dedikten sonra etrafına bakındı. Çoktan fakülteden çıkmıştık. Başımı salladım cevabı üzerine. O hâlâ etrafa bakarken kaşlarım çatıldı."Kimi arıyorsun?" Diye sordum.

"Yağmur'u. Birlikte kahve içmeye gidecektikte."

Bende onunla beraber etrafa bakarken birden konuşması ile ona döndüm. "Borçlar hukukunuza Selda hoca giriyor değil mi?"

"Evet." Dediğimde neden sorduğunu merak etmiştim.

"Senin dik başlı olduğunu söylüyor. Fazla karşılık veriyormuşsun."

Kaşlarım çatıldı. Derse geç kaldım diye dönemin başında aramızda bir tartışma geçmişti. Büyük ihtimalle o yüzden hakkımda böyle bir kanıya varmıştı. Kolay kolay hocalarla tartışan biri değildim ama küçük çocukmuşum gibi bütün anfinin önünde rencide edip saçma sapan laflar edince, bende çeneme hakim olamamıştım.

Pişman değildim. Üstüme çok fazla gelmişti.

"Bende ona bir ayağın çukurda desem eşitlenir durum sanki?" Dediğimde birlikte gülmeye başladık.

"Pınar cidden şu hazır cevaplılığına hayranım." Dedi gülmelerinin arasında.

Göz kırpıp açık olan saçımı savurdum. "Bende kendime hayranım." Deyip egomu yine gün yüzüne çıkardım.

Gülmesi daha da artarken duyduğum ses ile gülmem dudaklarımda asılı kaldı.

"Güzelim?" Ali'nin sesini duymam ile başımı çevirdim. Bana doğru ilerlerken bakışları kısa bir an Fatih'e döndü. Ancak tekrardan bütün ilgisi beni buldu.

Geleceğinden haberim vardı bu yüzden gülümsedim. Bende ona doğru ilerlerken çoktan kollarının arasına girmiştim. Elleri belimi kavrarken dudaklarını kulağımda hissetim.

"Kim bu dangalak?" Derken saçlarıma küçük bir öpücük bıraktı.

Ağzım açık kalırken,gözlerim şaşırmamdan dolayı büyümüştü. Hızlıca kendimi toparlayıp ondan ayrıldım. Fatih bizi izlerken bir yandan Yağmur'a bakınıyordu. Yağmur, Fatih'in neredeyse 2 yıllık sevgilisiydi.

Ali'nin eli belimde varlığını korurken Fatih "Merhaba." Deyip elini selamlaşmak adına uzattı. Ali ona uzatılan ele kısa bir bakış atıp bekletmeden tutup sıktı. Elleri ayrılırken o da "Merhaba." demişti.

Ali ile Fatih zaten daha önceden tanışıyorlardı. Fatih ile mahallede karşılaşmış,Ali'de yanımda olduğu için tanıştırmak zorunda kalmıştım. Galiba üzerinden bir ya da bir buçuk yıl geçmişti. Birbirlerini hatırladıklarına emin bile değildim.

"Seni yanlış hatırlamıyorsam bizim mahallede görmüştüm. Osun değil mi? " dediğinde Ali'yi hafife almamam gerektiğini bir kez daha anladım.

"Hafızan kuvvetliymiş. Evet,benim. "