Genç kız, birkaç saniye durup nasır tutmuş parmağına baktı. O andan sonra kendisini başka bir eve getirip, bulabildikleri tüm ayak işlerini ona yaptırmışlardı. Yemek ve temizlikte dahildi buna. Son olarakta haplar ile dolu bir odaya atmışlardı. Fakat her yeri haplar ile dolu bir oda, o kadar fazla vardı ki sanki samanlıkta iğne arıyordu. Bir yandan boş koliler, bir yandan ise minik poşetler.
Genç kız oldukça soğuk olan odada, hapları avuç avuç kilitli şeffaf torbalara doldurdu. Ne zamandır bu işi yaptığını bilmiyordu. Güneş yavaş yavaş batmış ve odanın soğukluğu da gitmemişti. Biraz doğrulup ağrıyan belini rahatlatmaya, poşetlerin kilidini kapatmakta acıyan parmağına bakmaya bile cesareti yoktu. Ya birazcık dinlendiği an odaya giripte tembellik ettiğini sanarlarsa? Kendisine verdikleri yaşama hakkını anında geri alacaklarını biliyordu.
Fakat ağrıyan belinin vücuduna verdiği sızı dayanılmazdı. Doğrulup parmağına bakınca rahatlayan beli, yeniden iş yapmasına engel oluyordu. Şu an biraz uzanmak için nelerini vermezdi kim bilir...
Ani bir şekilde kapının çarpması ile arkasını döndü genç kız. Kakucho gözlerini önündeki kıza döndürmeden önce, etrafına dikkatlice göz gezdirmişti. “Aferin, baya iyi çalışmışsın” dedi harushi'ye bakarken.
Her zamanki gibi gözlerinin içine iki saniye bile zar zor baktıktan sonra gözlerini kaçırmıştı.
“patron seni çağırıyor” diyerek kapıya doğru yürüdü.Harushi ise bir yandan sonunda bu pozisyondan çıkmanın verdiği sevinç ve rahatlık, bir yandan da izana'ya karşı duyduğu korku ile kakucho'nun arkasından yürümeye başladı.
-
-
-
-
-Uzun kolidordan yürüyüp, evin diğer odalarına adım attıkları anda etraftaki gerici atmosfer kendisini göstermişti. Genç kız içgüdüsel olarak kakucho'nun arkasından çıkmasa bile, odayı çok rahat inceleyebiliyordu.
İzana ve kakucho ile birlikte yaklaşık 7 kişi vardı. Daha öncesinden sadece haitani ve kakucho'nun yanındaki iri, sarışın çocuğu gören harushi, odadaki bu kişilerin hiç birini tanımıyordu. Fakat çete'nin yetkili kişileri olduğu belliydi.
Kakucho'nun birden önünden çekilmesi ile meraklı gözler onu bulduğunda, çenesini sıkıp elindeki bilekliğe dokundu. Strese girdiğinde her zaman böyle yapardı. İzana'nın karşısında başını eğmekten başka bir şey yapmamıyordu.
“mutfakta malzemeler var, 5 dakika içinde sofra hazır olsun... Olmazsa kendini ölmüş bil” dedi her zamanki küstah gülümsemesi ile.
Harushi ise bu sözü fırsat bilerek, odadaki tüm gözlerden uzaklaşarak mutfağa doğru koştu.Mutfaktaki kare masada birkaç meze, oldukça geniş bir tabakta ceşitli sushiler ve iki adet 1 litrelik bira bulunuyordu. İlk öncelikle sushi tabağına uzandı. Eli de hızlı sayılırdı çok geçmeden kurdu önlerine sofrayı.
Odadan uzaklaştığı sırada ise bu çetenin eline düştüğünden beri aklında olan düşünceler yeniden gün yüzüne çıkmış, odasına gitmeden önce kapı önündeki camına bakmadan edememişti. Ya kapıda tehlikeli görünüşlü adamlar gezinirdi ya da evde kakucho veya izana gezinirdi.
Zaten harushinin kaçmaya da cesareti yoktu. Fakat bu defa diğer günlerin aksine kapıda kimse yoktu. İzana ve kakucho ise odada kendi işleri ile meşguldu. Belki de ilk defa bir şansı vardı, belki de şuan haraket geçmese bir daha böyle bir şansı olmayacaktı. Gene de ikilemde kalıyordu. Ayakları yerinden kıpırdamıyordu sanki kitlenmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mektup arkadaşı «izana kurokawa x reader»
FanfictionTek bir kişi bile yok beni dinleyecek, bir tek sana yazıyorum. Lütfen ama lütfen okuyorsan en azından tek seferlik bir cevap var, bir cümle olsa bile... Çok ihtiyacım var buna. Warning: manga spoiler!Toxic!cinsellik? şiddet!psikolojik şiddet!