Ayaz ile Doruk Alanya'da bir otelin sahibi ile ortak olmuş, sahibinin otele iş konuşmak ayrıca biraz tatil yapmak için bütün ekibi davet etmişti. Doruk'un bacağında ki dikişler alınmıştı. Hava alanına varıp uçakla Alanya'ya indiler. Otele doğru kiralanan arabalarla yolculuk ederken Doruk memleketine gelmiş olmanın bilinciyle deniz kokusunu içine çekti. Aynı zamanda gergindi. Korkuyordu. Yanındaki bedene bunu hissettirmemeye çalışsa bile. Emre de 2 gün sonra Alanya'ya annesini görmeye geleceğini söyleyerek geri işlerinin başına dönmüştü. Otele varan ekip odalarına dağıldı. Herkes iki kişilik odalarda kaldığı için Ayaz ile Doruk'ta aynı odada kalacakları için yadırganmamış oldu. Tabii ki odalarda iki kişi kalma fikrini Canan ile Sena ortaya atmıştı. Diğerleri de kabul etmişti.
Büyük odaya girer girmez Doruk yatağa attı kendini yolculuk yormuştu onu. Ayaz'da yanına yattı. Güzel kokulu boyundan bir nefes çekti içine. Doruk Ayaz'ın boynuna sarılıp sıkı sıkı sarmaladı.
"Sabaha kadar böyle durabilirim biliyor musun?"
"Ama benim daha iyi bir fikrim var."
Ayaz bebeğinin teklifi ile heyecanla doğruldu.
"Yoksa."
"Banyoda bir küvetimiz var. Bence kullanılmayı hak ediyor."
Ayaz tehlikeli bir şekilde sırıtıp son zamanlarda cüretkar olan bebeğini kucağına aldı.
Doruk küveti doldurup banyo bombalarından atmıştı içine suyun rengi açık pembeye dönünce köpükle doldu içi. Ayaz ile Doruk yan yana küvete girip saatlerce durdular içinde Ayaz yorgun olan bebeğini daha da yormak istemedi. Akşam yemeğine kadar odalarında aşk dolu dakikalar geçiren çift Doruk'un karnının guruldamasıyla aşağı indiler.
Ekipçe yemek yiyip otelin sahibi gelince biraz iş konuştular. Doruk sohbeti can kulağı ile dinlerken Selda'yı fark etti. Gergince ayağını sallıyor ortalığa bakıyordu. Bir süre önce sesi soluğu kesilen kadını gören Doruk rahatlamıştı bir kişi ile uğraşmayacağı için Selda masadan kalkıp gidince tamamen dostane bir şekilde o da arkasından gitmişti. Selda köşeyi dönünce o da döndü köşeyi. Temizlik odasının olduğu yer biraz karanlıktı. Selda çantasından bir şeyler çıkarıp şapkalı adamın eline verdi. Karanlıktan adamın yüzü çok seçilmiyordu. Selda uzanıp adamı öptü.
"Seni çok özledim."
"Bende seni bebeğim."
Bu ses, bu ses çok tanıdıktı.
Selda biraz daha orada durunca odadan çıkmak için ayaklanınca Doruk koşarak Ayaz'ın yanına gitti. Soluk soluğa oturdu Ayaz'ın yanına o sırada masadakiler de ona bakıyordu.
"Doruk iyi misin nefes nefesesin."
"Ay bir kedi vardı bahçede o koşturdu bahçede önemli bir şey yok."
Herkes gülümseyip yemeğe devam etti. Ayaz merakla döndü Doruk'a.
"Gerçekten bir şey yok."
Ayaz gülümsedi sohbete dahil oldu.
Doruk bir şeylerden şüpheleniyordu ama neyden şüphelendiği o da bilmiyordu.
Geçiş bölümü gibi attım uzun süredir sağlık sorunları dersler derken atamadım. Bu yüzden finale adım adım yaklaşıyoruz sizleri seviyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TRAVMA (bxb)
RomanceHayat Doruk'a altın tepside sunulmadı. Geçmişte yaşadığı o olay ile hayata küsmüştü. Çok kanıyordu sol yanı. Aradan 6 yıl geçmesine rağmen unutamamıştı. Karanlıktan kapalı alanlardan korkardı. Mutlu olmayı unutmuştu sadece işine önem veriyordu. O aş...