22.Bölüm "Sen sen sen nerdeysen, ben ben ben ordayım"

2.2K 162 48
                                    


Y/n: Faruk K- Bomba şarkısını dinlesenize sşkdlwlwlw

Sen sen sen nerdeysen,
Ben ben ben ordayım
Senin için denizleri köprüleri
Bombalarım.

Aramıza gireni vururum
Ah umrumda mı canını yakarım
Bu şehri baştan başa
Bom bom bombalarım

----------------------------------------

Şaka gibiydi.

Hayır şaka gibi derken Ferit'in yemekte bize katılmasını kast etmiyordum. Kast ettiğim şey bizim gayet normal bir şeymiş gibi, sanki Ferit her gün bize yemekte katılıyormuş gibi oturup sohbet muhabbet etmemizdi.

Her şey o kadar anormaldi ki aslında. Bir kere Ferit herkesi dinliyor ve insancıl bir şekilde cevap veriyordu. Yanımdaki şirine ise sürekli Ferit'e yazıyordu. Hah!

Bu adam buraya benim için gelmişti, bundan adım kadar emindim. Hatta bu hikayede şu zamana kadar emin olduğum tek şey buydu ama adam oturmuş burada sohbet ediyordu!
Madem bir halt yapmayacaktı ne demeye buraya kadar geliyordu?! Üstelik normalde herkesi itin götüne sokan Ferit yanımdaki kıza çok iyi davranıyor, her sorusunu cevaplıyordu.

"Ferit bey siz ne mezunusunuz?"

"Boğaziçi işletme"

"Yaaa ay bende işletme istiyorum"

"Öyle mi? Kariyer hedefiniz nedir?"

İzlediğim tiyatroya bir süre sonra sinirlenmeye başlamıştım. Çünkü bu adamı anlamamaktan artık yorulmuştum. Evi neredeyse İstanbul'un çıkışındaydı ve burası onun normal zamanda tercih edebileceği bir yer değildi. Gelmişti işte... buraya bizi görmek için gelmişti. Bu kadar şova ne gerek vardı?

İçeceklerimizin ikinci kez tazelendiği zamanlarda bir şey yapma ihtiyacı ile doluydum. Herkesin bu kadar normal davranmasına fena halde gıcık olmuştum. Önce sadece Cenk'i içeren muhabbetler kurmaya başladım. Sanki sabahtan beri yanında değilmişim gibi halini hatırını sordum. Sonra saçma olduğunu fark edip, başka bir muhabbete geçiş yaptım ve o ne söylerse gülmeye başladım.

Zoraki tebessümler iç yanaklarımı acıtsa da pes etmedim. Cenk'in kurduğu her cümleyi abartılı bir kahkaha ile sonlandırdım ve ilk defa gecenin başından beri bana bakmamaya özen gösteren adamın bakışlarını üzerimde topladım.

Demek böyle olsun istiyordu...

Demek harekete geçmek, bir şeyler yapmak için hep kamçılanmalıydı. Ferit'in böyle çalıştığını yeni yeni öğreniyordum ve elbette bunu kullanacaktım.

"Sarhoş mu oldun yoksa Seyran" diye soran Cenk'in omzuna hafifçe vurdum ve oldukça işveli olduğunu düşündüğüm bir ses tonuyla "Yaa ne sarhoşluğu, çok komiksin" diye yanıtladım.

"Teşekkür ederim"

Cenk ile devam eden aşırı eğlenceli sohbetim bir süre sonra ivme kaybetmişti ve buda ikinci kez beni bir şeyler yapmaya sürükledi. Üşüyormuş gibi kollarımı kendi kendime sıvazlamam, Cenk'in hemen dikkatini çekmişti.

"Üşüdün mü?"

"Evet biraz serinledi ortam"

"Şal isteyelim mi?"

Şal isteyecek olsaydım kendimde isterdim. Cenk bazen bazı mesajları zor alıyor ve benim ekstra çabalamama neden oluyordu.

"Yok şal isteyecek kadar değil ama hırkanız felan var mı?"

"Aaa ceketimi vereyim hemen"

"Ah gerçekten mi harika olur"

Cenk'in ayağa kalkıp sırtıma ceketini bıraktığını anları gözünü kırpmadan izliyordu ama sadece izliyordu. Bence o da buraya ne halt yemeye geldiğini bilmiyordu ama ona bu gece yardım etmekte kararlıydım.

69Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin