0.6

110 33 25
                                    


Sabahın köründe de bir ben bölüm atıyorum herhalde ksjdla

 Yazıyorum pardon. Sonun da size bir şey anlatacağım.

...

Gözlerimi açtığım da beyaz tavan görüş açıma girdi. Benim için büyük gün gibi bir şeydi. Çünkü bu gün Barçın efendiyle bir oyun oynayacaktık. Sonunda hayallerini kurduğum o an gelmişti. Yatağımdan kalktım ve ayağımı soğuk zeminle buluşturdum. Banyoya geçip elimi yüzümü yıkadım.

Yurt odasında kaldığımız için odanın ısısı düşüktü. Oda da üç kişi kalıyorduk. Ben, Beste ve Nisan. Ben hukuk okuyordum. Nisan tıp, Beste ise çevirmenlik. Hırkamı giydim ve odadan çıkıp yurt koridorun girdim. Aşağı inip yemekhane binasına ilerledim erkeklerle ortak kullandığımız binalardan biriydi.

İçeride ben ve bir kaç kişi hariç kimse yoktu. Masalardan birini almadan önce yemek almak için ilerledim. Üstümde ki bakışları görmezden gelmeye çalıştım.

Neye gülüyorlardı bunlar!

"Günaydın Ada Hanım."dedi sevecen bir sesle Gizem. Kendisi liseden sonra okulu bırakmış ve burada işe başlamıştı. Sarı saçlarını alttan toplamıştı teni bembeyaz olduğu için buradan melek gibi gözüküyordu.

"Bana gün aymadı. Neyse bana bir tost yapar mısın?"dedim uyku mahmurluğuyla. Gizem başını salladı ve tostumu yapmaya başladı ben de onu bekliyordum. Elimi pijamamın cebine attım attım telefonum almak için ama yoktu.

Dur bir dakika.

Ben pijamamla dışarımı çıkmıştım.

Hem de yasak olduğu halde.

Aha da ziya azıma etcekti.

"Ne? Pijamayla çıktım ve sen beni neden uyarmadın Gizem!"dedim dehşetle. 

Gizem sırıtarak "Bence Süngerbop'u herkes sever."dedi. Gözlerimi devirdim. Gözüm duvarda ki saate takılmıştı saat 9.00'du ve birazdan burası öğrenci dolacaktı. Gizem yaptığı tostumu bana uzatmadan önce gözleri arkaya takılmıştı. Çok geçmeden arkamı döndüğümde onu gördüm.

ZİYA HOCA sinirli bir yüz ifadesiyle bana doğru geliyordu. Yemekhanenin içi öğrencilerle dolmuştu herkes nefesini tutmuş gözleri ben ve ZİYA arasında mekik dokuyordu.

Bittin kızım sen.

Kesin bu sefer atıldık.

Ziya Hoca karşımda durdu ve beni baştan aşağı süzdü.

"Ne bu hal."dedi.

"Hocam valla açıklayabilirim."dedim.

"Açıkla"dedi.

"Hocam unutmuşum."dedim.

"Çok güzel açıkladın."dedi bir kaç adımla yaklaştı ve orta ve işaret parmağını birleştirip yaklaş işareti yaptı, kulağımı ona doğru yaklaştırdım sertçe yutkunmadan önce.

Eğildi ve fısıldadı kulağıma doğru "Pijamanın linkini at."demesiyle gözlerim dehşetle açıldı.

"T-tamam."dedim ve elim kalbime gitti. Ziya Hoca arkasını döndü ve bağırdı.

"Herkes dağılsın!"dedi ve gitti manyak adam.

"Ne dedi?"dedi yanıma gelen Nisan.

"Hiç."dedim. Nisan çok üstelemeden kendine bir tost sipariş etti.

Aklıma gelenle Nisana doğru döndüm.

"Hazır mı her şey?"dedim.

Nisan sırıtarak "Hazır."dedi.

Ondan çektiğim bakışlarım bir süre sonra onu yani Barçını buldu.

...

Sanırım en sevdiğim kişi bu kitap da Ziya jsjs

Anlatacağım şeye gelirsek arkadaşlar üzülerek söylüyorum Gazze de yemek bulunamıyormuş bu yüzden insanlar hayvan yemeklerini öğütüp ekmek yapmaya çalışıyorlarmış. Yani her zamanki nin aksine boykotu daha da önem vermeliyiz:(



Bela Paratoneri /TEXTİNG ✔️[Bitti]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin