Bence tamda Adayı anlatan bir Mood dsjd
...
"Ne işin var burada , dedim duymuyor musun?"diye sinirle bağırdı. Elimde ki pikeyi kenara koydum ve karşısına geçtim.
"Ne bağırıyorsun be, beni de buraya patronum gönderdi."dedim. Tüm hücrelerim hatta sağ ve sol melek bile benim 'Patron' olabilmeme gülüyordu. Barçın sinirle gözlerini kıstı ve boyuma gelebilmek için azıcık eğildi.
Histerik bir şekilde gülüp "Onun sen olmadığını nereden bileceğim."dedi.
Tamam, sandığımdan da zeki çıktı.
"Bence o kadar da aptal değil ki kendisi gelsin."dedim. Fakat o kadar aptaldım ki kendim gelmiştim.
"Bilemiyorum, dışardan yarım akıllı gibi gözüküyor."dedi aynı zamanda da yüzümü incelerken. O bana yarım akıllı mı demişti?
Sensin be yarım akıllı.
Davar ne olacak.
"Bence senden daha zeki ayrıca hiç görmediğin bir insanın zekasıyla dalga geçmen hiç hoş değil Bay Goril."dedim. Bu sarıda da şapkamı düzeltiyordum kumral saçlarımın artık yüzümü örtüğü kadar yüzüme getiriyordum. Barçına baktığım da yüzünde peyda olan sırıtma ve sanki 'Biliyordum' dermiş gibi başını sallıyordu.
"Ne niye gülüyorsun?"
"Patronunla görüşmediğimizi nereden biliyorsun?"dedi.
Kimi kandırıyordum ki hayatım geri zekalılarla doluyken karşıma çıkan zeki birine karşı şansım var mıydı?
"O benim en yakın arkadaşım tabii ki bileceğim aptal."dedim ve devam ettim."Hem bana senin böyle gıcık olduğun söylenmedi."dedim ve çıkaşa ilerledim ona son bir kez baktığımda yüzünde zafer gülümsemesi vardı.
Odadan çıkıp bir alt kata yani Ziya Hoca'nın odasına girdim. Kapıyı tıklattım ve içeriye girdiğim de Ziya Hocayı TAVŞANLI VE PEMBE BİR PİJAMAYLA beklemiyordum.
Dehşet içinde ona baktığımı fark edip deri koltuklardan birini gösterdi geçip oturdum ve telefonumu çıkarıp numarayı girmesi için ona uzattım.
"Niye bu kadar geç kaldın?"dedi, bu adamdan gerçekten korkmaya başlamıştım.
"T-telefon görüşmesi yapmam gerekti."dedim koltuğa sinerken. Telefonu aldım ve linki ona attım. Kafamda dolanan tilkilerle Olduğum yerde doğruldum ve masaya eğilip fısıldadım "Hocam daha bu ne ki bende ne türlü türlü pijamalar var. Bnece siz benim etrafta dolaşamama izin verin sizin de belki beğendiğiniz bir pijama olur."dedim.
-Çok azıcık-Ziya Hoca'nın gözlerinin parladığına şahit oldum ama Ziya Hoca kafasını olumsuz bir şekilde salladı.
"Etik değil."
"O zaman ben kalkayım misafirliğin kısası makbuldür."dedim ve çıkışa doğru ilerdelim ve çıkmadan önce Ziya Hoca'nın sesi duyuldu.
"Bundan kimseye bahsetme sakın."dedi. Onu onaylayım kendimi dışarı attım. Sonra da kendi yurduma gidip yatağıam girdim. Saat gece yarısına geliyordu resmen ve benim yarın çok ağır bir programım vardı.
Uyku mooduna girmeden önce telefonuma gelen bildirimleri kontrol ettim. Annemden ve babamdandı çoğu ama biri..
***889: O patronuna söyle.
***889: Mesajlarıma cevap versin.
...
Benimde böyle Ziya Hocam olsa keşke jsjs
Bir Barçına yükseldim ama sonra geçti merak etmeyin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bela Paratoneri /TEXTİNG ✔️[Bitti]
General FictionAda:Bir günü daha senli bitirdim ya. Ada:Ölsem bile gam yemem. Barçın:Bıkmadın mı mesaj atmaktan? ... Kafa dağıtmak için yazılmıştır.